Türkiye'nin Onur Konuğu olduğu Frankfurt Kitap Fuarı'nda düzenlenen Türk Şiiri Akşamı'nda Alman konuklar için Türkçe şiirlerin Almanca'ya çevrilmemesi Taraf Çarşamba'nın Telesiyej köşesinde esprili bir dille ele alınıyor.
***
Almanlara Türk şiirini Türkçe okuyarak tanıttık!
Mesela Japonlar gelmişler Türkiye'ye, Japon şiiri akşamı yapıyorlar, Japon şiirini bize tanıtmak için.
Davet etmişler, kırmamış gitmişiz biz de, hem de fena mı olur şu Japon şiiri neymiş anlarız demişiz.
Ama demez olaymışız, zira Japonca okunan şiirler Türkçe'ye çevrilmemiş, Japon şiir Akşamı'nda. Şairler şiirlerinin çevrilmesini istememişler çünkü. Japonların Küçük İskender'i varmış bîr tane, "benim şiirim evrenseldir" diyerek, bilhassa karşı çıkmış şiirinin çevrilmesine mesela.
E bu durumda bir Japonca kaosunun İçinde kalan Türkler de ne yapacaklarını şaşırmazlar mı? Derken, Japon şairler ve yazarlar, bir de ülkelerinde olanları Japonca olarak protesto etmeye kalkışmasınlar mı? İki şairleri ölmüş de meğer, birinin cenazesinin kapısında asker nöbet tutmuş, diğerinin tutmamış ama zaten "bir şairin kapısında asker nöbet tutar mıymış" tartışmaları hararetlendikçe, biz de soracak olmuşuz, "ne konuşuyorsunuz biz de anlayalım" demişiz ama bizim bu konuşmaları bilmemizi İstememişler, çevrilmesine engel olmuşlar.
Bu harala gürele durumdan hiçbirşey anlamayınca; biz de protesto ederek, birer ikişer ayrılmaya başlamaz mıyız salondan?
Normal değil mi bu?
İşte o hesap!
Almanlar da, Frankfurt Kitap Fuarı'nda düzenlediğimiz Türk Şiiri Akşamı'nda bütün konuşmalar ve şiir okumaları Türkçe yapılıp, Almanca'ya çevrilmeyince, "yapmayın etmeyin, bizi çağırdınız, biz de anlayalım ne konuşuyorsunuz, şiirleriniz ne diyor, Almanca'ya çevirsenize" diye ricacı olmuşlar.
Bİzde tık yok!
Aksine kaptırmayalım Türkçe şiirimizi deyip koruma altına alıp, tek bir kelimenin bile çevrilmemesİ için kahramanca mücadele etmişiz. Bilhassa Küçük İskender direnmiş de direnmiş, şiiri çevrilmesin diye.
Sonunda Almanlar'ı bozguna uğratmışız.
Şiirimizi de dilimizi de kurtarmışız aslanlar gibi.
Yaşasın Türkçe şiir okumalarımız! Yaşasın Türkler'in Kitap Fuarı çıkartması!
Yalnız bir şey takıldı aklıma. Madem Türkçe okuyup, Türkçe tartışıp, Türkçe protestolar da bulunacaktık da, neden Almanya'ya kadar gittik. Diyelim ki gittik!
Peki niye Türk Şiir Akşamı'na Almanlar'ı davet ettik.
Diyelim ki ettik!
Neden bir tek şiiri dahi Almanca'ya çevirmeyi esirgedik onlardan?
Ben burada takılıyorum İşte!