T24 - Samsun'da "Demokrasi" konferasına katılan eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk'un gündeminde, yeni Anayasa paketi ve Askeri Yargıtay vardı. Askeri Yargıtay ile görüş ayrılıkları olduğunu belirten Selçuk, "Yargıtay iki tane olursa hukuk iki tane olur" dedi; Askeri Yargıtay'ın kaldırılmasını istedi.
Anayasanın düzeltilemeyeceğini belirten Sami Selçuk, anayasanın halkına devamlı teyakkuzda olduğunu iddia etti.
Böyle bir anayasanın olamayacağını söyleyen Selçuk, "Kaldırın gitsin. Şimdi anayasayı değiştirelim diyorlar. Tamam değiştirin. Neresini değiştireceksiniz. Ne mesala işçilerin haklarını biraz düzeltelim, tamam. Pozitif ayrımcılık yapalım, o da güzel. Askeri yargının alanını daraltalım, tamam güzel. Şimdi ben soruyorum. Askeri yargının alanını daraltıyorsunuz da neden askeri yargıtayı kaldırmıyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi? Yargıtay, Danıştay kavramının dayanağı şudur. Bir ülkede bütün hukuk normlarının aynı biçimde uygulanmasıdır. Askeri yargıtayla, biz sık sık çelişkiye düşüyoruz, görüş ayrılıklarımız var" dedi.
Yargıtay'ın tek olabileceğini söyleyen Yargıtay Eski Başkanı Sami Selçuk, "Yargıtay iki tane olursa hukuk iki tane olur. 1971'den sonra bir de askeri danıştay, yani Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kurduk. Sistem, kavram yok. Böyle birşey olabilir mi? Ben diyorum ki, bakın madem böyle yapıyorsunuz, bir Askeri Anayasa Mahkemesi de kurun. Yani hiç değilse samimi tutarlı olursunuz. Zaten darmadağın iyice dağılsın. Bu nasıl bir kafadır. Bunu anlamak mümkün değil" dedi.
Askeri Yargıtay'ın kaldırılması gerektiğini dile getiren Sami Selçuk, bunun kavga değil sistemi düzeltmek olduğunu belirtti.
HSYK ve Anayasa Mahkemesi üyelerinin meclis tarafından seçilmesine de değinerek, "Ben diyorum ki tamam varım. Ama koşulları bütünüyle düşünelim. Bunları birbirinden parçalayarak çözüm getiremezsiniz. Mecliste kaç tane erk var. Üç tane. Yasama, yürütme, yargı erki. Eşgüdüm içinde çalışsınlar, herkes kendi alanına çekilsin" diyerek "Burada birleşiyoruz. Ayrıntıya girince iş sarpa sarıyor. Nedir ayrıntı. Türkiye'de yüzde 10 barajı var mı, var. Böyle birşey demokrasilerde yok. Biz de birisi eli arkasında dolaşırken yüzde 10 yapın diyor. Böyle laubalilik olur mu. Bu nasıl bir ülke. İyi ki, yüzde 25 demedi. Kimse kendisini aldatmasın. Yüzde 10 barajıyla seçilen bütün meclisler hiçbir zaman halkın iradesi oraya yansımamıştır" dedi.
"Devlet devamlı yalan söylüyor"
"Devlet devamlı yalan söylüyor. Diyor ki, kayıtsız, şartsız egemenlik ulusundur. Kayıtlı ve de şartlı. Şartı yüzde 10 barajı, kayıtlı ne, kim seçiyor milletvekilini genel başkanlar seçiyor. Bitti" diyen Sami Selçuk, milletvekilinin genel başkanın vekili olduğunu, Türk halkının bunu değiştirmesi gerektiğini vurguladı; bunun Türk halkına ve iradesine saygısızlık olduğuna işaret etti.
Selçuk, "Bu meclisteki insanlar görevini yapamıyor. Bu sistemi düzeltmek zorundasınız. Bu açık. Şimdi deniyor ki, HSYK ve Anayasa Mahkemesi üyelerini meclis seçsin. Hayır meclis seçmez. Kimse kendisini kandırmasın. Genel başkan kimi işaret ederse oraya onlar gider. Ben diyorum ki varım. Ama bu sistemi değiştirirseniz aksi takdirde yokum. Milletvekili özgür olmalı. Genel başkanının işaret ettiğini seçmemeli" dedi.
"Siyasal Partiler Yasası kaldırılmalı"
Türkiye'nin önce kesinlikle anayasa yapması gerektiğini kaydeden Sami Selçuk, anayasanın kaldırılması gerektiğini belirtti. Seçim yasasının gözden geçirilmesini ve siyasal partiler yasasının mutlaka kaldırılması gerektiğini de vurgulayan Selçuk, "Ben değiştirilmelidir demiyorum, kaldırılmalıdır. AB'de ilerleme bekleyen Türkiye bu yasalar olduğu sürece çok sınıfta kalır. Şimdi deniyor ki, başsavcı yine harekete geçti. Şimdi başsavcının eline çok kötü bir araç verirseniz bu araçı kullanmak zorundadır. Başsavcı ben bunu beğenmiyorum, uygulamadan alıkoyuyorum deme yetkisine sahip değildir. Dediği anda siyaset yapar" dedi.
Selçuk, "Başsavcı özgürce kanıtları toplar. Şuradan almış buradan almış deme hakkınız yok. Eğer eline bu kadar kötü yasa vermişseniz, bu kadar kötü bir yasayı özenle uygulamaya çalışan bir başsavcı varsa aslında ödül vermeniz gerekir. Niye adam görevini yapıyor. O bundan memnun mu, mutlu mu. Yanlışlık burada. Kaldırın yasayı o da sizin yakanızı bıraksın. Yasalar uygulamak için yapılır. Savcı mesleğini yaparken bu yasa kötüdür diyemez. O yasayı uygulamak zorunda. Onun için kimse sağa sola sataşmayı bıraksın. Başsavcının da yakasını bıraksın. Kötü bir yasayı hiçbir yargıç uygulamaktan memnun değildir" dedi.