Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu'nun ardından gazetecilere yaptığı açıklamada gazetesi ve ATV televizyonunun satışıyla ilgili internette yayınlanan ses kayıtlarına ilişkin “bunlar soruşturmaya konu olacaksa gizlilik içinde yapılmalı ve sonucunda kamuoyuna takipsizlik olarak veya iddia edilen kişilerle ilgili bir suç varsa o suç kapsamında bunun değerlendirildiğini hepimiz görmeliyiz" dedi
Arınç, ayrıca “Paralel yapı soruşturması, paralel devlet soruşturması diye bir soruşturma mevcut değildir" dedi.
Arınç, Azerbaycan uyruklu bir gazete çalışanının sosyal medyada mesaj attığı gerekçesiyle sınır dışı edildiği iddialarına ilişkin, "31 Aralık tarihinde süresi bitmiş olması ve Türkiye'yi terk etmesi gerekmesine rağmen neredeyse 2 aya yakın bir süre Türkiye'de bulunmaya devam etmiş daha sonra cezasını vermek suretiyle yurt dışına çıkış yapmış. O sistemin içerisinde hükümeti suçlayacak veya 'sadece tweet attığı için sınır dışı ediyorsunuz' diyebilecek bize atfıkabil bir cürüm yoktur" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Sabah gazetesi ve ATV televizyonunun satışıyla ilgili internette yayınlanan ses kayıtlarına ilişkin, "Ben doğrusu böyle bir şeyin olmasını, olabileceğini bir kısım insanların yönlendirilmesini, bir gazetenin satışında veya alışverişinde birilerinin aracılık etmesini doğru bulmam, hoş karşılamam şık bulmam. Ama nedir, ne değildir, eğer bunlar soruşturmaya konu olacaksa gizlilik içinde yapılmalı ve sonucunda kamuoyu ya takipsizlik olarak veya iddia edilen kişilerle ilgili bir suç varsa o suç kapsamında bunun değerlendirildiğini hepimiz görmeliyiz" dedi.
Arınç’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Paris'teki cinayetleri MİT'e atfedilen bir belge yayınlandı. MİT bu iddiaları yalanladı ve soruşturma başlattı. Bunun ne amaçla MİT adına servis edildiğinin açıklamasını bekleyeceğiz.
Bu bazı kurumlarda çalışanların görevleri ve hukuk dışına ne kadar çıkabileceklerini göstermektedir. Bunların varlığının temizlenmesi çok önemlidir.
Adana'daki TIR olayında ilgisi olduğu değerlendiren jandarma görevlisinin yeri değiştirildi. Bu olayın Reyhanlı'ya yakın bir bölgede gerçekleştirilmesi tesadüf değildir. Güvenlik önlemleri daha ciddi olarak devam edecektir. Bunla ilgili adli soruşturma da devam etmektedir.
Dinlemelerin ilan edilmesi hukuki değildir. Muhalefet bu iddialara sarılıyor. Bir gazete ve televizyonun satışı için Başbakan birilerini teşvik ediyorsa bunun hukuki tavsibinin nasıl olacağına savcılar karar verir.
Bunlar için özel gazeteler çıktı sanırım, her gün sayfalarında yeni tapeler yayınlanıyor. Dinlemelerin ifşa edilmesi, savcının elindeki soruşturma konusunun alenen duyurulması masumiyet karinesine uygun değildir.
Yolsuzluk ve suiistimal sadece bugünün konusu değildir. Daha önceden de olmuştur ama bugünkü gibi cılkı çıkmamıştır."