Avrupa Parlamentosu (AP) Yeşiller Grubu Eş Başkanı Rebecca Harms, basına yönelik baskı girişimlerine iddialarına tepki gösterdi. Harms, sadece AB kurumlarının değil, üye ülkelerin de Ankara'ya, bu konuda net mesajlar vermesini istedi. Harms, "medyaya yönelik susturma girişimi ve tehditlerin asla kabul edilemeyeceğini" söyledi.
Zaman Brüksel Temsilcisi Selçuk Gültaşlı'nın haberine göre Harms, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın basına yönelik stratejisini "çok çirkin ve olumsuz" olarak niteledi. Harms, Erdoğan'ın 10. muhtarlar buluşmasında, basını ve yazarları teröre destek gerekçesiyle tehdit etmesini “Kendisine güvenmemekte haklı olduğumuzu teyit etti” diye yorumladı. Alman lider, Erdoğan'ın basını susturarak seçimde daha başarılı olacağı hesapları yaptığına işaret etti. “Hem bu girişimler hem de kendileri gibi düşünmeyen medyayı sözde paralel yapının parçası ya da teröre destek vermekle itham etmeleri çok rahatsız edici ve endişe verici” dedi.
Yeşillerin eşbaşkanı, sadece AB kurumlarının değil, üye ülkelerin de Ankara'ya net mesajlar göndererek, basının tehdit edilmesi, sindirilmesi ve susturulmasının asla kabul edilmeyeceğinin açık şekilde ifade edilmesi gerektiğinin altını çizdi. “Erdoğan ve AKP hükümeti, bilhassa basın hürriyeti konusunda demokratik kural ve ahlaka dönmesi konusunda uyarılmalıdır. Basın hürriyeti hem demokrasi için hem de ekonomi için vazgeçilmezdir. Avrupalı liderler, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetin iktidarı istismar etmelerini sert şekilde eleştirerek Türkiye'nin demokratikleşmesine hâlâ destek verdiklerini göstermeliler” dedi. Harms'a göre ABD de eleştirel medyanın karşı karşıya kaldığı tehlikeye karşı sesini yükseltmeli.
7 Haziran'dan sonra tırmanan çatışma ortamına değinen Harms, temmuz ayında Ankara'da yaptığı görüşmelerde hem Erdoğan'ın hem de Davutoğlu'nun koalisyon müzakerelerinde ciddi olmadığı kanaatine vardığını söyledi. “AKP dışında görüştüğüm diğer bütün parti liderleri iktidarın koalisyon müzakerelerini ciddiye almadığını, sadece erken seçimleri meşrulaştırma çabası olduğunu söylediler.” diyen Alman siyasetçi, Erdoğan'ın erken seçimlere bu kadar hevesli olmasının tek sebebinin 7 Haziran sonuçlarını beğenmemesi olduğunu kaydetti. Erdoğan'ın birdenbire ülkede Kürt sorununun kalmadığına hükmetmesini de “alay eder gibi” ifadeleriyle değerlendirdi. AB Komisyonu ve AP, son yıllarda yayınladıkları Türkiye raporlarında tek olumlu iç gelişme olarak iktidarın Kürt meselesini çözme konusundaki iradesine işaret ediyordu.
'Erdoğan, HDP'yi kendi gündemine tehdit görüyor'
Erdoğan'ın HDP'nin yüzde 10 barajını aşmasını kendi şahsi gündemi için büyük tehlike olarak gördüğüne işaret eden Harms, Erdoğan'ın “şahsi gündeminin” de “kuvvetli başkanlık sistemi” olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı'nın HDP'nin başarısını demokratik olgunlukla kabul edemediğine de işaret eden Harms, HDP'yi baraj altına itmek için başvurulan taktikleri de “son derece çirkin ve tehlikeli” olarak değerlendirdi.