17'sinde amca oğlu ile evlendi. Hepsi evde, 7 doğum yaptı. Fakat 8'inci bebek çok iriydi. Kan kaybından öldü... Doktorların söyledikleri, Hatice'yi asıl öldüren şeyin imkânsızlık ve biraz da cehalet olduğunu kanıtlar gibiydi.
Mardin'in Dargeçit ilçesinde yaşayan Hatice Taş'ın birkaç gün önce acı sonla biten hikâyesi, duyanların yüreğini burkacak cinsten. Sabah gazetesinin haberine göre, henüz 17'sinde amcasının oğluyla evlenen Hatice, 14 yılda 2'si kız, 5'i erkek tam 7 çocuk getirdi dünyaya... İlk bebeği olan kızına "Hediye" adını verdi. Onu, Halil (12), İbrahim (10), Elif (8), Bilal (7), Adem (5) ve Furkan (2) takip etti. Ve tüm doğumlarını, hem imkânsızlıktan, hem de cehaletten evde yaptı Hatice Taş.
Bebek 6.5 kilo
Eşi inşaatlarda işçi olarak çalışan ve yine onun Dargeçit'in kenar mahallesinde yaptığı tek göz evde yaşayan kadın, artık sekizinci çocuğuna hamileydi. Ancak maddi durumu iyi olmadığı için doktor kontrolüne gidemediğinden, karnındaki bebeğin tam 6.5 kiloya çıktığından haberi yoktu talihsiz kadının. Önceki gece Hatice Taş'ın doğum sancıları başladı. Kocası İmran Taş, çalışmak için Sivas'a gitmişti.
Evde tam 20 saat boyunca doğum sancısı çekti. Sancıları şiddetlenip, tüm köyü inletmeye başlayınca, bebek de bir türlü gelmeyince mahallenin kadınlarının kapısı çalındı hemen. Önceki doğumlarda olduğu gibi yine onlar yardım edecekti genç anneye. Fakat yolunda gitmeyen bir şeyler vardı bu defa. Bebeğin başı görünüyordu ama çok iri olduğu için gerisi bir türlü gelmiyordu.
9 kişi kan verdi
Çok fazla kan kaybeden genç kadın en sonunda sabaha karşı Dargeçit Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı ama bebek için artık çok geçti. Genç kadın hemen ameliyata alındı. Bebek sezaryenle alınacak ve Hatice kurtarılacaktı.
Asıl sorumlusu 'cehalet'
Tam 9 kişi kan bağışında bulundu. Ancak ameliyat sırasında kan kaybetmeye devam eden talihsiz kadın, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. O da, doğumda can veren bebeği ile aynı kaderi paylaştı. Devlet Hastanesi'nde görevli doktor Necat Arslan'ın sözleri ise aslında Hatice'yi asıl öldüren şeyin imkânsızlık ve biraz da cehalet olduğunu kanıtlar gibiydi: "Doğum öncesi ultrason ve doktor kontrolünün yapılması gerekiyor. Bebeğin normalden iri olduğu tespit edilseydi normal doğum için uğraşılmazdı ve belki de hem kadın, hem de bebeği şimdi yaşıyor olurdu."