Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı öncesinde, Ankara’daki 1. Meclis’i ziyaret etti. Babacan, "Keyfi yönetimin sürekli krizlere yol açtığını görüyoruz. Bu krizlerin ülkemizi ve milletimizi fakirleştirdiğine şahit oluyoruz. Bunun için Gazi Meclisimizin onurunun kurtarılması gerektiğini biliyoruz" dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, TBMM’nin açılışının 101. yıl dönümünde, 1. Meclis binasını ziyaret etti. Burada basın açıklaması yapan Babacan, "Savaşın ortasındaki hukuk hassasiyetini bugün maalesef göremiyoruz. Güvenlik kaygılarının en yüksek olduğu dönemde, bir istiklal mücadelesinin verildiği dönemde dahi bu Meclis’in çatısı altındaki özgür tartışma ortamını bugün göremiyoruz. Konuşan, hakkını arayan bir Türkiye istiyoruz" diye konuştu.
"Halk egemenliğini yeniden tesis etmek için çalışıyoruz"
Babacan, şunları söyledi:
"Birinci Meclis binamızın önünde dimdik duruyoruz. Bu mirası yaşatmak ve çocuklarımıza ulaştırmak için buradayız. Tıpkı Birinci Meclis’te olduğu gibi, yeni yönetim sisteminin nasıl kurulacağını konuşmak için buradayız. Çünkü çocuklarımızın yüzüne bakabilmek için, halk egemenliğini yeniden tesis etmek için çalışıyoruz. Çocuklarımıza insan haklarının güvence altına alındığı, özgürlükçü, adil, laik ve demokratik bir Türkiye’yi miras bırakmak istiyoruz"
"TBMM, milletin evidir"
"Keyfi yönetimin sürekli krizlere yol açtığını görüyoruz. Bu krizlerin ülkemizi ve milletimizi fakirleştirdiğine şahit oluyoruz. Bunun için Gazi Meclisimizin onurunun kurtarılması gerektiğini biliyoruz. Kuvvetler ayrılığına ve hukukun üstünlüğüne dayanan bir Türkiye’yi inşa etmek için çalışıyoruz. Tarih boyunca birçok badireler atlatan Gazi Meclisimizi, iktidar partisinin uzantısı olmaktan çıkartmak zorundayız. Meclisimizi güçlendirerek yürütmeyi etkin bir şekilde denetleyen bir kurum haline getireceğiz. Çünkü TBMM, milletin evidir, milletin kalbidir. Temsil gücü yüksek olan organı güçlü kılmak parlamenter sistemin esası olmak zorundadır."
"Konuşan, hakkını arayan bir Türkiye istiyoruz"
"Kurucu Meclisimizin savaş koşullarında dahi özgür tartışma ortamından taviz vermemesi ibret alınacak bir konudur. Ancak arada geçen bir asır bizi daha ileriye taşımış değil. Savaşın ortasındaki hukuk hassasiyetini bugün maalesef bugün göremiyoruz. Güvenlik kaygılarının en yüksek olduğu dönemde, bir istiklal mücadelesinin verildiği dönemde dahi bu Meclis’in çatısı altındaki özgür tartışma ortamını bugün göremiyoruz. Konuşan, hakkını arayan bir Türkiye istiyoruz. Bu amaçla ifade ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki tüm engelleri kaldıracağız.”