Gündem

Arınç: Türkiye şapşiklerin ülkesi değildir

'Kamera neden yoktu' diyorum, cevap yok. Güvenlik aramasına neden izin verilmedi? diyorum, cevap yok'

25 Temmuz 2015 01:05

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Suruç'ta 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırıya ilişkin "HDP neden orada yok" sorusunu hatırlatarak, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Twitter üzerinden takipçilerine seslendiği "şapşik" ifadesini vurgulayıp, "Demirtaş kendi takipçilerine 'şapşik' diyor. Bu şapşiklere verilmiş cevaptır. Bu cevabı aynen kendisine iletiyorum. Türkiye şapşiklerin ülkesi değildir. Hiçbir şey bu sorumluluktan sizi kurtarmaz. Adam gibi cevap verin. Bu insanlar bir katliama ulaştılar. Bu insan buraya nasıl girdi? Biliyorsanız söyleyin, bilmiyorsanız biz zaten bulacağız" açıklamasını yaptı.

Bir televizyon kanalında konuşan Arınç şunları kaydetti:

Son günlerdeki üzüntülerimiz çok fazla. Öncelikle Suruç'ta 32 canımız vefat etti, ağır yaralılar, hayatta kalanlar var. Anneler, evlatlar, genç kızlar, üniversite öğrencileri var. Bu büyük bir acı. 32 masum insanın alçakça katledilmesi büyük bir acı.

Türkiye’de Terör örgütü olarak daha çok PKK’yı biliyoruz. İktidara tek başımıza ulaşamamamız bizi üzebilir. Ama halkın takdirine saygı göstereceğiz. Bu hükümeti kurmamız lazım. Milletvekili olmamama rağmen hala Başbakan Yardımcısıyım. Bu beni rahatsız etmiyor da değil. Bir hükümet kurulmalı ve ben de arkadaşıma görevimi devretmeliyim. Ben şahsi düşüncemi ifade ediyorum. 

 

'IŞİD Türkiye’de taban bulamadı'

 

Türkiye güçsüz hale getirilmek isteniyor. IŞİD, Türkiye’de taban bulamadı. Bizdeki Sünni İslam geleneğine IŞİD düşmandır. Ben Türkiye’de IŞİD’in taban bulamamasına seviniyorum.
Muhalefetin, medyanın eleştirileri yurtiçi ve dışında bir algı operasyonudur. Türkiye’nin IŞİD’le iç içe olup, destek olduğu iddialarını reddediyorum. Türkiye’nin hiçbir şekilde IŞİD’e desteği olmamıştır. B alçaklıktır bu vicdansızlıktır. Bunların hepsi külliyen yalandır. Bir takım sebepleri bahane ederek Türkiye’nin IŞİD ile iç içe olduğunu yazıyorlar. Batı da bunu yazmaya çizmeye başlıyor. Bizim Suriye’deki olaylara bakış açımız belli. 1 milyon 800 bin insanı 5 seneden beri nasıl barındırdığımız, beslediğimiz belli. Gelenlerin içinde muhaberat yanlısı da Esad yanlısı da olabilir. Biz Türk milletinin asaletini gösterdik.

 

'Kara harekatı düşünmüyoruz'

 

IŞİD ile biz sadece konsolosluk görevlilerimiz, rehin haldeyken, sadece çok fazla konuşmadık. Ama mücadele bir yandan devam etti. Fakat daha sonra olaylar gelişti, IŞİD her tarafa saldırmaya başladı. 
Biz bunların hepsinin hakkından geliriz. Bugün indirilen balyoz devam edecek bundan da emin olsunlar. Kara harekatı şimdilik düşünülmüyor. Koalisyon içinde de kendimize çok önemli görevler aldık ama kara harekatını koymadık.

Çözüm sürecinin temeli Habur’la atıldı ama başarısız oldu. Çözüm sürecinden bizim anladığımız; milli birlik ve kardeşliktir. Artık fikirler konuşsun. Paylaşamayacak neyimiz var? Etnik kökeniyle de, fikirleriyle de düşüncesiyle de insanlar huzur içinde yaşasın. 
İmralı 2012 yılında Nevruz’da bir mesaj gönderdi. O mesaj kabul edildi. Ben böyle bir imza hiç vermedim. Ne Tayyip Erdoğan’a ne de Erbakan’a. Bunlar dediler ki “Önder Apo’nun iradesi bizim de irademizdir. ‘Sözde Önder’ diyeyim. “

 

'Sözlerinde durmadılar'

 

Şimdi ‘Google amca’ diye bir şey var. 2012 Nevruzunda Sırrı Süreyya Önder tarafından okunan mesajında bu vardı. Silahlar bırakılacak ve devamı da gelecektir. 1-2 ay göstermelik fotoğraflarla Türkiye’yi 40-50 kişinin terk ettiğini gördük. Arkasından Gezi çıktı, başka olaylar çıktı. ‘Çıkmayız’ dediler. Biz sözlerimizin hepsinde durduk. Bazen verdiğimiz sözün yüzde 100’ünü de getirmemiş olabiliriz. Onlar da yüzde 100 tamamlamadı, biz de yüzde 90’da kalmış olabiliriz.
Seçimde PKK tehdit etti, şiddet vardı. 
Elbette bu görüşmeler tekrar başlayabilir ama HDP kendi duruşunu sabitlemesi lazım.

 

Suruç patlaması

 

Olaydan önce polisin güvenlik araması yapmasına izin verilmedi. Güvenlik kontrollerinde belediye yetkilileri engel oldu.

Bir şeyi düşünmelerini istiyorum. Suruç'ta her yerde görünen HDP milletvekilleri, ilçe başkanı, yerelden katılan neden yok? Bence izole edilmiş bir topluluk halinde bunlar hedef gösterilmiş.

Şimdi ikimiz oraya gitmiş olalım. 2 de kız arkadaş var. Sonrasında da bir adam geliyor. Endişe etmez miyim ben? Bu adam nasıl 50 kişinin arasına girmiş, eğer kamera kayıtları olsaydı buraya nasıl girdiğini görmüş olurduk.

Belediyenin güvenlik kamerası 10 aydır çalışmıyor.

Ben sadece masumane soruyorum dedim. Buna cevap verecekleri yerde hakaret ediyorlar. Ben 10 tane sebep gösterebilirdim onlara. Bakın tüyo da veriyorum bunu da söylemiyorlar.

Bu tarz toplumsal şiddet olaylarında yönlendirme olabilir. Birisinin bir kararı olabilir. Mavi Marmara olayında da şüpheci bir tavrım vardı.

 

'Türkiye şapşiklerin ülkesi değildir'

 

Kurban seçilmiş de olabilirler, kendileri de gelmiş olabilirler.

Ben buna neden katlanamadığınızı söyledim. Demirtaş'ın verdiği cevap gayriciddidir. Demirtaş kendi takipçilerine 'şapşik' diyor. Bu şapşiklere verilmiş cevaptır. Bu cevabı aynen kendisine iletiyorum. Türkiye şapşiklerin ülkesi değildir.

Hiçbir şey bu sorumluluktan sizi kurtarmaz. Adam gibi cevap verin. Bu insanlar bir katliama ulaştılar. Bu insan buraya nasıl girdi? Biliyorsanız söyleyin, bilmiyorsanız biz zaten bulacağız.

'Kamera neden yoktu' diyorum, cevap yok. 'Güvenlik aramasına neden izin verilmedi?' diyorum, cevap yok.

Yüreğim onlar için yanıyor.

 

'Örgüt silah bırakırsa Türkiye uçuşa girdi'

 

Bu Türkiye’nin son şansıdır. Çözüm sürecinden vazgeçmeyeceğiz. Çözüm süreci rasyonel bir şekilde devam edecek. Örgüt silah bırakırsa Türkiye uçuşa geçer.

 

Koalisyon görüşmeler

 

Gönlüm CHP ya da MHP ile bir hükümet kurmaktan yana. Millet bir karar vermiş, o karara saygı duyacağız. Millet, "Ben koalisyon görmek istiyorum" diyor. Seçim veya erken seçim bu işin sonucudur, başta başlanacak bir şey değildir.

CHP ile yaptığımız görüşmeler ilerliyor.