Devlet sırrı kapsamında olduğu gerekçesiyle bugüne kadar kamuoyuna açıklanmayan 13 Mart 1997 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısının tutanaklarını inceleyen 28 Şubat davasına bakan mahkemenin üyesi Hâkim Turhan Kök, 4 sayfalık bir rapor hazırladı.
Raporda, dönemin başbakanı Necmettin Erbakan’ın Bakanlar Kurulu toplantısında irticayı bir hastalık olarak nitelendirdiği, dönemin Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller’in ise MGK kararları uygulanırken, “bunun bir tehdit ve zorlama altında yapıldığı” algısından kaçınılması gerektiğini anlattığı belirtildi.
54. Refah-Yol hükümetini düşürmekle suçlanan dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ve ikinci başkanı Çevik Bir’in de aralarında bulunduğu 103 sanığın yargılanmasına Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
Abdullah Gül yurt dışındaydı
Şubat ayında yapılan duruşmada mahkeme, 28 Şubat kararların alındığı MGK toplantısından hemen sonra gerçekleşen 13 Mart 1997 tarihli Bakanlar Kurulu tutanaklarının incelenmesi için görevlendirilen naip hâkim Turhan Kök hazırladığı raporu mahkemeye sundu. Kök'ün mahkemeye sunduğu rapora göre, dönemin Devlet Bakanı Abdullah Gül, yurt dışında bulunması nedeniyle Bakanlar Kurulu toplantısına katılmazken, Dönemin Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller ve dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan toplantıdaydı.
Raporlara göre Çiller, Bakanlar Kurulu'nda, çalışmaların bir tehdit ve zorlama ile altında yapıldığı algısından kaçınılması gerektiğini vurgulayarak, “Çok sert tedbirler alınması gerekiyorsa da bunu hükümet olarak biz almalıyız” dedi. Erbakan ise "İrtica ve kaba softalık, bir nevi hastalıktır. Bu topraklarda 200 yıllık mazisi bulunmaktadır. 1987’de Evren ve Özal’ın katıldığı MGK’da da 28 Şubat’a benzeyen kararlar alınmıştır” dedi.
Tansu Çiller, 28 Şubat Davası kapsamında, İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ifade vermiş ve "28 Şubat döneminde iddia edilen darbe, tam anlamıyla bir darbedir. Bu bir kesit değil, süreçtir. Bu klasik anlamda bir darbe olmasa da özde bir darbedir. Çünkü milli iradeyle meclise yollanmış bir çoğunluk bir başka iradeye teslim edilen bir süreçte milli iradenin meclise yolladığı temsilcilerinin elinden alınmış, bir başka azınlığa milletin iradesi teslim edilmiştir" ifadelerini kullanmıştı.
Dünkü duruşmada, dönemin eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden de tanık olarak dinlendi. Özden ifadesinde, 28 Şubat sürecinde baskı görmediğini ve askerler tarafından verilen brifinglere vatandaş kimliğiyle katıldığını belirtti.