Gündem

Avukattan, dayak yiyen yabancı geline: Türkiye'de her Türk erkeği karısını döver

Antalya'da yaşayan Azeri asıllı Türk vatandaşı Elmira, koruma kararı aldırdı

13 Ağustos 2014 22:16

Antalya'da yaşayan Azerbaycan asıllı Türk vatandaşı 28 yaşındaki Elmira D., 2 çocuğunun babası olan, özel okulda matematik öğretmeni eşi 33 yaşındaki A.H.D.'den şiddet gördüğü ve sürekli kendisini takip ettiği gerekçesiyle yaptığı başvurunun ardından koruma kararı aldırdı

DHA'nın haberine göre, lmira D., 8 yıl önce Azerbaycan Devlet Üniversitesi'nde pedagoji okurken tanıştığı Siirtli A.H.D. ile hayatını birleştirip Türkiye'ye geldi.

 

'Sarışın, mavi gözlüsün insanlar seni fahişe zanneder'

 

Burada eşinin karakterinin değiştiğini öne süren Elmira D. şunları anlattı: "İlk yaptığı şey beni pardösü ve eşarbın içine kapatmak oldu. Gerekçesini de sarışın ve mavi gözlü olduğum için Türkiye'deki insanların beni fahişe zannedebilecekleri olarak gösterdi. Hemen ardından şiddet başladı. Günlerce şiddet gördüm. Her yaptığım suçtu. Her gün onun ve ailesinin aşağılamalarına maruz kaldım. Ben şiddet gördükten sonra, en az 1 hafta ailesi beni eve kilitliyor, her türlü özgürlüğümü kısıtlıyordu."

 

'Türkiye'de her Türk erkeği karısını döver'

 

Şiddete uğraması sonucu boşanmaya karar verip bir avukata gittiğini, ancak avukatın kendisine "Türkiye'de her Türk erkeği karısını döver. Sen çocuklarını alamazsın" dediğini belirten Elmira D., şöyle devam etti:

"Sonuçta çareyi bugün 7 yaşında olan M.H. ile 5.5 yaşındaki kızım M.S.'yi yanıma alıp, ilk fırsatta Azerbaycan'a gitmekte buldum. Ancak Azerbaycan'a gelip günlerce benim ne yaptığımı izlemiş. Sonunda ortaya çıkıp, beni yeniden kazanmaya çalıştı. Çocuklarımızın bölünmüş bir ailesi olmaması için yeniden denemek istedi. Zamana ihtiyacımız olduğunu söylediğimde, çocuklarımı alıp Türkiye'ye kaçırdı. 2 yıl boyunca çocuklarımı göremedim. Boşanma davası açtım, hiçbir tebligatı kabul etmedi."

 

'Benim karımla mı yatıyorsunuz?' diye herkesi aradı

 

Çocuklarını yeniden görebilmek ve yeni bir yaşam kurabilmek için Antalya'ya geldiğini anlatan Elmira D., eşinin yeniden peşine düştüğünü, her seferinde kendisini bularak patronlarını tehdit ettiğini ve girdiği işlerden ayrılmak zorunda kaldığını söyledi.

Son olarak izini kaybettirip bir avukatlık bürosunda tercüman olarak çalışmaya başladığını, ancak bir süre sonra eşinin kendisini yine bulduğunu belirten Elmira D., eşi A.H.D.'nin evine gelerek konuşmak istediğini, ardından cep telefonunu alıp telefonda kayıtlı olanların hepsini aradığını ve 'Benim karımla mı yatıyorsunuz' diyerek küfür ettiğini, sabaha kadar kendisini dövdüğünü iddia etti. Elmira D. şöyle konuştu:

"Ben polis diye bağırdıkça yüzüme yastığı bastırdı. Ölmek üzere bayılınca, bu kez döverek beni ayılttı. Sabah beni bırakıp gittiğinde aile içi şiddete bakan cumhuriyet savcısına gittim, şikayet için. O bana 'Aile arasında olur böyle şeyler' dedi. Koruma talebi için karakola gittim, polis bu talebimi savcıya 1 hafta sonra gönderdi. Sonra polis bana kızıyor, neden ona soru soruyorum diye."

 

3 ay koruma kararı

 

Antalya 1'inci Aile Mahkemesi, 24 Temmuz'da 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu çerçevesinde A.H.D.'nin; hakaret, şiddet tehdidinde bulunmaması için uyarılmasına, Elmira D.'nin 3 ay boyunca evine, işyerine, okuluna ve yakınlarına yaklaşmamasına karar verdi.

 

'Avukat, savcı, polis, Türkiye'de erkeklerin hepsi aynı'

 

Eşinin ve çocuklarının halen Siirt'te olduğunu, çocuklarının kendisine verilmesi için devletten yardım beklediğini söyleyen Elmira D., sözlerini şöyle tamamladı:

"Ne kadar eğitimli olursa olsun başta öğretmen olan eşim, avukat, savcı, polis Türkiye'de erkeklerin neredeyse hepsi aynı. Ben artık kendime çocuklarımla yeni bir yaşam kurmak istiyorum. Kabus gibi peşimde gezen bu adamdan kurtulmak istiyorum."