Politika

'Anayasa pakete yamalı bohça gibi'

AKP Ankara Milletvekili Özcan, "26 maddeyi çok görüyorum. Yamalı bohça gibi olur" dedi.

28 Mart 2010 02:00

T24 - AKP Ankara Milletvekili Zekai Özcan, AKP’nin Anayasa paketi konusunda uzlaşmak için çareler aradığına dikkat çekerek, "İktidar uzlaşmak için çareler arıyor görüntüsü var. Muhalefet partileri de alternatif tekliflerini ortaya koyup uzlaşılarak bir metin çıkarılabilir. Ama 26 maddeyi çok görüyorum. Yamalı bohça gibi olur. Daha az bir madde ile bu iş çözülebilir ve Anayasa tümden yeni bir şekilde hazırlanmalı diye düşünüyorum" dedi. Demokratik açılım ve Anayasa değişikliğine karşı çıkan 20 "milliyetçi" milletvekili, rahatsızlıklarını bir bildiri ile Başbakan Erdoğan’a iletecek.

Özcan, öncelikle Türkiye’nin köklü bir Anayasa değişikliğine ihtiyacı olduğunun altını çizerek, ancak getirilmek istenen değişiklik paketinin de aynı zamanda "yamalı bohça" olduğunu savundu.

Özcan, "Türkiye’nin bir Anayasaya ihtiyacı var mı? Var... Bunu kabul etmek gerekir ama bu Anayasa yamalı bir Anayasa olmaz. 30 senedir, 1982’den bu yana Anayasada sürekli bazı maddeleri değiştirmişiz. Yani ihtiyacımız olduğu zaman bu maddeyi değiştirelim demişiz. Anayasa maddeleri kısa sürede ihtiyaç oldu diye değiştirilmez" diye konuştu.


"Çoğunluğumuza güvenerek yaparsak, yarın da başkaları yapar"

Özcan, partisinin Anayasa değişikliği çalışmalarının zamanını ve yapılma şekline eleştiri getirerek şöyle dedi: "Yani bir Anayasa yapıldığı zaman o toplumun ihtiyaçlarına cevap vermeli. Anayasalar kısa ve öz olur. 1982 Anayasası’ndan rahatsızız fakat bu Anayasayı bir konsensüs olup, toplumla beraber bir defada değiştirmiyoruz. Bunun yerine ‘Şu madde bu maddeyi değiştirelim’ diyoruz. Bu hazırlanan taslağın içerisinde de iki defa üçüncü defa değişen maddeler var. Böyle bir şey olamaz. Sene içinde değiştirmişiz yetmemiş, yeniden değiştiriyoruz bu doğru değil. Bu değişiklik zorunlu diyorsak, bunun içinde mutlaka siyasi partilerle ve toplumun geniş kesimleriyle uzlaşmak zorundayız. Bu ortak bir metin olacak. Biz bugün iktidar partisi olarak güçlü olduğumuzu söyleyip çoğunluğumuza güvenerek bir Anayasa değişikliği yaparsak, yarın başka bir iktidar gelir oda eğer çoğunluğu varsa; istediği gibi bir Anayasa değişikliğine gidebilir. Bunun yolunu açmamak lazım."


"26 madde çok fazla, 'yamalı bohça' gibi olur"

Özcan, iktidar partisinin uzlaşmak için çareler aradığına da dikkat çekerek, "İktidar uzlaşmak için çareler arıyor görüntüsü var. Muhalefet partileri de alternatif tekliflerini ortaya koyup uzlaşılarak bir metin çıkarılabilir. Ama 26 maddeyi çok görüyorum. Yamalı bohça gibi olur. Daha az bir madde ile bu iş çözülebilir ve Anayasa tümden yeni bir şekilde hazırlanmalı diye düşünüyorum" dedi.


"Sürekli yama yapıyoruz, bu şekliyle sıcak bakmam"

Özcan, Anayasa’nın sık sık parçalar halinde değiştiğini, bunun da Anayasa’nın bütünlüğünü bozduğunu savundu. "Yamalı bir metin çıktı ortaya. Sürekli yama yapıyoruz ve bütünlüğü bozuluyor bu bütünlüğü bozmamak lazım" diyerek partisinin 26 maddelik taslak metnini de eleştiren Özcan, bu şekliyle söz konusu değişikliğe sıcak bakmayacağının altını çizdi. Özcan şöyle devam etti: "Çok zorunlu olan birkaç medde varsa ki, var. Bunda uzlaşmak suretiyle çıkartılabilir ama 26 madde gerçekten çok ve konsensüs olmadığı takdirde ben şahsen bu işe sıcak bakmam. Tabi ki, uzlaşma tek taraflı değil siz uzlaşmak için uğraşırsınız ama muhalefet uzlaşmak için alternatif ortaya koymadan direnirse bu da doğru değil. 26 maddeyi aşırı bir değişiklik olarak görüyorum ve yama olarak görüyorum ve doğru bulmuyorum. Eğer bu 26 madde uzlaşmadan gelecekse açıkçası benim bunun tümüne sıcak bakmam mümkün olmaz. Ama daraltılır kısmen uzlaşma yoluna gidilir, o zaman tabi ki, farklı bakarım. Taslakta zorunlu olarak yapılması gerekenler var. Bunlar aslında muhalefetle uzlaşılarak yapılabilir. Yapmak da zorundadır. ‘Ben bunu yapıyorum çıkartıyorum’ demek doğru değil. Biz Anayasa değişikliği yapacağız sivil kesimler siyası partiler ve sivil kesimler karşı çıkacak ama biz bildiğimiz yapalım iddiası da doğru değil." Muhalefet partilerinin Anayasa değişikliği paketine yönelik eleştirilerine de saygı duyulması gerektiğine işaret eden Özcan, "Anayasayı bir komisyon marifetiyle seçimden sonra yapsın dedi bu da bir görüştür. Ama şu sıkıntı var, gelen maddelerde eleştirdiği konuları açıkça ortaya koysun. Bunu koyup koymadıklarını bilmiyorum şu ana kadar. ’Şu maddeye karşıyım, şu şekilde düzenlenmesini istiyoruz’ diyebilir. Netice de muhalefet partisidir aslında" diye konuştu.


"Zamanı kısıtlı görüyorum"

Özcan, Anayasa değişikliğinin kısıtlı bir zamana sığdırılmaya çalışıldığına vurgu yaparak, "Bu zaman çok geniş olmalı hatta muhalefetin zaman talebi varsa bu talepte göz önüne alınarak bekletilmeli. Ama şu akla gelebilir hükümet şöyle düşünmüş olabilir herkesin kafasında Anayasa ile ilgili bir metin vardır. Hazır ellerinde vardır, onları ortaya koyabilir diye düşünmüş olabilir ama ne olursa olsun çok kısa süre içinde bir değişikliği doğru bulmuyorum" dedi. Özcan sözlerini şöyle tamamladı: "Konsensüs olmadan, toplumla anlaşmadan bir Anayasa değişikliğine sıcak bakmam mümkün değil doğru da bulmam. Dar anlamda bir değişiklik yapacağız ama muhalefette buna ’hayır’ diyorsa değiştirmeyelim anlamı çıkmasın. Şunu söylüyorum, muhalefete kısa bir süre verilmesi doğru değil. Bazı değişiklikleri eğer muhalefet istiyorsa, oturup konuşulup anlaşmak kaydıyla dar bir Anayasa değişikliği yapılabilir. Ama ben Anayasa’nın tümünün bir bütünlük içinde ele alınması gerektiğin inanıyorum. Toplumla uzlaşarak 50-100 sene değişmeyecek şekilde toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek özgürlükçü bir Anayasanın olmasını istiyorum. Ama kısa yamalarla bu işin palyatif çözümlerle bu iş olmaz."


20 'milliyetçi' milletvekili rahatsızlıklarını Başbakan'a iletecek

Kürşat Tüzmen’in AKP Genel Başkan Yardımcılığı’ndan alınmasının ardından aralarında Vahit Erdem,Murat Başesgioğlu, Zekai Özcan, Sadık Yakut, Yusuf Ziya İrbeç, Alaaddin Büyükkaya ve Reha Çamuroğlu’nun da yer aldığı 20’ye yakınmilletvekili parti yönetimine isyan bayrağı açtı. Demokratik açılım, Ergenekon soruşturması ve Anayasa değişikliğine karşı çıkan ‘ulusalcı’ ve ‘milliyetçi’ çizgideki vekillerin Başbakan Erdoğan’a sunulmak üzere bir bildiri kaleme alacağı öğrenildi. Erdoğan’a yakın bir isimise “partide politikamıza uymayanlar gidecek”mesajının verilmeye başlandığını söyledi.

Hükümetin birçok alanda attığı demokratik adımlara karşı olarak bilinen parti içindeki ‘milliyetçi’ ve ‘ulusalcı’ çizgidekimilletvekilleri, parti yönetimine yönelik eleştirileri şöyle: “Hükümetin demokratik açılımadı altında attığı adımlardan son derece rahatsızız, Türkiye’nin temel değerlerinden taviz veriliyor. Bu da ülkeyi geri dönüşü olmayan bir yola götürüyor. Kürtlere verilen tavizler,milliyetçi çevreleri son derece rahatsız ediyor. Ergenekon soruşturması ve son olarak da Anayasa değişikliği paketi, bizimburadaki varlık nedenimizi sorgulamamıza neden oldu.”

 
İsyancı değil, rahatsızız

Açılımlara karşı duruşuyla bilinen AKP KırıkkaleMilletvekili Vahit Erdem, Taraf’a yaptığı açıklamada, “Bazı rahatsızlıklarımvar. Eleştirdiğimve karşı çıktığımşeyler var demek daha doğru bir tanımlama” derken,Mehmet Zekai Özcan ise konuyla ilgili şunları söyledi: “Baştan veri bu açılıma karşı olduğumu her fırsatta dile getirdim. Bu düşüncemi Sayın Başbakan’a da ilettim. Şimdi ortada açılımdiye bir şey kalmadı. Açılımadına sadece Roman açılımı kaldı. Bizimdediğimiz buydu. Bildiri konusu daha önce gündeme gelmişti. Şu anda o konuda bir şey bilmiyorum. Anayasa değişikliği konusundaki görüşümde farklıdır. Ben bu konuda da Anayasayı tek başına yapmak yerine, diğer partilerle ortak birmutabakat sonucu ve ortak bir görüşle yapılmasından yanayım. Bir değişiklik olacaksa diğer partilerle konuşup toptan yepyeni bir değişikliğin yapılmasını savundum. Değişiklik tek başına ve bu şekilde olmamalı diye görüş belirttimher ortamda.” İsimvermeyen bazı vekiller ise “İsyancı değil, rahatsız vekilleriz. Rahatsızlıklarımızı da ilgili yerlere iletiyoruz” dediler.

 
'İstifa etsinler'

Başbakan Erdoğan’a yakın olan bir isim, Taraf’a yaptığı değerlendirmede olayı şöyle değerlendirdi:

“Her dönem bu tür kişiler her partide çıkar. Böyle bir girişim olduğunu ben de biliyorum. Bu kişilerin yapması gereken, şerefleri ile partiden istifa edip gitmeleridir. Hükümet çok önemli bir süreçten geçiyor. Bu nedenle bu demokratik adımlara inanan bir ekiple yoluna devametmesi çok doğaldır. Başbakan bunun adımlarını da atmaya başladı.”


Başbakan yanlışı gördü

Erdoğan’ın bazı konularda yanlış yönlendirildiğini dile getiren AKP’nin eski önemli kurmaylarından biri, “Başbakan Erdoğan’a üst üste yaptırılan yanlışlar ile bir danışmanlar terörü ile karşı karşıya kaldı ve bu oyunda her geçen gün dipsiz bir kuyuya doğru itildi. Yakın kurmayları ve bazı danışmanları, Erdoğan’ın Brütüsleri olmuş durumdadır. Hançerin sırtına vurulması için fırsatı değerlendiriyorlar. Bunun için önemli çaba içinde olan en yakın çalışma arkadaşları da var. Birçok uyarı üzerine Erdoğan bunları gördü ve kendine yeni bir ekip kurmaya başladı. Bunun adımları atıldı devamı da gelecek” dedi.