T24 - Ahmet Özal Taraf gazetesine konuştu: Babam bu işin arkasında Erol Simavi’nin olduğunu düşünüyordu. MİT ve poliste delil vardı.
Ahmet Özal’ın "Turgut Özal'a yapılan suikast girişiminin ardında eski MGK Genel Sekreteri vardı" sözlerini İstanbul özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Karaali araştıracak.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal’ın babasına yönelik 1988’de düzenlenen başarısız suikastla ilgili sürpriz açıklamaları yakın tarihin bu en karanlık olayını yeniden gündeme getirdi. Özal’ın yakınları, 8. Cumhurbaşkanı’nın uğradığı suikastın arkasında, dönemin Milli Güvenlik Kurulu Sekreteri Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu’nun yanı sıra medya patronu Erol Simavi’nin olduğunu düşünüyorlar.
Babası Turgut Özal’a karşı gerçekleştirilen suikastın daha o yıllarda Emniyet ve MİT tarafından aydınlatıldığını ancak Özal’ın ortamı germemek için bu isimlerin kamuoyuna açıklanmasını istemediğini belirten Ahmet Özal, “Bu isimler Emniyet ve MİT kayıtlarında da mevcut. O isimlerden birisi de, suikastın hemen ardından gazetelerini satıp yurtdışına giden Erol Simavi’dir” dedi.
Bütün deliller devletin arşivinde
Suikastta sorumlu olduğu iddia edilen Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu’nun da, 6-7 Eylül olayları gibi karanlık olaylarda parmağı olan, ırkçılık-turancılık davalarından yargılanmış bir isim olduğunu kaydeden Ahmet Özal, şunları söyledi: “Kendisi İtalya’da eğitim gördü. Biliyorsunuz Gladyo’nun merkezi İtalya’dır. Askeri yıpratmak istemem ancak bu işin arkasında kendini bilmez askerlerin olduğunu ben de babam da biliyorduk. Ancak enteresan şekilde ne siyasi irade ne de savcılar olayın üzerine gitmiyor. Oysa tüm deliller devletin arşivlerinde mevcut. Şimdi bir hesaplaşma sürecinin içinden geçiyoruz. Türk halkının yüzde 96’sını rahatsız eden Özal suikastının artık aydınlatılması gerekiyor.”
Erol Simavi ismini savcıya verdik
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ağabeyi Korkut Özal da Taraf’a yaptığı açıklamada Ahmet Özal’ın sözlerini doğrulayarak şunları söyledi: “Turgut, suikastın ardında kimlerin olduğunu bulmuştu. Bana da söyledi. Bu kişilerden biri, o dönemde bir medya grubunun başında olan bir isimdi. Ancak bugüne değin bu ismi telaffuz etmedik. Bu ismi soruşturmayı yürüten Savcıya (Uğur Tönük) da söyledik.”
‘Bana bunu kim yaptı’ dedi
Turgut Özal’la birlikte uzun süre siyaset yapmış olan eski ANAP Milletvekili Faik Tarımcıoğlu da suikasttan yarım saat sonra Özal’ın kendisini yanına çağırdığını ve gelişmeleri beraber değerlendirdiklerini söyledi. Tarımcıoğlu şahitliğine dair şunları anlattı: “Turgut Bey yaralı parmağını havada sallayıp ‘bana bunu kim yaptı’ dedi. Ben de Türkiye’de kapsamlı bir reformun yolunu açtığını, kambiyo sistemini değiştirdiğini bazı kesimlerin bundan rahatsız olduğunu dile getirdim. ‘Haklısın’ dedi. Suikastın arkasında bazı bürokratlar, askerler, istihbarat örgütleri ve medya patronlarından oluşan organize bir yapının olduğunu biliyordu. Tahtakale, Bulgaristan ve Zürih hattından ülkeye yüklü miktarda kaçak döviz ve altın sokuluyordu. Özal bu düzeni bozdu. Bir de bunların üzerine dönemdeki açılım politikaları eklenince suikast kaçınılmaz oldu. Bu işte de ülkücüler kullanıldı.”
Gazetelerini satıp ABD’ye yerleşti
Babası Sedat Simavi’nin kurduğu Hürriyet gazetesini yöneten Erol Simavi, kulislerde adı 1970’li yıllardan itibaren adı Talat Aydemir cuntası gibi askeri çevrelerle birlikte anılan bir medya patronuydu.
Erol Simavi, Turgut Özal suikastını izleyen yıllarda Hürriyet gazetesini Doğan grubuna satarak ABD’ye yerleşti. Simavi’nin Türkiye’nin en etkili ve yüksek tirajlı gazetesini hangi nedenle satışa çıkardığına dair tartışmalarsa uzun bir süre devam etti.
Ertuğrul Özkök: Erol Simavi, Turgut Özal'ın hayranıydı
Ertuğrul Özkök, NTV'de Ruşen Çakır'ın sunduğu Yazı İşleri programına konuk oldu. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal'ın "MİT ve poliste suikast girişimin kayıtları vardı. 8. Cumhurbaşkanı’nın uğradığı suikastın arkasında, dönemin Milli Güvenlik Kurulu Sekreteri Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu’nun yanı sıra bir medya patronu vardı" demesinin ardından Özkök, bu iddialara yanıt verdi.
Ertuğrul Özkök, "Ergenekon davası sırasında kamuoyu o kadar çok komplolara alıştırıldı ki, Devlet Bahçeli'nin de 'Bizi tasfiye edecekler' sözlerini garip karşılamıyorum. Erol Simavi, Turgut Özal'ın hayranıydı. Benim adım 'Özköşk'e çıkartmışlardı. Tam bir deli saçması, o kadar kolay mı insana katil demek. Ben de o zaman çıkayım 'Hayır Ahmet Özal katil, babasının katili' diyeyim, var mı böyle bir şey" dedi.
Savcılık Özal suikastı için harekete geçti!
Ahmet Özal’ın "Turgut Özal'a yapılan suikast girişiminin ardında eski MGK Genel Sekreteri vardı" sözlerini İstanbul özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Karaali araştıracak.
Ahmet Özal, bir gazeteye verdiği röportajda, babasına 1988’de düzenlenen başarısız suikastın arkasındaki isimlerin çok kısa sürede tespit edildiğini ve bunları kendisine söylediğini anlatmıştı.
Özal, “Babam ülke karışmasın diye bu isimleri açıklamadı. Bunlardan biri de MGK Genel Sekreteri Sabri Yirmibeşoğlu’ydu. Bu isimlerin hepsi Emniyet ve MİT’in arşivlerinde var. Arşivler açılsınö diye konuşmuştu.
Özal'ın ifadeye çağırılcağı öğrenildi!
Bu sözler üzerine İstanbul özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı harekete geçti. Savcı Hakan Karaali, Ahmet Özal’ın sözleri üzerine soruşturma başlattı. Gazetede yayınlanan röportajdaki iddiaları ihbar olarak kabul eden Savcı Karaali, önümüzdeki günlerde Ahmet Özal’ı ve esi MGK Genel Sekreteri Sabri Yirmibeşoğlu’nu ifadeye çağıracağı öğrenildi.
18 Haziran 1988 günü Ankara’da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda yapılan ANAP kongresinde, kürsüde konuşan Başbakan Turgut Özal’a iki el ateş edilmişti. Birinci kurşun Özal’ın sağ eline, ikinci kurşun mikrofonun ayağına isabet etmişti.
Silahı tutukluk yapınca korumalar tarafından vurularak yakalanan Kartal Demirağ 4 yıl cezaevinde kaldıktan sonra 1992’de serbest bırakılmıştı.