17 Nisan 2025 00:00
Güncelleme: 09 Mayıs 2025 12:24
Türkiye ve Yunanistan'ın dün ayrı ayrı hazırladıkları Deniz Mekânsal Planlama (DMP) haritalarını yayımlaması üzerine Ankara ve Atina arasında yeni bir gerilim hattı potansiyeli ortaya çıktı. Türkiye Dışişleri, Atina'nın yayımladığı DMP haritasına tepki gösterdi. Harita, Türkiye ile Yunanistan arasında Meis Adası gibi tartışmalı münhasır ekonomik bölge alanlarını da düzenliyor. Ankara dün öğlen saatlerinde Ankara Üniversitesi Deniz Hukuku Ulusal Araştırma Merkezi (DEHUKAM) tarafından yapılan DMP çalışmalarında sona gelindiğini duyurarak bir harita yayımladı. Bu haritaya paralel bir haritayla Birleşmiş Milletler'in ilgili birimlerine başvuru yapılacak.
Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın resmen yayımladığı haritayla ilgili olarak "Söz konusu tasarruflar ve oldubitti teşebbüsleri ülkemiz açısından dün olduğu gibi bugün ve yarın da hiçbir hukuki sonuç doğurmayacaktır," açıklamasında bulundu. Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Gerapetritis de Türkiye'nin konuyla ilgili pozisyonunun bilindiğinin altını çizerek “Niyetimiz Türk-Yunan diyaloğunu sürdürmektir. Hiçbir komşu ülke ile düşmanca ilişkiler peşinde değiliz,” dedi.
Türkiye’nin çevre denizlerindeki hak ve menfaatlerini korumak ve gelecekte denizlerdeki faaliyetlerinin çevresel etkilerini daha iyi değerlendirmek; denizsel alanlardan azami yararlanabilmek amacıyla başlattığı Deniz Mekânsal Planlama çalışmalarında sona gelindi. Dün öğlen saatlerinde DEHUKAM, bir harita yayımlayarak Türkiye'nin denizlerdeki sınırları ve o sınırlardaki faaliyetlerini belirledi.
DEHUKAM tarafından yayımlanan haritada ekonomik, bilimsel ve askerî faaliyetler için planlama yapıldığı görülüyor.
T24'e bilgi veren DEHUKAM araştırmacısı Büşra Deniz, haritanın Türkiye'nin Ege Denizi'ndeki tezlerine uygun şekilde Türkiye-Yunanistan anakaraları arasında bir ortay hat çizildiğini aktardı. Deniz, ortay hattın iki devletin anakarası arasında orta çizgi gibi düşünülebileceğini; bunun belirlenmesinde bilimsel verilerin temel alındığını aktardı. Ege Denizi'nde Türkiye ile Yunanistan arasında alınan ortay hatta göre faaliyetlerin yürütülmesi gerektiğini savunduklarını aktaran DEHUKAM araştırmacısı Deniz, Atina tarafından yayımlanan haritaya da değinerek "Yunanistan'ın Türkiye'nin anakarasına çok yakın bulunan adaları var; Meis Adası gibi. Buralar kıta sahanlığı olarak belirlenmiş ve bu, Türkiye'nin tezlerine aykırı," dedi.
Meis, Türk kıyılarına en yakın Yunan adası. Ada, Antalya'nın Kaş ilçesinin 1,5 mil uzağında bulunuyor.
Harita, henüz resmî bir nitelik taşımıyor. Ancak DEHUKAN araştırmacısı Deniz, Türkiye'nin, DEHUKAM tarafından hazırlanan DMP haritasına paralel bir haritayı Birleşmiş Milletler'e (BM) bildirme aşamasında olduğunu da sözlerine ekledi. Bu, Türkiye'nin Türkiye'nin yaptığı ilk DMP çalışması. Çalışmanın yaklaşık 10 yıllık bir süreçte yapılan bilimsel çalışmaların bir araya getirilmesiyle haritalandırıldığı öğrenildi.
DEHUKAM tarafından hazırlanan haritanın Avrupa Birliği'nin (AB) konuya ilişkin kurallarına uygun şekilde yürütüldüğü aktarıldı. Ayrıca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) de DMP ilanına yönelik Türkiye ile benzer çalışmalar yürüttüğü öğrenildi.
Öte yandan Deniz Mekânsal Planlama için Cumhurbaşkanlığı'na bağlı olan ve Dışişleri Bakanlığı ile eşgüdüm halinde olacak "Kurumlararası Koordinasyon Kurulu" da kurulacak.
Dışişleri Bakanlığı, T24'ün kurulun hangi üyelerden oluşacağı yönündeki sorusuna henüz yanıt vermedi.
DEHUKAM'ın yönetim kurulu başkanlığını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Eski Genel Müdürü Süleyman Önel üstlenirken diğer yönetim kurulu üyeleri arasında da Adalet Bakanlığı Bakan Yardımcısı Niyazi Acar, Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Andlaşmalar Genel Müdürü Kaan Esener, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürü Ünal Baylan ve Milli Savunma Bakanlığı Savunma ve Güvenlik Genel Müdür Yardımcısı Dr. Refik Levent Tezcan bulunuyor.
Dün sabah saatlerinde Yunanistan Dışişleri Bakanlığı ile Çevre ve Enerji Bakanlıkları tarafından da bir açıklama yapılarak ilgili kurumların Deniz Mekânsal Planlama çalışmalarını tamamladığı duyuruldu ve resmî bir harita yayımlandı. Yunanistan makamlarından yapılan açıklamada "Ülkemiz ilk kez deniz alanlarının düzenlenmesine ilişkin kuralları belirliyor" denildi.
Harita, Türkiye ile Yunanistan arasında Meis Adası gibi tartışmalı münhasır ekonomik bölge alanlarına dair planlama içeriyor.
AB Adalet Divanı, şubat ayında, Mart 2021'e kadar balıkçılık, turizm ve açık deniz enerjisi gibi denizcilik faaliyetlerini nasıl düzenleyeceğini ortaya koyan planları sunması için zaman verilen ancak söz konusu planları sunmayan Yunanistan'ın "AB düzenlemelerin ihlal ettiğine" karar vermişti. Avrupa Komisyonu gecikmeler nedeniyle Yunanistan'ı mahkemeye sevk etmişti. Atina da gecikmeyi; kıyı şeridinin uzunluğu, çok sayıda ada olması ve Doğu Akdeniz'deki jeopolitik koşullara bağlıyordu.
Ankara ve Atina arasında "Meis Adası" ihtilafıYunanistan, adaların da ana karalar gibi tam yetkili Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) alanına sahip olduğunu ileri sürüyor. Türkiye ise adaların MEB alanı hakkına sahip olmadığı tezini savunuyor. Türkiye, Meis'in MEB hakkı olmadığını tezinden hareketle Akdeniz'deki MEB alanını Kıbrıs adasına kadar uzatma hakkına sahip olduğu görüşünde. Bu nedenle Meis gibi -üstelik küçük bir adanın- MEB hakkı olmadığı tezinden hareket ederek, Türkiye'nin Akdeniz'deki MEB alanı Kıbrıs adasına kadar uzatma hakkına sahip olduğu görüşünde. Münhasır Ekonomik Bölge, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi uyarınca bir devletin deniz kaynaklarının araştırılması ve kullanılmasında su ve rüzgâr enerjisi de dâhil olmak üzere özel haklara sahip olduğu deniz bölgeleri olarak tanımlanıyor. Avrupa Komisyonu geçen kasım ayında Yunanistan'ın deniz alanlarını belirleyen bir harita yayımlamış ve Güneydoğu Ege'deki Meis adası da dâhil olmak üzere tüm adaların yasal etkisini tanımıştı. Dışişleri Bakanlığı o dönem bir açıklama yayımlayarak "Ege ve Kıbrıs'taki haklarımızı korumak için gerekli tüm tedbirleri alacağız" demişti. |
Dışişleri Bakanlığı, Atina'nın yayımladığı haritayla ilgili olarak bir açıklama yayımladı.
"Yunanistan tarafından AB mevzuatı gereği ilan edilen 'Deniz Mekânsal Planlaması'nda (DMP) belirtilen alanların bir kısmı, Ege Denizi’nde ve Doğu Akdeniz’de ülkemizin deniz yetki alanlarını ihlal etmektedir," denilen açıklamada "Yunanistan'ın tek yanlı tasarruflarının ve iddialarının Türkiye açısından hiçbir hukukî sonuç doğurmayacağı" vurgulandı.
"Ege ve Akdeniz gibi kapalı ya da yarı kapalı denizlerde tek taraflı tasarruflardan kaçınılması gerektiğini, uluslararası deniz hukukunun söz konusu denizlerde kıyıdaş devletler arasında çevre konuları dahil iş birliğini teşvik ettiğini, bu bağlamda ülkemizin Ege Denizi’nde Yunanistan’la iş birliğine her zaman hazır olduğunu hatırlatıyoruz," denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Söz konusu tasarruflar ve oldubitti teşebbüsleri ülkemiz açısından dün olduğu gibi bugün ve yarın da hiçbir hukuki sonuç doğurmayacaktır.
Türkiye, Yunanistan'la ilişkilerinde her iki tarafın da sürdürmek istediği ruhu yansıtan 7 Aralık 2023 tarihli Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi çerçevesinde sorunların uluslararası hukuk, hakkaniyet ve iyi komşuluk temelinde çözümü için samimi ve kapsamlı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğine dair tutumunu muhafaza etmektedir.
Ülkemizin hazırladığı Deniz Mekansal Planlaması da UNESCO ile Birleşmiş Milletler’in ilgili birimlerine iletilmektedir."
“İlk kez Yunanistan'ın kıta sahanlığının en dış sınırları bir harita üzerinde işaretlendi," diyen Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Gerapetritis, uluslararası hukuka göre MEB'in sınırlandırılması için komşu ya da karşı kıyı devletleri arasında anlaşmalar yapılması gerektiğini söyledi.
Haritanın Yunanistan'ın ulusal çıkarları açısından hayatî öneme sahip bir belge olduğunu belirten Yunan Dışişleri Bakanı, “Bir yandan Yunanistan'ın deniz sahasında gerçekleşen insan faaliyetlerini tanımlıyor; diğer yandan da bu faaliyetlerin gerçekleştirildiği coğrafi çerçeveyi ilk kez ve açıkça ortaya koyuyor," dedi.
Türkiye'nin konuyla ilgili pozisyonunun "iyi bilindiğini" belirten Gerapetritis, Yunanistan'ın diyalog konusunda kararlı olduğunu söyledi ve “Niyetimiz Türk-Yunan diyaloğunu sürdürmektir. Hiçbir komşu ülke ile düşmanca ilişkiler peşinde değiliz,” diye ekledi.
Yunan basını, Atina'nın Denizcilik Alanı için Ulusal Mekânsal Strateji'nin geliştirilmesi kapsamında söz konusu haritayı yayımladığını aktarırken haritanın uygulamaya konulması kararının "zamanlamasına" dikkat çekti.
eKathimerini gazetesi, kararın, "Ankara'nın Yunanistan ve Kıbrıs arasındaki enerji bağlantısı olan Büyük Deniz Enterkonektörü (GSI) konusundaki çatışmacı tutumu nedeniyle şu anda gergin olan Türk-Yunan ilişkileri ile bağlantılı olduğunu" yazdı.
Gazete, mekânsal planlama girişiminin Türkiye-Yunanistan arasında yeni bir gerilim kaynağı haline gelebileceğine işaret ederken öte yandan Ankara-Atina arasındaki anlaşmazlıkların çözümü için de tarafların yaklaşımlarına bağlı olarak müzakere fırsatı sunabileceğini savundu.
© Tüm hakları saklıdır.