TBMM’de 3’ü HDP, 24’ü AKP’den olmak üzere 27’si başörtülü, toplam 98 kadın milletvekili bulunurken, Aile Bakanlığı’nın dışarıdan bir isme, Prof. Ayşen Gürcan’a yer verilmesi, siyasi kulislerde “Kadın vekiller feda edildi” yorumlarına neden oldu. Hürriyet'ten Fatma Aksu'nun haberine göre, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘ilk başörtülü kadın bakan’ olarak mevcut kadın milletvekilleri dışında birini tercih etmesi, Meclis’e en fazla başörtülü kadın gönderen partisindeki kadın milletvekilleri arasında da hayal kırıklığı yarattı.
Başını örteli yaklaşık bir yıl olan Prof. Dr. Ayşen Gürcan, 2013 yılında katıldığı ‘Tesettür Mühendisliği’ panelinde, “Tesettürün bir misyonu var. İnsana bir karar verirken, o kararın neye ve kime hizmet ettiğini sorgulatan bir dine mensubuz” ifadelerini kullanmıştı.
Hacca gittikten sonra...
Bürokrat olduğu dönemde hacca giden ve hac sonrası başını örtme kararı alan Gürcan’ın, o dönemde başörtüsünün tartışılmaması için bazı resmi toplantılara vekilini gönderdiği biliniyor. Birlikte çalıştığı kişiler tarafından araştrmacı ve alanında yetkin bir isim olarak nitelendirilen Gürcan, bir süre sonra bürokrasinin yavaşlığının kendisini yorduğunu gerekçe göstererek akademik hayata döndü. İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Eğitim Bilimleri’nde göreve başlayan Gürcan, daha sonra profesör oldu.
Prof. Ayşen Gürcan’un Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na atanması, siyasi kulislerde “Kadın vekiller feda edildi” yorumlarına neden oldu. Kulislerde, Ahmet Davutoğlu’nun ‘ilk başörtülü kadın bakan’ olarak mevcut kadın milletvekilleri dışında birini tercih etmesinin, Meclis’e en fazla başörtülü kadın gönderen AKP’deki kadın milletvekilleri arasında da hayal kırıklığı yarattığı konuşuluyor.
TBMM’de 3’ü HDP, 24’ü AKP’den olmak üzere 27’si başörtülü, toplam 98 kadın milletvekili bulunuyor.
'8 görüşmede bildirdim'
Başbakan Davutoğlu, Ayşen Gürcan’ı Aile Bakanı atama haberini vermek için aradığında yaşananları önceki akşam Habertürk’te anlattı:
“Ayşen Hanım Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak atadığımız arkadaşımız. Öğretim üyesi, profesör dolayısıyla İstanbul’da olduğunu düşünerek şey yaptık. Sonra ‘Ben Mescid-i Aksa’dayım’ dedi. O sırada kesildi. ‘Tamam Mescid-i Aksa’dasınız ama Türkiye’ye dönseniz iyi olacak, sizinle ilgili hayırlı bir yerde hayırlı bir haberim var. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na sizi öngördük’ dedim. Kesildi telefon. Döndü ‘Sayın Başbakanım Sosyal Politikaları anladım da gerisini anlayamadım’ dedi. Dedim ‘Mescid-i Aksa’dasınız dua edin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na atandınız’. Tekrar kesildi. Biraz sonra bir daha aradı, ‘Efendim bu sefer aileyi de anladım da sonunu anlayamadım’ derken, 7-8 telefon görüşmesi sonrası hayırlı haberi aldı ve ‘Efendim hemen geliyorum’ dedi. Teveccühümüz için teşekkür etti.”
