Meclis'te düzenlediği basın toplantısında bilim insanlarının son zamanlarda "X, Y, Z kuşağı" tanımlarının bulunduğunu aktaran Çilez, "Aile içindeki bireyleri yaşlarına göre X, Y, Z kuşağı olarak tanımlarken aslında bir hatanın da esiri oluyoruz. Aile bireylerini anneyi babaya, evlatlarını da ebeveynine karşı bilinmez kılıyoruz. Ortaya bir problem, sorun ile çıkıp bunu çözelim diyoruz. Çözümü de çatışma ile sonlandırıp birbirimizi anlamamakla itham ediyoruz. Böylece içinden çıkılmaz bir hal ortaya çıkıyor. Ailenin hiyerarşik yapısı önce saygılı olmayı gerektirir. Saygı sonrası fedakarlık ailenin vazgeçilmez unsurudur. Sorumluluk duygusu ailenin işleyişini sağlar" dedi.
Çilez, "Sen X'sin, sen Y'sin, sen Z'sin diye anne baba ile evladın arasına duvarlar örersek hiyerarşik düzeni bozar, ben merkezli düşüncenin önünü açarız. Saygıyı yok eder, fedakarlığı bilmez ve sorumluluktan uzak, sorumsuz bireyler oluruz. Sevgiyi ise başka yerlerde ararken savrulur gideriz. Aile düzeni sarsılır, toplumun düzeni bozulur. Formül, ailenin birliğindeki temel unsurlarda yatıyor. Saygı, fedakarlık, sorumluluk ve sevgiden oluşan bu unsurlara bağlı olmamız hayati önem taşımaktadır" şeklinde konuştu