Avrupa Parlamentosu tarafından bilimsel araştırmaları inceleyen bir teftiş raporu, tarım ilacına maruz kalmış yiyeceklerin yüksek miktarlarda yenmesi durumda beyin sağlığının ciddi anlamda etkilendiğini vurguladı.
Teftiş raporu, çoğu tarım ilacını oluşturan organofosfat metabolitlerin, annelerden çocuklara hamilelik sürecinde geçebildiğini, bu durumun iki yaşında olumsuz akıl sağlığı, 3 ile 5 yaş arasında odaklanma problemleri, 7 yaşında ise zayıf zihinsel gelişim şeklinde kendini gösterebileceğini belirtti.
Yeşilist’te yer alan habere göre, rapor aynı zamanda her yıl 13 milyon IQ puanının tarım ilaçları yüzünden kaybedildiğini bunun da Avrupa Birliğine 125 milyar Euro’luk bir kayıp olarak yansıdığını vurguluyor. Bununla beraber bu rakamın daha yüksek olduğu düşünülüyor. Rapor bilimsel araştırmaların tarım ilaçlarının yol açtığı Parkinson’s, diyabet ve kanser vakalarını dikkate almadığını öne sürüyor.
Tarım ilaçlarını savunanlar, bu ilaçlarının özellikle Avrupa’da çok yoğun denetimler ile kullanıldığı belirtiliyor. “Bitki Koruma Ürünleri” olarak tanımlanan bu ilaçların üreticileri, hiç bir tüketicinin sağlığına zarar verecek seviyelerde ilaçlama yapılmadığını belirtiyorlar.
Buna rağmen tarım ilaçlarının kullanımı konusundaki yönetmeliklerde hala büyük açıkları olduğu belirtiliyor. 100’den fazla tarım ilacının yetişkin beyinlere zarar verdiği kanıtlanmış durumda. Uzmanlar bu içeriklerin gelişen beyinlere de aynı şekilde zarar verdiğini savunuyor.
Tarım ilaçlarının hiç kullanılmadığı organik yiyeceklerin tüketilmesi ise insan sağlığına olan risklerden kaçınmanın bir yolu olarak sunulmuş. Varşova Üniversitesi’den Profesör Ewa Rembiałkowska ise yaptıkları araştırmaların organik ürünlerde daha düşük kadmiyum seviyelerine rastlamışlar.
Akciğer hastalıkları, prostat kanseri, kansızlık, doku tahribatı kadmiyumun bu ürünlerde bulunmamasının sebebi olarak tarım ilaçlarının kullanılmaması ve organik toprak yapısı olarak belirtildi.
Özellikle organik şekilde üretilen sütün, diğer sütlere göre daha fazla Omega 3 yağ asidi içerdiği belirtiliyor. Raporda aynı zamanda organik besin tüketen kişilerin daha sağlıklı bir beslenmeye sahip olduğunu, daha fazla sebze, meyve ve tam tahıllı ürünler ve daha az et tükettiği belirtiliyor. Bu beslenmenin aynı zamanda sürdürülebilirlik açısından da pozitif etki yapılacağı savunuluyor.
Rapor son olarak organik gıda tüketiminin alerjik hastalıklara yakalanma riskini azalttığını ve obeziteye karşı bir seçenek olarak sunulabileceğini savunuyor.
