Dünya
Deutsche Welle

8 soruda Münih Güvenlik Konferansı

Almanya'nın Münih kenti, her yıl Şubat ayında küresel tehditler, krizler ve ihtilafların ele alındığı uluslararası bir foruma ev sahipliği yapıyor. Sekiz soruda konferans hakkında merak edilenler:

16 Şubat 2018 12:22

1. Münih Güvenlik Konferansı'nın önemi nedir?

Konferans, güvenlik politikaları alanında karar alıcıların ve uzmanların katıldığı bir platform. Aynı fikirde olmayan, hatta savaşan taraflardan hükümet temsilcilerini, uzmanları bir araya getirebilen başka bir organizasyon yok. Önemi, konferansın resmi oturumlarıyla sınırlı değil. Konferans marjında, ikili veya çok taraflı temaslar, katılımcılar arasında gayrı resmi görüşmeler de kritik önem taşıyor. Münih Güvenlik Konferansı Başkanı Wolfgang Ischinger, konferans sırasında farklı ülkeleri temsil eden heyetler arasında yaklaşık 2 bin ikili görüşme gerçekleştirildiğine dikkat çekerken, konferansın önemini, "30 oturum ve 120 konuşmacının katıldığı konferans, sadece buzdağının görünen zirvesi" sözleriyle anlatıyor.

2. Konferansın gündeminde hangi konular yer alıyor?

Konferans öncesinde açıklanan "2018 yılı Münih Güvenlik Raporu" bu yıl, "Çöküşün eşiğinden dönülecek mi?" başlığını taşıyor. Ana gündem maddesi, bugüne dek uluslararası düzenin lideri ve garantörü olarak görülen ABD'nin, Trump yönetimiyle birlikte artık bu rolü üstlenmekte sergilediği isteksizliğin yol açtığı güvensizlik ortamı. Bu bağlamda yanıt aranacak soru, Rusya ile gerilimin tırmandığı ve yine milliyetçiliğin arttığı bir ortamda Avrupa'nın kendi güvenliği için ne tür adımlar atması gerektiği. Yakın Doğu ve Ortadoğu'da ihtilaf ve savaşların, IŞİD sonrası olası gelişmelerin ele alınacağı konferansın bir diğer önemli gündem maddesi de, yeni nükleer silahlanma dalgası. Bu özellikle Pentagon'un Şubat ayı başında ABD nükleer silahlarının modernizasyonunu açıklamasıyla ayrı bir önem taşıyor. Ayrıca siber güvenlik, küresel iklim değişiminin siyasi krizlerle ilişkisi de gündemde yer alan diğer konulardan.

3. Konferansa kimler katılacak?

Dünya genelinden 500'ü aşkın üst düzey konuk bekleniyor. 21 hükümet ve devlet başkanın katılacağı konferansa, Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım, İngiltere Başbakanı Theresa May, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Fransa Başbakanı Édouard Philippe, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani katılacak. Ayrıca Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD Savunma Bakanı James Mattis ile Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster konferansın önemli konukları arasında yer alıyor. ABD Kongresi'nden 10 senatörün katılacağı konferansta Çin'i Ulusal Halk Kongresi'nin Dış Politika Komisyonu Sözcüsü Fu Ying'in temsil etmesi bekleniyor. Suudi Arabistan ve İran dışişleri bakanlarının Münih'teki konferansa katılmaları, hatta aynı oturumda konuşmalar yapmaları bekleniyor.

4. Güvenlik nasıl sağlanıyor?

Konferansın yapıldığı otelin çevresinde özel güvenlik uygulanıyor ve giriş çıkışlarda olağanüstü önlemler alınıyor. Bu alana yalnızca, buraya girmeye yetkili olanlar ile akreditasyon yapmış, bunu gösteren kimliklere sahip olanlar girebiliyor. Geçen yıl konferansın güvenliği 4 bin polis ile sağlanmıştı. Bu yıl da aynı sayıda polisin görev yapması öngörülüyor. Bu oran, geçtiğimiz yıl 31 bin polisin görev yaptığı Hamburg'daki G 20 zirvesi için alınan önlemlerin bir hayli gerisinde kalıyor.

5. Karşı gösteriler yapılacak mı?

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Münih Güvenlik Konferansı'na karşı gösteriler için resmi makamlara başvurular yapılmış durumda. Geçen yıl "NATO-Güvenlik Konferansı karşıtı eylem grubu" 4 bin katılımcıyla en büyük protesto gösterisini mobilize etmişti. Bu sene de "Silahlanmaya karşı barış, savaşa hayır" sloganıyla benzer protesto gösterisi hazırlığındalar. Ayrıca güvenlik konferansına paralel olarak bir de "barış konferansı" yapılacak. DW'ye konuşan bir polis sözcüsü, geçen yıllarda barışçıl nitelik taşıyan gösterilerde, bu yıl da şiddet olayların yaşanmasını beklemediklerini söyledi.

6. Güvenlik konferansı ne zamandır yapılıyor?

Münih Güvenlik Konferansı'nın ilki 1963 yılında "Askeri Bilimler Buluşması" adıyla düzenlenmişti. İlk insiyatifi alan ve konferansın kurucuları olanlar, Aldolf Hitler'e karşı direnişte yer alan Alman yayıncı Ewald von Kleist ile Fizikçi Edward Teller. Macar ve Yahudi kökenli Teller, hidrojen bombasını bulan isimlerden. İlerleyen yıllarda ismini "Uluslararası Askeri Bilimler Buluşması" olarak değiştiren ancak daha çok tank, füze, roket gibi konuların ele alındığı toplantı yıllar içerisinde daha çok küresel güvenlik politikalarının ele alındığı bir foruma dönüştü.

7. Konferansın finansmanı nasıl sağlanıyor?

Her ne kadar bağımsız olduğunu vurgulasa da konferansı düzenleyen vakıf, çok büyük oranda devlet yardımından yararlanıyor. Ayrıca konferans, büyük Alman şirketleri ve uluslararası şirketlerden sponsorluk desteği de alıyor. Münih Güvenlik Konferansı'nın sahip olduğu toplam bütçe 2 milyon euro civarında.

8. Münih Güvenlik Konferansı nerede gerçekleştirilecek?

Konferans, Münih'in gözde otellerinden Bayerischer Hof'ta gerçekleştiriliyor. 65'i süit, 40'ı etkinlik odası olan toplam 340 odalı otel, hiç de küçük değil. Ancak dünyadan çok sayıda lider, bakan ve karar alıcının katılımı nedeniyle olağanüstü ilgi karşısında yeterli kalmadığı da bir gerçek. Otelin merkezi bir yerde olması ve iç mimarisi, tercih edilmesinin en önemli nedenleri arasında. Her yıl üç gün süreyle ev sahipliği yaptığı konferans ile tüm dikkatleri üzerine çeken bu otel Almanya'nın en yüksek cirolu otelleri arasında.

Matthias von Hein

© Deutsche Welle Türkçe

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle