Politika

ARINÇ: "SONUCU BELLİ BİR SEÇİM YAŞIYORUZ"   ANKARA (A.A)

27 Mayıs 2011 02:38

-ARINÇ: "SONUCU BELLİ BİR SEÇİM YAŞIYORUZ"   ANKARA (A.A) - 26.05.2011 - Bülent Arınç, ''Bence ilk defa sonucu çok önceden belli veya herkesin kabul edebildiği bir seçim yaşıyoruz'' dedi.  Bursa Olay TV'de yayımlanan ''Ahmet Emin Yılmaz'la Siyaset'' programında, gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Arınç, ''MHP'deki kaset skandalı seçimle mi alakalıdır yoksa parti içi hareketlerle mi? sorusuna karşılık ''Belki de hepsi'' yanıtını verdi. Komplo teorilerine çok fazla kafa yormadığını belirten Arınç, şöyle devam etti: ''Siyasette, başka bir partili hakkında, geçmişte belki bazı bireysel olaylar yaşanmıştır ama bir partinin 10 tane genel başkan yardımcısı, başkanlık divanı üyesi hakkında, arka arkaya bu kasetler çıkınca ve hiçbirisi de (Hayır, benim böyle bir kasetim yok. Ben böyle bir kadın tanımıyorum. Hiçbir yerde de bir araya gelmedim) demediyse, bu, sayı itibarıyla da 'MHP'nin kurumsal kimliğine yönelik bir sabotaj mı, yoksa bu kişilerin siyasi hayatlarını bitirmeye yönelik bir sabotaj mı' diye sorulabilir.  Ben yapanları tanımadığım ve amaçlarını da bilmediğim için doğrusu kesin bir kanaate sahip değilim, ama Türkiye'de geçmişte yaşadığımız bazı olaylara da bakarak, belki bunların hepsini amaçlayan birileri bu işleri yapmış olabilir diye düşünüyorum. Çünkü geçtiğimiz günlerde bir gazetede İnan Kıraç'la ilgili bir haber vardı. Kıraç, önce Baykal'a gitmiş, (Şunlar şunlar milletvekili olmasın) demiş. Sonra Baykal, Kıraç'ın söylediklerini yanındakilere aktarmış. Onlar da (Öyle şey mi olur?) demiş. Ondan sonra da kaset çıkmış. Bunlar, Türk toplumunda saygın bildiğin insanlar. Bu tür olayların içinde toplum mühendisliği yapmayı veya Türkiye'de hükümetleri şekillendirmeyi amaçlamış olabilirler mi? (Olmaz olmaz) demeyin, olmaz olmaz. Burası Türkiye.'' Arınç, Bursa'dan aday gösterilmesine ilişkin olarak, bu kentle hep sıkı ilişkilerinin olduğunu ifade ederek, ''Bu seçimlerde Sayın Başbakanımız, sadece benim değil bazı bakan arkadaşlarımızın yer değiştirmesinin faydalı olacağını düşündüğünü söyledi, biz de kabul ettik. Biz görev insanıyız'' dedi.  ''Biz başka bir ile aday olsak da bizi kucaklayacak insanları mutlaka buluyoruz. Çünkü biz, Türkiye siyaseti yaptık'' şeklinde konuşan Arınç, Bursa'dan aday gösterilmesinin ve bundan sonra Bursa siyasetinde yer alacak olmasının kendisi için büyük bir onur olduğunu dile getirdi. Ahmet Emin Yılmaz'ın, seçmende seçime karşı bir umursamazlık gözlendiğine ilişkin yorumu üzerine Arınç, ''Bu bence ideal olan. Bu seçimden önce her yerde bir saf yarışı, bayraklama, afişleme yarışları olurdu. Bu kavgalara yol açar, kirlilik yaratır ve büyük bir israfa sebep olurdu. 'Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Kanun' değişti. Sadece partilerin il ve ilçe teşkilatları ile seçim bürolarında bayraklama yapılabileceği açıklandı. Bu sene, baktığınız zaman seçim meydanlarının daha temiz olduğunu görebilirsiniz. İyi ki, bu kanunu böyle çıkarmışız yoksa herkes bir yarışın içine girecekti. Bunun bir etkisi olabilir'' ifadelerini kulandı.  Bir diğer nedenin de seçmendeki kararlılık olduğunun altını çizen Bülent Arınç, şunları anlattı: ''Güçlü bir iktidar partisi var. Halk onu her yerde görüyor. Onun dışında muhalefet partileri var. Onların da söylediklerini az çok tahmin edebiliyor. Televizyonlarda da siyasi partilerin adayları ya da temsilcileri iyi konuşmalar yapıyorlar veya kendilerine sorulan sorulara cevap veriyorlar. Eğer Ak Parti gibi bir iktidar partisi olmasaydı ve herkes kendi alanında iddialı bir noktaya gelebilseydi sanırım daha hareketli, heyecanlı bir seçim kampanyası olabilirdi. Bence ilk defa sonucu çok önceden belli veya herkesin kabul edebildiği bir seçim yaşıyoruz. 2002 ve 2007 böyle değildi. Şimdi burada 8,5 yıllık iktidarı ve güçlü liderliği ile yeniden seçimi kazanacağına kesin gözüyle bakılan bir olgu var. Biz birçok anketler yaptırıyoruz. Bütün partilerin seçmenlerine yöneltilen 'Ak Parti'nin yeniden iktidar olacağına ihtimal veriyor musunuz' diye bir soru var. Her partinin seçmenleri asgari yüzde 80 (evet) diyor. Kendi partileri için böyle bir kanaat yok. Ancak 'Ak Parti yine 340-350 ile mi gelecek yoksa 400'e yaklaşan yüksek bir milletvekili sayısıyla mı gelecek' konusu bazılarında bir korku tabii. 367'yi aşarsak Anayasayı tek başına değiştirecek bir güce ulaşacağız diye gerçekten üzülen ve endişe eden bir kitle var. Bize sorarsanız biz her ikisine de razıyız.'' Arınç, iktidardaki 3. dönemine girecek olmasının, Ak Parti'nin siyaset anlayışının bir sonucu olup olmadığı yönündeki soruyu, ''Siyaset anlayışının değil, muhalefet anlayışının bir ürünü bu. Muhalefet yapıcı olmaktan uzaklaşırsa, eleştiriyorum diyerek saçma sapan şeylerle ortaya çıkarsa, millet bu iktidarın yerine koyacak bir başkasını bulamaz. Bu bizim sorunumuz değil, bu vatandaşın da sorunu değil'' şeklinde yanıtladı. Vatandaşın, ciddi bir ana muhalefet partisi görmesi durumunda o partinin arkasından gideceğini söyleyen Arınç, ''Sabah söylediğini öğleden sonra inkar eden  bir genel başkanla, Hakkari'de söylediğini Bursa'da ayağının altına alan bir adamla nereye kadar gidebileceğini biliyor bizim halkımız. Böylece Ak Partinin hizmet siyaseti ürettiğini hepimiz görüyoruz'' diye konuştu. Türkiye'de 1990'lı yıllarda başlanmış ama temelde kalmış bir çok yatırım olduğuna değinen Arınç, ''Çünkü o zamanlarda yatırım programa girer, 1 liralık ödenek ayrılırdı. Başka bir bütçede 10, başka bir bütçede bin lira olur, onun arkası gelmezdi. Biz kanun çıkardık. Bir trilyonluk bir iş yapacaksanız yüzde 10'unun hazır olması lazım. Yüzde 10'u hazır olmayan işlere başlamıyoruz. Bir trilyonluk yatırım da yok artık'' değerlendirmesinde bulundu.   Bursa'ya yüksek hızlı trenin 2 yıl içerisinde geleceğine işaret eden Arınç, Ankara-Eskişehir istikametinden İstanbul'a doğru giden hattın Bursa-Gemlik-Mustafakemalpaşa'yı kapsayacağına dikkati çekti. Bülent Arınç, ''Biz temeli atarken (şu gün, şu saatte de açılış yapacağız) diyoruz. Bu kadar da iddialıyız'' şeklinde konuştu. Arınç, turizmden 30 milyar dolar geliri olan Türkiye'de, Bursa'nın bundan çok az pay almasına şaşırdığını ve önümüzdeki dönem bu kente yapılacak en büyük yatırımlardan birinin, turizmi canlandırmak olacağını ifade etti.