Ekonomi

Almanya'daki seçimler Türkiye'ye nasıl yansıyacak?

Türkiye’nin ticarette bir numaralı ticaret ortağı olan Almanya’da gerçekleşen seçimlerin, ekonomik ve ticari ilişkileri nasıl etkilediğini sektör temsilcileri anlattı

26 Eylül 2013 12:32

Almanya'da pazar günü yapılan seçimlerden çıkan sonuç, yalnızca “amiral gemisi” olarak nitelendirildiği Euro Bölgesi için değil, Türkiye için de büyük önem taşıyor. 2005’te başbakan olduktan sonra Türkiye için imtiyazlı ortaklığı savunan Merkel'in partisi Hrıstiyan Demokrat Birlik'in pazar günü yapılan genel seçimlerden zaferle ayrılması, siyasi olduğu kadar ticari ilişkileri de etkileyebilir.

Merkel'in seçimlerden güçlenerek çıkmasının, son yıllarda rölantiye alınan Türkiye’nin AB üyeliği hedefi açısından kötüye gidiş getirmesi beklenmiyor. Öte yandan, Türkiye'de Gezi Parkı protestoları sonrası ekonomik istikrar üzerinde oluşan soru işaretleri yatırımcıları nasıl etkiliyor, merak konusu. Almanya’daki Türk işadamları temsilcileri Deutsche Welle Türkçe servisinin sorularını yanıtladı.

 

'AB hedefi ve yeni yatırımlar gündeme gelmeli'

 

Türk Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Berlin Bürosu Direktörü Alper Üçok, Türkiye’nin AB üyeliği sürecinin son yıllarda nispeten geriye atıldığını doğruluyor. “Reel ekonomi Ortadoğu’ya yöneldi, ticaret pazarları bu bölgeye kaydı. AB üyeliği süreci de olumsuz etkilendi. Barış süreci de Ortadoğu’nun bir parçası olarak görüldü” diyen Üçok, AB'nin de gelecek mimarisini kurgularken Türkiye’yi ötelemesinin söz konusu olduğunu belirtiyor. "FED politikasındaki değişiklik, Gezi olayları ve Suriye gerginliği nedeniyle Almanya’da yatırımcılar tarafında bir tedirginlik oldu" diyen Üçok şunları kaydediyor: "Alman işadamlarında planlı yatırımlar devam ediyor. İptaller yok. Ancak yeni yatırım kararlarında ‘bekle ve gör' havası hâkim oldu."

Üçok, 2014'teki Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi Türkiye'nin AB sürecini öne çıkarmak amacıyla Türkiye ve Almanya’nın yanı sıra İsviçre, İtalya ve Polonya gibi ülkelerde atölye çalışmaları düzenleyeceklerini ve Brüksel'e rapor olarak bildireceklerini ifade ediyor.

“Türkiye'nin her anlamda önemli bir ülke olduğu, hem ekonomik, hem sosyal demografik anlamda entegre olması gerektiği ve Türkiye’nin AB sürecini yeniden canlandırmamız gerektiğini düşünüyoruz” diyen Üçok, “Son iki yılda sadece bir fasıl açılması da bu konuya verilen önemi gösteriyor. Türkiye’den daha sonra başvuruda bulunan ülkelerin örneklerine bakıldığında, AB’den milli gelirlerinin yarısından fazla destek aldığını görüyoruz. Ankara’da da artık bu konuya önemin zamanının geldiği görüldü. Biz de üzerimize düşeni yapacağız” diyor. Üçok’un Almanya ile Türkiye arasında 2012’de gerçekleştirilen 20 milyar eurosu ithalat, 12 milyar eurosu ihracat olmak üzere 32 milyar euroluk toplam ticaretin bu yıl 35 milyar euro düzeyinde gerçekleşmesini beklediklerini ifade ediyor.

Seçim sonuçlarının sürpriz olmadığını ifade eden Üçok, ”Merkel'in bu kadar çok oy alması beklenmiyor değildi. Her halükârda CDU'nun bundan sonraki koalisyon ortağı öncekilerden daha olumlu olacak. Dengeleyici unsur SPD ile oluşturacağı “Büyük Koalisyon” Türkiye’nin AB üyeliği için olumlu olacaktır. Yeşiller partisi de Türkiye’nin üyeliği konusunda olumlu olsa da kurulacak bir koalisyonda küçük bir pay alacaklarından etkileri sınırlı olacaktır” diyor.

 

'Alman yatırımcılar orta vadede tedirgin'

 

Rakamlara bakıldığında ise Türkiye’nin ihracatında Almanya başı çekiyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) dış ticaret istatistiklerine göre Temmuz 2013 itibariyle Almanya'ya yapılan ihracat bir yıl içinde yüzde 17 artarak 1 milyon 208 bin dolar oldu. Almanya’dan yapılan ithalat ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 30,3 artarak 2 milyon 376 bin dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye ile Almanya arasındaki güçlü ticaret bağlarının uzun yıllara dayandığına dikkat çeken Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Berlin Şube Genel Sekreteri Muzaffer Türk ise, “Türkiye, Alman yatırımcı için her zaman cazip. Gezi olayları Türkiye’de yatırım yapacak Almanlar arasında tedirginlik yarattı. Özellikle uzun vadeli yatırımlar düşünen Türk-Alman şirket ortaklıklarında çekingenlik oluştu. Ancak durumun vahim olmadığını kısa sürede anladılar” diyor.

 

'Soru işaretleri oluştu'

 

Almanya'daki göçmen kökenli işletmeleri ve iş dünyasını temsil eden kuruluşlardan 220 üyeye sahip Avrupa Ticaret ve Yatırım Birliği Başkanı Emre Kiraz ise Alman şirketlerin Türkiye’de yatırım yaparken orta ve uzun vadede birtakım tedirginlikler hissettiği izlenimine katılıyor. Kiraz, “Türkiye’de yaşanan siyasi istikrarsızlıklar, vergi hukuku üzerinden sorunlar yaşanması, işletmecileri de sıkıntıya sokabilir. Ekonomik ilişkilerin siyasetten farklı bir vizyonu olduğu doğru, ancak Türkiye ekonomisinin istikrarına ilişkin Alman yatırımcısının kafasında soru işaretleri oluştuğu da bir gerçek” diyor.

Seçimlerin Avrupa’nın istikrarına katkıda bulunduğunu belirten Bilgi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ege Yazgan ise “Merkel’in eli seçimler sonrası daha da güçlendi. Euro Bölgesi’nde de başta bankacılık reformu olmak üzere belli reformların yapılması daha kolaylaştı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi’nin likiditeyi artırıcı önlemler alınabileceği mesajı vermesi bunun bir göstergesi” diyor. Yazgan, “Türkiye'nin de sürdürülebilir büyümesi için reel ekonominin en önemli olduğu pazar Almanya. Türkiye için de seçimler bu anlamda olumlu” sözleriyle güçlü koalisyonun Türkiye’nin AB hedefi konusunda da yararına değiniyor.

 

Deutsche Welle Türkçe