Dünya

Adayı 'başkan' mı yönetsin?

KKTC Talat ile Rum lideri Hristofyas, Kıbrıs sorununa çözüm bulmayı amaçlayan kapsamlı müzakerelerine bugün başladı.

11 Eylül 2008 03:00

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, Kıbrıs sorununa çözüm bulmayı amaçlayan kapsamlı Kıbrıs müzakerelerine bugün başladı.

Liderler, Lefkoşa ara bölgede BM kontrolündeki Lefkoşa Uluslararası Havaalanı yakınında bulunan, Annan Planı müzakereleri için yapılan binada saat 10.00'da bir araya geldi. Görüşme yerine önce Talat, ardından Hristofyas geldi.

>> Kıbrıs sorununda tarihsel dönüm noktaları

>> Kıbrıs'a 'delikli peynir' modeli

Hristofyas, bir Türk gazetecinin, "Bulduğunuz ortak dil nedir" yönündeki sorusuna, "Barışı, iki toplumun çıkarlarını ve anlaşmayı bulabileceğimiz bir dili kullanacağız" karşılığını verdi. Talat da, kendisine başarı dileyen gazetecilere teşekkür etti.

Talat ve Hristofyas, BM Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Misyon Şefi Taye-Brook Zerihoun ile BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer'ın da katıldığı görüşmede, "yönetim ve güç paylaşımı" konusunu ele alacak. Liderlerin konuya, "yürütmeden" başlaması bekleniyor.

İki liderin sorumluluğunda sürdürülecek görüşmelere taraflar, liderler dahil altışar kişilik heyetlerle katılıyor.

Yönetim ve güç paylaşımı

KKTC Cumhurbaşkanı Talat ve Rum lideri Hristofyas, kapsamlı müzakerelere "yönetim ve güç paylaşımı" konusuyla başlıyor. Daha önce çalışma gruplarında ele alınan konu üzerinde taraflar uzlaşmaya varamamışlardı. Konu şimdi liderler düzeyinde ele alınacak.

Kıbrıs Türk tarafı, "yönetim ve güç paylaşımı" konusunun yürütmeden başlanmasını bekliyor. Yürütme ele alınırken, yürütmenin; başkanlık sistemi mi, başkanlık konseyi mi, parlamenter sisteme dayalı bakanlar kurulu esasına mı dayalı olacağı üzerinde durulacak.

Kıbrıs Türk tarafının tutumu, kısmen Bosna-Hersek veya İsviçre'de olduğu gibi, yürütmenin "başkanlık konseyi" şeklinde olması yönünde. Kıbrıs Rum tarafı ise, "başkanlık sistemini" savunuyor.

Kıbrıs Rum tarafının savunduğu "başkanlık sisteminde", bir başkan, bir başkan yardımcısı olacak, başkanlık bunlar arasında dönüşümlü olacak ve yetkileri bu iki kişi kullanacak.

Kıbrıs Türk tarafının üstünde durduğu "başkanlık konseyinde" ise, konseyin, tarafların uzlaşacağı sayıda, Türk ve Rumlardan oluşan üyeleri olacak, başkanlık bu üyeler arasında el değiştirecek. Başkanlık görevi yüzde 70 Rumlarda,
yüzde 30 Türklerde olacak.

"Güç paylaşımı" konusu kapsamında ise, yeni devlette, yürütme, yasama, yargı erklerinin nasıl kullanılacağı; bu yetkilerin ne kadarının "federal merkezi hükümette", ne kadarının "kurucu devletlerde" olacağı tartışması
yapılacak.