Gündem

'Amirallere suikast' belgeleri ortaya çıktı

"Amirallere suikast" iddiasıyla ilgili Gölcük'te iki teğmenin mutfağından önemli deliller çıktı.

16 Şubat 2010 02:00

T24 - "Amirallere suikast" iddiasıyla ilgili Gölcük'te iki teğmenin mutfağından önemli deliller çıktı. KANAL D Haber'de yayınlanan görüntülerde buzdolabının arkasında hem suikast emri veren bir pusula, hem de o suikastte kullanılacağı iddia edilen, yarım kilo ağırlığında, arkasında hiçbir iz bırakmayan patlayıcı yer alıyor.

VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ


İşte o görüntü... "Bahriyeli operasyonu''nun kamera kaydı. Polis kamerası çalışıyor. Operasyonu başından sonuna kaydediyor.

Gölcük'te iki denizci teğmenin müşterek evi aranıyor ve buzdolabının altına gizlenmiş mermi dolu poşetten çıkan bir kağıt parçası çıkıyor. Üzerinde açıkça "Uğur ve Metin Paşa'ya yapılacak operasyon" cümlesi yazılı...

Sadece "suikast" notu değil. Savcılığın iddiasına göre suikastte kullanılacak patlayıcı da orada. Tam 500 gram Datasheed yani suikast bombası...

Kamera 18 Temmuz 2009 günü kayıtta. Yer Gölcük, Değirmendere. Sanık teğmenler Faruk Akın ve Sinan Efe Noyan'ın bekar evi. Polis arama yapıyor.

Aramaya, Narkotik timleri de katılıyor. Çünkü gelen ihbarda "teğmenlerin uyuşturucu kullandıkları, dahası dağıttıkları" iddiası var.


Teğmenler de oradaydı

Aramaya askeri yetkililer de katıldı. Evi paylaşan iki teğmen de oradaydı. Evin odalarında gizli belgeler, fişlemeler ve notlar bulundu. Sıra mutfağa geldiğinde ise işin rengi tamamen değişti.

Polis buzdolabını aramaya başladı. Şüpheli bir durum yoktu. Sıra dolabın arkasına geldi. Polis memuru, motorun arkasında birşeyler olduğunu farketti. Bir çekiç yardımıyla gizlenenleri çekti. Önce küçük bir poşet çıktı.

Poşetin düğümü çözüldü. İçinden iki poşet daha çıktı. Biri siyah, diğeri beyazdı. Siyah poşette 9 milimetre çapında mermiler vardı. Beyaz poşet de mermi doluydu. Ancak beyaz poşetin üzerindeki daha koyu kabarıklık dikkat çekiciydi.

Polis, poşetleri bıraktı, yine çekiç yardımıyla bir kağıt rulosu çıkardı. Yağlı kağıda sarılı yeşil renkli ince bir madde vardı. O madde, yaprak şeklindeki suikast patlayıcısı Datasheed'ti. Amerikan ordusu kullanıyordu. Patladığında geride hiçbir kimyasal iz bırakmıyordu. Tıpkı Profesör Bahriye Üçok'u ölüme taşıyan o bomba gibi...

Özellikle kitap ya da paket şeklinde hazırlanan bombalarda kullanılıyordu. Bahriye Üçok'a bir kitap paketi yollanmış,o paket patlamıştı.

500 gram ağırlığındaki patlayıcı yere serildi. Hem askeri yetkililer, hem de evi aranan iki teğmen oradaydı. Yüzleri görüntülerde yok. Ama patlayıcının hemen yanındalar...

Datasheed toplandı. Sırada mermilerin sayımı vardı. Önce siyah poşetteki mermiler tek tek sayıldı.


İşte o not...

Ve beyaz poşet... Mermiler sayılacaktı ki poşette daha koyu beyaz görüntü veren bir kağıt parçası bulundu. Polis, askerlerin de gözü önünde kağıdı açtı.

Çekim yapan kameraya yaklaştırıldı o not. Düzgün bir el yazısı ile kaleme alınmıştı.

Notta bahsedilen Uğur Paşa, dönemin donanma komutanı, şimdiki deniz kuvvetleri komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit. Metin Paşa ise, dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç.

Notta üç isim daha var. Biri Levent Bektaş. Emekli SAT Binbaşı. Ergenekon'dan tutuklu. Kafes eylem planının da kilit isimlerinden.

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit'in bahsettiği albayların adı, Tayfun Duman ve Orhan Yücel. Yani savcının suikast delili olarak iddianameye koyduğu o notta adı geçen iki albay.

O not ve diğer delliler, iddianamede yerini buldu. Yakında sanıklar hakim karşısına çıkacak. Ve tabii ki, son sözü yine yargı söyleyecek.