-"İLAN PASTASI ADİL DAĞILSIN" İZMİR (A.A) - 25.01.2011 - Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, kurumunun, bir taraftan var olan reklam pastasını, diğer yandan basının pastasını büyütmeye gayret ettiğini belirterek, ''Adil bir şekilde ilan pastası dağılsın ve basınımızın hizmetine sunulsun istiyoruz'' dedi. Atalay, İzmir Hilton Oteli'nde başlayan Geleceğin Medyasına Hazırlık Programı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Basın İlan Kurumu'nun 50. yılını kutladığını, ulusal ve yerel basına dağıttıkları reklam pastasının bazen büyüdüğünü bazen de eksildiğini kaydetti. Reklam pastasını büyütmek için reklam verenlerle, alanları buluşturmak istediklerini belirten Atalay, Türkiye'de hayal edilemeyecek kadar büyüklükte bir reklam pastasının bulunduğunu anlattı. Atalay şöyle konuştu: ''Adil bir şekilde ilan pastası dağılsın ve basınımızın hizmetine sunulsun istiyoruz. Büyük firmalar, kuruluşlar reklam vermekten korkuyor. Kriz döneminde ilk iptal ettiği şey reklam bütçesi oluyor. Halbuki buna gerek yok. Krizi kara dönüştürmenin yolu reklamın üzerine üzerine gitmek daha çok reklam vermekten geçiyor. Ali Ağaoğlu gerçekten iyi yapıyor. Bir reklam nasıl bir zamanda, zeminde verilir de bu kara dönüştürülür bunu en güzel ispatlayan kişidir. Hem kendi kazandı, hem televizyonlar, gazeteler kazandı, hem konut sahibi almak isteyenler kazandı. İşte reklam vermenin bir yöntemi varsa o yöntemi sizlerle paylaşalım istiyoruz. Ali Ağaoğlu'nu da getirip konferans vereceğiz.'' -YEREL TELEVİZYONLAR- Atalay, yerel televizyonların da reklamlardan yararlanmasını istediklerini, Basın İlan Kurumu'nun bu konuda çalışma yaptığını, RTÜK'ün televizyonlarla ilgili reklamları alıp, kurumlara bunun üzerinden pay verdiğini etti. Atalay, ''Biz kamu ilanlarını nasıl Basın İlan Kurumu alıyorsa kamu reklamlarını da yönlendirsin istiyoruz. Biz alıp yerel televizyonlara da yardımcı olalım'' dedi. İnternet medyasının görmezlikten gelinemeyeceğini, mutlaka destek vermeleri gerektiğini vurgulayan Atalay, ''Amacımız omuz omuza, el ele çalışarak reklam pastasını büyütmek, özgür ve bağımsız bir basın oluşturmak. Düşündüğünü ifade edebilen, iftira, şantaj ve yalan haberciliğe kaçmayan en sağdan en sola kadar düşüncelerini söyleyen bir medya oluşturmak. Bunun için de donanımlı, kabiliyetli insanları keşfedip basına kazandırıp pastayı büyütmek istiyoruz'' diye konuştu. -ATİLLA SERTEL- Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel ise Türkiye'de yerel basının çok önemli olduğunu belirterek, ''Yerel basın Türkiye'nin olmazsa olmazıdır. Güçlü yerel basınla güçlü bir demokrasi olur'' dedi. Sertel, 1980-90'lı yıllara gelinceye kadar gazetelerin başında gazeteci kökenli patronların olduğunu, şu anda ise ''40 şirketin işini 41'inci olarak kurduğu medyayla yapmak isteyen medya'' anlayışının bulunduğunu anlattı. Sertel, ''Türkiye'de resmi ilan alan bin 270 gazete var. Her birinin kendine özgü yazı kuralları var. Hiçbiri birbirine benzemiyor. Oysa yaygın basın birbirine benzer, aynı havuzdan beslenir'' diye konuştu. Türkiye'de internet medyasının geliştiğini, artık ülkede insanların yüzde 57'sinin haberlere internet üzerinden ulaştığını, gazeteleri internet üzerinden okur hale geldiğini ifade eden Sertel, internet medyasıyla ilgili yasal düzenleme yapılması gerektiğinin altını çizdi. İzmir Valisi Cahit Kıraç da 1990 yılında yazılı medyanın reklamlardan aldığı pay yüzde 46 iken şu anda bu oranın yüzde 27'ye düştüğünü kaydetti. Bilim ve teknolojideki gelişmelerin yerel basını da etkilediğine dikkati çeken Kıraç, basının önemli bir kamu görevini yerine getirdiğini vurguladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise ''karınca kararınca'' belediye olarak yerel basına destek verdiklerini belirtti. İnternet medyasının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemeye ihtiyaç olduğunu kaydeden Kocaoğlu, kendisinden habersiz şekilde kendi adına bir site açılarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında yazılar yazıldığını, bunun kaldırılması için savcılığa başvurduklarını belirterek, ''Önümüzdeki günlerde katlanarak büyüyecek olan internet kullanımının, internet basınının yasal düzenlemeye ihtiyacı olduğuna, insanları güvence altına almaya gerek bulunduğuna inanıyorum'' dedi.
