Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) 28 Şubat döneminde başörtüsüyle eğitim hakkı engellenen Leyla Şahin Usta, yıllar sonra şimdi AİHM’de görev alacak hâkimlerin seçiminde oy kullandı. Star'ın haberine göre Usta, "Daha önce kendimi savunmak için gittiğim AİHM’de görev yapacak hâkimlerin seçiminde karar merciinde oy hakkım olması beni duygulandırdı" dedi.
Leyla Şahin Usta'nın hukuk mücadelesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrenciyken başladı. 1998'de İstanbul Tıp Fakültesi Dekanlığı'nın aldığı 'sakallı ve başörtülü öğrencilerin üniversite kurumlarına, stajlara alınamayacağı ve diğer çalışmalara katılamayacağı" kararına uymayan Leyla Şahin Usta, başörtülü okula geldiği gerekçesiyle disiplin cezası aldı, eğitimi engellendi. Üniversitenin verdiği disiplin cezasının 'insan hakları ihlali' olduğu belirterek, AİHM'e başvuran Usta'ya, 'ret' yanıtı verildi. AİHM 4. Daire'nin 2004 yılında verdiği bu karara yapılan itiraza AİHM Genel Kurulu tarafından 11 Kasım 2005'de ikinci kez olumsuz yanıt verildi. AİHM'in gerekçeli kararında, "Üniversitelerdeki başörtüsü yasağı konusundaki müdahale için Türk yasalarının meşru temelleri olduğu" savunularak Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu'nun ifade ve din özgürlüğünü konu alan dokuzuncu maddesi ile eğitim hakkını konu alan ikinci maddenin birinci protokolünün ihlal edilmediğine hükmedildi. Türkiye'de eğitim hakkı engellenen Leyla Şahin Usta, başörtüsünü çıkarmadan eğitimin Avusturya'da tamamladıktan sonra, AK Parti Konya Milletvekili olarak TBMM'ye seçildi. Ardından da Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne asil üye olarak girdi.
"Yıllar önce başörtülü okuma hakkı engellenmiş bir öğrenci olarak"
Avrupa Konseyi'ne üye olan 49 ülkeden birer hâkimin görev aldığı ve üye ülke vatandaşlarının iç hukuk yolları tüketildiğinde bu ülke vatandaşlarının bireysel başvuru yapabildiği AİHM'de önceki gün Hollanda ve Macaristan adına mahkemeye dahil olacak hâkimlerin seçimi vardı. İki AİHM hâkimini seçecek kişiler arasındaysa, Leyla Şahin Usta da vardı. "Yıllar önce başörtülü okuma hakkı engellenmiş bir öğrenci olarak endişeyle gittiğim AİHM için şimdi Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesi olarak bu mahkemede görev yapacak hâkimleri seçecek mercii de olmam ve oy kullanmam, bana çok anlamlı geldi ve duygulandım. Demek ki savunduğunuz şeye doğru ve legal yoldan gidiyorsunuz. Önemli olan yaptığınız işin sonuçlarını sabrederek beklemek" diye konuştu.
"Büyük bedeller ödendi"
Usta, "Keşke AİHM o kararı hiç almasaydı" diyerek yaşanan mağduriyetlere dikkat çekti:
"Şimdi yaşadığımız şeylerin ne kadar acı verici olduğunu ve anlamsız şeylerle meşgul edildiğimizi görüyoruz. Şimdi gündemimize aldığımız konular değişti."
"O defter asıl şimdi kapandı"
AİHM'in AİHM kararına tepki gösteren dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği "Velev ki (başörtüsünü) bir siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı da suç kabul edebilir misiniz? Simgelere, sembollere bir yasak getirebilir misiniz? Özgürlükler noktasında dünyanın neresinde böyle bir yasak var?" sözleri, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından AK Parti'yi kapatma davasına da delil oldu. Usta, "Bu her şeyi açıklıyor. Kesinlikle tarafsız değil siyasi bir karardı. Verilen karar, siyasiydi ve Türkiye'nin önünün kesilmesiyle ilgiliydi. O defter asıl şimdi kapandı" dedi.
