Karabük’teki FETÖ davasında tutuklu yargılanan firari Adil Öksüz’ün kardeşi Yard. Doç. Dr. Ahmet Öksüz, “Cezaevinde beni ‘Adil Öksüz’ diye çağırıyorlar. Hastanede bana ‘Adil Öksüz’ diye hitap ediyorlar. Adli heyet raporunda heyet başkanı bana bizzat ‘Adil Öksüz’ diye hitap ediyor. Burada da en büyük sıkıntım Adil Öksüz’dür” dedi.
Duvar'ın haberine göre, FETÖ davasında 9’u tutuklu, 1’i firari 16 akademisyenin yargılanmasına Karabük Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Firari sanık Halil İbrahim Demirci dışında tüm sanıklar duruşmada hazır bulundu. ‘Silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan haklarında 5-10 yıl hapis cezası istenen sanıklardan Yard. Doç. Dr. Ahmet Öksüz, ağabeyi Adil Öksüz’ü hiçbir zaman mahkemede korumadığını belirterek, ”Aynı soyadı taşımamak için de soyadı değişikliği için mahkemeye başvuru yaptım.
"Son 7 sene içerisinde ağabeyimle telefonla görüşmem bir elin parmağını geçmez"
Ağabeyimle 15 Temmuz öncesi 27 Mart’ta baldızımın düğününde görüştüm. Ondan sonra ne yüz yüze ne de telefonda görüştüm. Son 7 sene içerisinde ağabeyimle telefonla görüşmem bir elin parmağını geçmez. Ağabeyimle ancak babamın evinde bayramdan bayrama tesadüfen görüşüyordum. Adresim sabit ve kaçma şüphem yok. Eğer kaçmak isteseydim diğer 2 kardeşim gibi ben de kaçabilirdim. Dolayısıyla ben vatanıma, milletime ve yasalara karşı herhangi illegal bir iş yapmadım” dedi.
"Ben Ahmet Öksüz olarak yargılanmak istiyorum"
Mağdur olduğunu söyleyen Öksüz, “Cezaevine avukatım geldiği zaman beni ‘Adil Öksüz’ diye çağırıyorlar. Sağlığımla ilgili iğne olmaya gideceğim zaman ‘Adil Öksüz’ diye çağırıyorlar. Hastanede bana ‘Adil Öksüz’ diye hitap ediyorlar. Adli heyet raporunda heyet başkanı bana bizzat ‘Adil Öksüz’ diye hitap ediyor. Burada da en büyük sıkıntım Adil Öksüz’dür. Ben Ahmet Öksüz olarak yargılanmak istiyorum. Adil Öksüz ile kardeş olma iradesi bana ait değil.
"Mehmet Dişli'nin kardeşi AKP'de önemli bir görevde"
Benim bu kişi ile bir irtibatım yok. Mehmet Dişli, FETÖ’cülükten yargılanıyor. Mehmet Dişli’nin kardeşinin AK Parti’de önemli bir görevi var. Dolayısıyla aynı aileden olmak, kardeş olmak aynı suçu işliyor olmak anlamına gelmez. Hukukumuzda suçun şahsiliği vardır. Bu hususa dikkat edilmesini arz ediyorum” diye konuştu.