Avrupa Birliği (AB)'ne üye olmak isteyen Türkiye'nin, Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu ile yapılan anlaşma ve mevzuatlara uymasının beklendiğini belirten Enerji Birliğinden Sorumlu AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic, söz konusu nükleer santral için yüksek derecede güvenlik önlemlerini sağlayacak yasal çerçevenin geliştirilmesinin gerekli olduğunu kaydetti.
Sefcovic, Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye Raporu'nda Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Avrupa Komisyonu olarak Akkuyu Nükleer Santrali yapım sürecini takip ettiklerini ancak santralin uygunluğu ile ilgili taraf olamayacaklarını dile getiren Sefcovic, santralle ilgili sismik değerlendirme ve çevre raporlarının da dikkatle izlendiğini söyledi.
Sefcovic, AB'nin üye ülkelerin enerji ihtiyaçlarını hangi kaynaktan çeşitlendirdiğine müdahale etmediğinin altını çizerek, çevresel etki değerlendirmesi yönergeleri öncülüğünde nükleer enerjiyi kullanan ülkelerin yüksek standart, radyolojik korunma ve atık yönetimine azami önem gösterdiğine işaret etti. Sefcovic, "Türkiye'den de bunu bekliyoruz" dedi.
AB yolunda ilerleyen Türkiye'nin de AB hukukuna uymasının beklendiğini söyleyen Sefcovic, "AB'ye üye ülkelerin egemenlik haklarından biri, hiç şüphesiz hangi enerji kaynağından enerji elde edeceğine karar verebilmeleridir, bunu da AB kanunlarını uygulayarak yapmalarıdır" diye konuştu.
AP'nin 10 Haziran'da açıkladığı Türkiye Raporu'nda Akkuyu Santrali'nin inşa edileceği yerin deprem riski taşıdığı ve deprem olması halinde sadece Türkiye'yi değil, bölge ülkeleri ve Kıbrıs'ın da tehlikeye maruz kalabileceği kaydedilmişti.
Öte yandan, Mersin'de inşa edilecek Akkuyu Nükleer Güç Santrali kapsamında Akkuyu Nükleer Deniz Yapıları inşaatının temeli 14 Nisan'da atılmıştı. Santralin karadaki inşaatı ise 2016 yılında başlayacak. 2023'te tamamlanması planlanan Akkuyu Nükleer Santrali, her biri 1200 megavat olmak üzere 4 ayrı üniteden oluşacak.