Magazin

Ada cennetten önceki son durakmış

Lost, dünkü iki buçuk saatlik finaliyle ekranlara veda etti.

25 Mayıs 2010 03:00

T24 - İlk bölümü 2004 yılının Eylül ayında yayınlanan ve altı yıldır 220 ülkede yaklaşık 200 milyon izleyiciyi ekran başına toplayan Lost, dünkü iki buçuk saatlik finaliyle ekranlara veda etti.



Dizinin son bölümü Türkiye, İngiltere, İtalya, İspanya, Portekiz, İsrail ve Kanada’da ABD ile aynı anda yayınlandı.Türk ‘lost severler’ finali alt yazısız, orijinal haliyle seyretti.  Dizi, Sidney’den Los Angeles’a uçan Oceanic 815 uçağının ıssız bir adaya düşmesi ve ardından kazadan kurtulan 71 yolcunun bu gizemli adada mahsur kalmasını konu ediyordu. Bir hayatta kalma hikayesi olarak başlamıştı ancak  adadaki ışığın kaynağı, Kara Duman ve Jacob’ın ortaya çıkmasıyla dizi mitolojik bir havaya büründü.

İlk dört sezonda adadan kurtulmaya çalışan kahramanlar, buraya ‘bir neden uğruna’ geldiklerini fark ettiler.  Milliyet gazetesinde yer alan habere göre, son sezonda,  yolculardan altısının adayı korumak için seçilen adaylar olduğu ortaya çıktı ve dizi bambaşka bir öyküye dönüştü. Dizinin sonunda adayı korumak için seçilmiş olan Jack, adanın kalbine inerek Kara Duman’ı yok etmeyi başardı. Bu sırada ağır yaralandı ve adayı koruyacak yeni kişi olarak Hurley’i seçti. Benjamin ise onun yardımcısı olmayı kabul etti. Böylece Kate, Sawyer, Frank, Richard ve Miles güvenle uçağa binebildi. Dizinin ilk karesi Jack’in gözünü açmasıyla başlamıştı. Ve finalde gözünü adada ilk açtığı noktada öldü. Dizinin altı sezonluk macerasının tamamı Jack’in kendini bulması, kahraman olması ve ölmesinin hikayesi olarak görülebilir.

Altıncı sezonda ilk defa gördüğümüz paralel evren öyküsü diziye bambaşka bir boyut kattı. Ana öyküden bağımsız gelişen bu alternatif evren, karakterlerin ‘uçak eğer Los Angeles’a sağ salim inseydi yaşayacakları hayat’ı anlatıyordu, ya da biz öyle zannediyorduk. Hatta rüya mı gerçek mi belli olmayan bir şekilde bu kısım seyirciye aktarıldı. Fakat sonuçta anlaşıldı ki adada geçen öykünün tamamı gerçekti ve bu alternatif zaman çizgisi dizideki bütün karakterlerin yıllar sonra hayata gözlerini yummasının ardından bir araya gelmelerinin öyküsüydü.

Tüm karakterler bir kilisede buluştu ve Jack’in babası Christian’ın önderliğinde kilisenin ışık saçan kapısıyla karşılaştı. Bu alternatif evrende karakterlerin birbirlerini hatırlaması ve geçmiş hayatlarını kabullenmeleriyle artık bu ‘araf’tan çıkabileceklerdi. Karakterler hesaplaşmalarını bitirerek, cennet kapısına benzer, ışık saçan kapıyla arafı terk ettiler.

Küresel anlamda büyük bir fenomene dönüşen dizinin merakla beklenen bölümünde tüm sorulara cevap verileceği umuluyordu. Ancak bu konu hayal kırıklığı yarattı. Stephen King’in ‘Kara Kule’ serisinden oldukça etkilenen yapımcılar önemli olanın cevaplar değil süreç olduğunu hatırlatmaya çalıştıklarını daha önce belirtmişti. Dizinin son bölümü bu açıklamaların ardından beklenildiği gibi karakterlerin kaderlerinin hangi noktaya varacağına odaklandı.


Dizinin takipçileri ‘tepkili’

Dizinin altıncı sezonu kısaca adadaki iyi-kötü savaşını sonlandırırken bir yandan da bu karakterlerin öldükten sonra bir araya gelmesini ve ‘ışığa’ doğru gitmelerini anlattı. Dizi bir şekilde öyküye son noktayı koydu fakat her zamanki gibi bu son, yoruma ve tartışmaya açık bir şekilde seyirciye sunuldu. Özellikle sonda yaratılan gizemin bir yana bırakılıp öykünün dini bir boyutta ele alınması dizinin fanlarını oldukça üzdü. Dizinin yaratıcalarından Damon Lindelof’un Twitter’da attığı mesajsa  hem dizideki bir diyalogtan alıntı içeriyor hem de sanki fanlara cevap veriyor: “Hatırlayın. Bırakın gitsin. Hayata devam edin. Diziyi tahmin ettiğimden daha fazla özleyeceğim”.

Dizinin fanları facebook’ta finale büyük tepki gösterirken bazıları ‘yapımcıları dövme etkinliği’ sayfası bile açtı. İnternetteki forumlardaysa tepkiler, finalin büyük bir fiyasko olduğu yönünde. İşte yorumlardan bazıları:

* Rock konserine gidiyorsunuz, alt gruplar çıkıyor, çalıyor da çalıyor, siz asıl grubu bekliyorsunuz, sonra asıl grup yerine yıldız tilbe çıkıyor... öyle birşey işte bu Lost. Tüm ilköğretim ve dengi okullarda seçmeli din derslerinde gösterilebilir.  groundctrl
* Hisli, hatta 6’ncı his’li bir ‘the end’ oldu.  enis zenci
* onu bunu bilmem de, bu dizinin yapımcılarından senaristlerine kadar herkes nitelikli dolandırıcılık sebebiyle içeri tıkılmalı ve hepimiz rahat etmeliyiz. Gerçek final bu olur(du).  oyuncakbulut
* Fanatiğin birisi çıksa J. J. Abrams, Damon Lindelof ve Carlton Cuse‘u vursa sapıkça bir zevk almama sebep olacak dizidir.  hiko seijuro
* Fenerbahçeliyim ve bu sezon bunu ikinci kere yaşıyorum.  oric
* Final bölümünün senaryosunu Saadettin Teksoy yazmıştır.  rotten
* Ama böyle mi bitecektin? Tabakta son kalan ve acı çıkan çekirdek gibisin Lost. Üzerine ne kadar soğuk su içsem az.  teo
* Yapımda tüm emeği geçenlere komple kalıcı hasar vermek istediğim dizi. Altı yıl yahu!! karmarulez

Sayılarla Lost

* 6 sezon
* 114 bölüm
* 119 saat
* 220 ülkede 200 milyon izleyici


Notlar

* Jack’in, Jacob’ın aday  listesindeki numarası 23 olduğu için dizi 23 Mayıs Pazar gününe alındı.
* Son bölümden önce dizinin oyuncularıyla röportajları içeren iki saatlik özel bir bölüm yayınlandı.
* 6’ncı sezonun DVD’sinde son bölümün 20 dakika daha uzun versiyonu olacak.
* Dizinin son bölümünün yayınının ardından ünlü talk şovcu Jimmy Kimmel oyuncuların da katılımıyla ‘Aloha to Lost’ adında özel bir program yaptı.
* Dizi şu ana kadar Emmy ve Altın Küre dahil olmak üzere 58 ödül aldı.
* Amerikan Televizyon Sanatları ve Bilimleri Akademisi dizinin iki buçuk saatlik son bölümünün süresinden dolayı Emmy kurallarına uymadığını fakat bu yıl bir istisna olarak bölümün yarışmaya katılabileceğini açıkladı.