Politika

"İSRAİL BARIŞIN ÖNÜNDE ENGEL" İSTANBUL (A.A)

23 Temmuz 2011 14:56

-"İSRAİL BARIŞIN ÖNÜNDE ENGEL" İSTANBUL (A.A) - 23.07.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "bir yandan güvenlik kavramına vurgu yapan, diğer yandan, kalıcı barış ve istikrar ortamının hakim olması için adım atmaktan imtina eden bir İsrail, açık söylüyorum, sadece İsrail-Filistin meselesi için değil, uluslararası barışın önünde de engel olmaya devam edecektir" dedi. ''Filistin 2. Büyükelçiler Konferansı''nın açılışında konuşan Başbakan Erdoğan, Filistin davasının, ayaklar altına alınmak istenen insanlık onurunu dik tutma ve ayağa kaldırma mücadelesi olduğunu söyledi. Erdoğan, bu nedenle bu davanın sadece Filistin'in ve Filistinlilerin değil, adaletten, hak ve özgürlükten yana olan, hangi inanca sahip olursa olsun, insani değerleri savunan her insanın davası olduğunu belirterek, İsrail-Filistin meselesinin onlarca yılın meselesi olduğunu ve sadece Orta Doğu için değil, küresel barış için de hayati bir mesele olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bölgesinde yaşanan olayların, Orta Doğu'daki sorunların merkezinde İsrail-Filistin ihtilafının yattığı gerçeğini gölgeleyemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Gelinen aşamada uluslararası camianın dikkati ağırlıklı olarak Libya, Mısır ve Suriye'deki gelişmelere odaklanmış olabilir. Ancak biz, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarının göz ardı edilmesine müsaade edemeyiz. Zira Filistin davası, Türkiye'nin davasıdır. Filistinli kardeşlerimizin bütün dertleri bizim derdimizdir. Filistinlilerin 60 yılı aşkın bir süredir kendi devletlerine kavuşamamış olmaları, insanlık adına asla kabul edilebilir bir durum değildir. Aradan geçen sürede ara sıra barış ışığı yansa da maalesef her defasında bu ışığı karartan bir sabotaj, mutlaka vuku bulmuştur. Ancak artık statükonun sürdürülemeyeceği anlaşılmıştır.  Kin, nefret ve çatışma siyasetinin çıkmaz sokak olduğu bizatihi bu çıkmaz sokağa girenler tarafından kabul edilmeye başlanmıştır. Uluslararası sistemin, belirli devletlere suç işleme ayrıcalığı, uluslararası hukuku çiğneme imtiyazı sağlamak ve bu devletleri şımartmak suretiyle, insanlığın meselelerine çözüm bulamadığı ve bulmayacağı artık aşikardır. Bir yandan güvenlik kavramına vurgu yapan, diğer yandan, kalıcı barış ve istikrar ortamının hakim olması için adım atmaktan imtina eden bir İsrail, açık söylüyorum, sadece İsrail-Filistin meselesi için değil, uluslararası barışın önünde de engel olmaya devam edecektir. Bu, sürdürülebilir ve tahammül edilebilir bir mesele değildir.''