Gündem

Arınç: Tutuklamalarda hassas olunmaması yargıyı ve TSK'yı yıpratıyor

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hava Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın tutuklanmasıyla ilgili kararı eleştirdi.

31 Mayıs 2011 03:00

 T24- Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hava Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın tutuklanmasıyla ilgili kararı eleştirdi. Arınç vicdani açıdan tutuklamaların istisnai olması gerektiğini belirterek, “ Böyle rütbelilerin tutuklanmasında daha ince düşünülmeli” diye konuştu.


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç'ın sorularını yanıtladı.

Orgeneral Balanlı'nın tutuklanmasıyla ilgili görüşlerini dile getiren Arınç, orgeneral rütsebesinde birinin tutuklanmasının üzüntü verici olduğunu söyledi. Tutuklamanın bir ceza olmadığına dikkat çeken Arınç, "Tutuklama eğer yersiz olarak uzarsa o zaman cezaya dönüşür" dedi. Arınç özetle şöyle konuştu:


Gazeteler boy boy fotoğraflar veriyor, biz de oralardan bir şey olduğunu zannediyoruz. Tutuklama bir ceza değil. Eğer yersiz olarak uzarsa o zaman cezaya dönüşür. Eldeki soruşturma dosyasını savcı biliyor, bu adamı tutuklayın diyor. Buna itiraz yolları var. Mutlaka bir itiraz yapılacaktır. Hukuk açısından eldeki bilgilerin ağırlığı bu kişinin tutuklanmasına yol açmış olabilir.

Tutuklamalar mutlaka istisnai olmalı. Üzerinde rütbe, üniforma taşıyan insanların kamuoyunda itibarı olan insanların tutuklanırken çok daha ince düşünmek, daha çok serbest bırakılma yönünde karar verilmeli. Çok ciddi deliler varsa buna kimse bir şey diyemez. İddia edilen şeyler hazmedilecek şeyler değil. Tutuklamalar konusunda hassas davranılmaması hem yargıyı, hem TSK'yı yıpratıyor. Tutuklama kararı verirken daha özenli olmamız lazım. Tutuksuz yargılanmalar çok daha vicdanı olacaktır. Terfiler ayrı, tayin ve atamalar ayrı bir şey. Sadece bir kişi üzerinde durmayalım.

 
(Evren'in ifadeye çağrılması) Çok olumlu değerlendiriyorum. Hukuk bir soruşturma yapacak. Bunun sonucunda da dava açma ihtiyacı olursa dava açacak. 31 yıl sonra, 'gel bakalım, neden yaptın' diye sorulması bütün meseleyi çözecek.