Ergenekon soruşturmasını yürüten Savcı Zekeriya Öz’ün çağrısını NTV’ye değerlendiren Ferda Paksüt, asıl hedefin eşi Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ü istifaya zorlamak olduğunu savunduFerda Paksüt, “Ben ne örgüt tanırım, ne de örgüt üyelerini... Benimle uğraşmalarındaki asıl amaç beyefendidir. Beyfendinin kontenjanı altın değerindedir. Cumhurbaşkanı, Danıştay ve Yargıtay üyeliklerinden 3 kişi arasından seçim yapar, ancak bürokrat kadrosuna istediği ismi direkt atayabilir. Beyefendi istifa ettiği takdirde, Cumhurbaşkanı istediği adamı seçer. Benim üzerimden baskı yapılmak isteniyor” dedi.
Paksüt’ün eşine Ergenekon sorgusu
Başkanvekili Osman Paksüt’ün eşi, eski AK Parti Milletvekili Turhan Çömez’le yaptığı görüşmenin örgüt görüşmesi gibi yansıtılmasının da amaçlı olduğunu iddia etti.
Paksüt, şöyle konuştu: “Herhangi bir örgüt evini ziyaret etmedim, herhangi bir örgüte üye olmadım. Hurşit Tolon’u binbaşılığından tanırım. Hilmi Özkök ve İlker Başbuğ ile 3 sene Brüksel’de birlikte olduk. Abdullatif Şener’in karısı ile tanışırım, beni onunla tanıştıran da Haşim Kılıç’ın karısıdır. Abdullah Gül’ün karısı da sık sık konuştuğum insanlardan. Dava açıldıktan sonra Cemil Çiçek’le de yemek yedim. Abdulkadir Aksu ile de konuştum. İkisi de çok sevdiğim insanlardır. Davaya ilişkin konuştuk. ‘Dava açıldı artık ne olacak, şimdi ne yapsak?’ dediler. Her ‘merhaba’ dediğinizde örgüt mü kuruyorsunuz?”
Adliyeden çıkacağımın garantisi yok
Büyük bir şok yaşadığını söyleyen Ferda Paksüt, “Savcı neden çağırdığına ilişkin net bilgi vermedi, hayatımda ifade vermedim oraya gidip de çıkacağımın garantisi yok. Durduk yere kendimi savunmak zorunda bırakılıyorum” dedi.
NTV’ye konuşan Osman Paksüt de gazetede yayınlanan haberlerde yeni bir şey olmadığını söyledi.
Soruşturmanın Savcı Öz, tarafından yönlendirilmeye çalışıldığını savunan Osman Paksüt, özel telefon görüşmelerinin yayınlanmasının yasadışı olduğunu belirtti.