Çevre

Ahtapotların üç tane kalbi olduğunu biliyor muydunuz?

Ahtapotların kollarından herhangi biri koptuğu zaman yerine başka bir tanesi çıkıp, tekrar uzayabilmektedir

29 Mayıs 2014 10:27

İnsanlığın sadece 8 kola sahip canlı olarak bildiği ahtapotların aslında bilinmeyen bir çok özellikleri vardır. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre; dünya üzerindeki en zeki yaratıklar olarak memelilerden atlar, köpekler, yunuslar, domuzlar ve maymunlardan sonra kuşlarda, kargalar ve kuzgunlar da yer almaktadır. Ahtapotların bir diğer ilginç özelliği de, kalplerinin 3 tane olmasıdır. Tüm canlıların tek kalbi olduğu düşünülür, fakat öyle değil. 8 kola ayrı şekilde kanın pompalanması tek kalp tarafından yapılamayacağı aşikârdır zaten. Bu canlıların ardından bilim adamları diğer hiçbir gruba dahil olamayan ahtapotların da zeki oldukları kanısındalar. Yapılan bir çok testte, labirentte yollarını bulmuşlar ve hafızalarına kaydedebildikleri görülmüştür.

Evet ahtapotlar 8 kola sahiptirler ve bu kollar düşmanlarından uzaklaşmalarına, savaşmalarına yardımcı olur. Ahtapotların en ilginç yanlarından biri; bu kollardan herhangi birinin koptuğu zaman yerine başka bir tanesinin çıkıp, tekrar uzayabilmesidir. Bunun bir benzerini gerçekleştirebilen bir diğer canlı da, kertenkeledir. Zira o da aynı şekilde düşmanlarından kurtulmak için bıraktığı kuyruğunun yerine tekrar yenisi gelmektedir.

Ayrıca ahtapotlar çok yumuşak ve esnek bir vücuda sahiptirler. Bu özellikleri ile gözleri kadar büyük olmayan deliklerden dahi geçebilirler. Bunları savunma mekanizmaları olarak da kullanmaktadırlar

Ahtapotların en çarpıcı özelliklerinden biri de; renk ve derilerini değiştirebilmeleridir. Şüphesiz renk değiştirmek; avcılardan kurtulmak için en iyi kamuflaj yöntemlerinden biridir. Aynı işi bilindiği üzere bukalemunlar da yapmaktadır. Bu renk değiştirme durumu, örneğin çizgili bir ahtapotken aniden benekli bir ahtapota dönüşebilirler. Ayrıca renk değiştirme aralıkları da oldukça sıktır. Zira bir bilim adamının ahtapotu gözlemlemesi sonucu, 7 saat boyunca 1000’e yakın görüntüsünü değiştirdiğini gözlemlemiştir.

Ahtapotların kemikleri olmadığı için bir çok yerden kolaylıkla kaçabilmektedir. Yakalanan ahtapotların konuldukları kafesten kaçtıkları, bazen rafta tırmanırken görüldüğü ya da bir masanın üzerine ordan oraya doğru hareket ettikleri görülmüştür. Gözlerinin büyüklüğü kadar küçük delikten geçebilirler. Örneğin aşağıdakli görüntüde, o küçük delikten nasıl ustalıkla çıktığı görülmektedir.