Uluslararası piyasalarda zor bir aya girdik. FED'in gevşeme yönünde ne kadar hızlı davranacağı, BOJ'un pahalı Yen’e doğrudan müdahale edip etmeyeceği eylül ayının en önemli konuları. Avrupa’da ise  İrlandalı bankaların 25 milyar dolarlık borç ödemesi var ve ödemelerle ilgili sorun olması durumunda  bir süredir arka plana atılan Avrupa borç krizi yeniden gündeme taşınacak.  Üstelik küresel piyasaların gösterge endeksi Dow Jones da eylül ayına sene başından bu yana gördüğü en büyük kayıpla giriyor. 
ABD Merkez Bankası’nın  tutanaklarından, Başkan Ben Bernanke'nin durum iyice kötüleşinceye kadar kemerleri fazla gevşetmeme kararında olduğu anlaşılmakta. ABD ekonomisinde kademeli bir bozulma görülürse itfası gelen mortgage tahvillerinden elde edilen kaynakla uzun vade de ki hazine tahvili alımlarına gidileceği vurgusu yapılmış. FED tahvil alımına gitmesi için ikinci sebep ise, işsizlik oranının yüzde 9,5'ten yüzde 9,6'y çıkma olasılığı. 
FED'den yansıyan bu bilgilerin piyasalarda satış baskısı yaratacağı kesin.

Yatırım fonlarından  altına güçlü talep

ABD’de ekonominin zayıflamasına dair süren endişeler ve altına dayalı borsa yatırım fonlarından gelen güçlü talep üzerine  Asya piyasalarında altın fiyatları son iki ayın yeni en yüksek seviyelerine ulaştı. Altın Asya’da 1,250.55 $/ons’a yükseldi. Diğer taraftan 27 Ağustos tarihinde 1,298.556 ton olan SPDR Gold Trust’ın altın varlıklarının 3.952 tonluk artışla 1,302.508 tona ulaştı.
Altın fiyatlarının bu yıl yükselmeyi sürdürmesi ve bu yılın en yüksek seviyesi olan 1,264.90 $/ons aşması durumunda  bir  sonraki hedef 1,300 $/ons seviyesi gözüküyor.

Birkaç gündür altınla ilgili dönen  söylentiler  yatırımcıları tedirgin ediyor. Söylenti şöyle; Amerika ve Avrupa da ki merkez bankalarından her satış gelebilir bu yüzden piyasalar   fiyatlarda muhtemel bir çöküşe karşı tetikte olmalı. Söylenti ne kadar ciddiye alınır bilinmez ama ‘’spekülatif ‘’  olma olasılığı çok yüksek. 
Altın  Avrupa piyasalarında da talep görmeye başladı yeniden. Avrupalı yatırımcılar küresel   toparlanmanın beklentiler doğrultusunda gelişmemesi  endişe taşırken, bu endişeler  altının son iki ayın en yüksek seviyesine ulaşmasına sebep oldu.
Aslında  teknik olarak yılın durgun dönemi yaşanıyor olsa da insanların  altın tutma eğilimi yüksek. Bu sebepten dolayı ekonomik verilere ait  iyi haberler gelse de, insanların enflasyon hakkında endişelerini gidermiyor ve  yine altına yönelmelerine sebep oluyor. 
Altın fiyatların da yönün yukarı olduğunu söyleyen diğer bir  yorum ise Deutsche Bank analistinden. Analiste göre, forex ve faiz oranlarında volatiliteye dair uzun vadeli endişelerin kıymetli madenlere yönelik  artan bir para akışına yol açtığı. 
UBS Bankasınca yapılan açıklama da altının yönü ile ilgili önemli ipucu taşıyor aslında.   Açıklamanın özeti şöyle: 12 ETF’nin altın varlıklarının Ağustos ayında 1.38 milyon ons arttı. Bu,  Mayıs ayında kaydedilen 4.8 milyon ons’luk artış ve Haziran ayında kaydedilen 2.6 milyon ons’luk artışa kıyasla az da olsa,  artan ETF iştahının piyasa açısından ve altının mevcut yükselişinin uzun ömürlülüğü açısından  önem taşıyor.