Barınak gönüllüleri Derneği kısa süre önce hazırladığı bir afişle hayvanseverleri sokak hayvanlarına sahip çıkmaya davet etti. Afişte köpek cinsleri, ‘St Berbat’, ‘Almam Kurdu’, ‘Bitbul Sokö’, ‘Anadolu Çolak’ gibi ilginç adlarla anılıyor ve hayvanseverlerin dikkati sokak hayvanlarına çekliyor.
Bu afişte yer verilen sokak köpeklerinin İstanbul’da toplanarak rehabilite edildiği ve kısırlaştırıldığı yerlerse Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı hayvan barınakları. İstanbul genelinde iki tane olan barınaklardan Hasdal Hayvan Barınağı, aynı bölümde yer alan onlarca yavru köpeğin kuduz nedeniyle öldürülmesiyle gündeme geldi. Ntvmsnbc'nin haberine göre, 12 Ekim günü barınakta gönüllü olarak çalışan Özün Kanbay, yeni getirilen yavru bir köpeği, yavruların bulunduğu bölüme koydu. Bir süre sonra bu köpeğin kuduz olduğu anlaşılınca, aynı bölümdeki bütün yavru köpekler uyutuldu. Özün Kanbay yaşananları anlattı:
“Ben özellikle Pazar günleri barınağa gidiyorum çünkü Cumartesi-Pazar veteriner olmuyor. Bakıcılar da sabahları yemeklerini verip gidiyor. Geldiğimde kısırlaştırma kafesinde bir yavru gördüm. Bazen yavru, hasta ya da çok yaşlı hayvanlar da kısırlaştırılıyor. Ben de bu yavruyu oradan alarak yavruların bulunduğu bölüme koydum.
Benim olmadığım sonraki günlede, bakıcı yavrunun birkaç hayvanı ısırdığını söylemiş. Daha sonra bu köpek ölmüş. Köpek öldükten sonra Pendik hıfzısıhaya gönderilmiş. Hayvanın kuduz olmayabileceği de söyleniyor ama hazırlanan rapora göre hayvan kuduz çıktı.
Bana söylenen, sadece hayvanın ısırdıklarının uyutulacağı, kalanaların kuduz aşılarının yapılacağı ve bakılacağıydı. Ama duyduk ki üç ayın altındaki tüm yavruları uyutmuşlar. Barınak yetkilileri 28 köpeğin uyutulduğunu söylüyor ama öldürülen yavruların sayısı 50 civarındaydı.
Hassasiyet gösterilmeli
Buradaki yavru köpeklere fazla bir hassasiyet gösterilmedi, hepsi sıradan öldürüldü. Bizim asıl tepkimiz bundan. Yaşatmak çok mu zor? 'Kanun' dendi öldürüldü.
Buranın ismi rehabilitasyon merkezi ama aslında burası bir kısırlaştırma merkezi. Buraya pek çok hasta hayvan geliyor ama burada bir röntgen cihazı bile yok. Burada uzman veteriner yok, çocuklar iyi çocuklar ama sadece kısırlaştırma üzerine uzmanlaşmışlar. Doğru dürüst ilaç yok.
Benim personelle ilgili bir sorunum yok, asıl sorun Büyükşehir'in burayı önemsememesi, imkan ayırmamasıyla ilgili. Gönüllü kartımı iptal ettiler ama gönüllü olarak gitmeye devam edeceğim. Hayvanseverlerin de yapması gerek en önemli iş buraya destek vermek, elini taşın altına koymak.
Barınak Göüllüleri Üyesi Erhun Bolat da yeterli özenin gösterilmediğini düşünüyor:
"İBB’ye şu sorular sorulmalı; Düzgün bir giriş ve çıkış kayıt sistemleri var mı? Buradaki çoğu köpek zaten hastalık kapmadan hayvanlar da yerine bırakılmıyor, orman ya da otoyollara bırakılıyor ve çoğu ya açlıktan, soğuktan ya da arabalar tarafından ezilerek ölüyorlar.
Burada yapılması gereken buradaki köpekleri karantiye alınmasıydı. İtlaf bu tür olaylarda uygulanması gereken en son yöntemdir. Kordon, karantina gibi yöntemler vardı. Bu tür yöntemler denebilirdi, denenmeliydi."
Büyüşehir Belediyesi yetkilileri iddiaları ntvmsnbc’de yanıtladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdür Yardımcısı Recep Zafer konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Ayın 12’sinde Büyükşehir Belediyesi’nden hayvan toplama ekiplerimiz Sultanbeyli habiler bölgesinde köpekleri topluyorlar. Köpekleri toplamadaki amacımız 5199 nlolu yasa çerçevesinde bunları rehabilite edip, kısırlaştırarak alındığı bölgeye bırakmak. Mesai saatlerinin sonlarına doğru ekibimiz köpekleri getirip barınağımızda 33 nolu kafese koyuyorlar. Mesai bitiyor, arkadaşlar dağılıyor.
‘Kuduz semptomları gösterdi, ayırdık
Bu sırada yasa gereği bizimle beraber gönüllü çalışan kişilerden bir tanesini, bu hayvanlar arasından 4-5 aylık olan birini, yavru bölümüne bırakıyor. Ertesi gün arkadaşlar muayene yaparken bu hayvanın diğer hayvanlara saldırdığını ve kuduz semptomları gösterdiğini farkediyorlar ve müşaede bölümüne götürüyorlar. Ancak hayvan o gün ölüyor. Ayın 14’ünde yavruyu Pendik Veterine Kontrol Enstitüsü’ne gönderdik.
Üç aydan küçük yavrulara aşı yapılmaz
Yapılan tetkikler sonunda hayvanın kuduz olduğu kesinleşti ve rapor bize gönderildi. Kuduz hayvanla temas eden üç aylık yavruları uyutmak zorunda kaldık çünkü üç aydan önce hayvanlara kuduz aşısı yapmamız mümkün değildi.
Kuduz hayvanın, 24 saate yakın bir zaman içinde, yavruluk bölümündeki diğer hayvanlarla teması söz konusu. Söylendiği gibi 50 değil 27 yavru uyutuldu.
3285 numaralı yasanınn 119. maddesi diyor ki; kuduz bir hayvan sokak hayvanları ile temas etmişse o hayvanlar uyutulur. Aynı zamanda 5199 yasada da veteriner, hekim çevre ve insan sağlığına tehdit eden bir unsur olduğuna hükmederse o hayvan belirlenen yöntemlerle uyutulur diyor. Bu da acı çektirmeyecek şekilde yapılır.
Gelen hayvanlar kontrol ediliyor
Barınağımıza, bir bölgeden toplanan köpekler getirildiklerinde boş olan ayrı bir kafese konulurlar. Diğer köpeklerle irtibatları yoktur. Daha sonra hekim arkadaşlar bu köpekleri kontrol edip ona göre karar verirler. Hastalığı varsa tedavisi yapılır, sahiplenen olmazsa alındığı bölgeye bırakılır. Şu anda tüm İstanbul’da sahipli sahipsiz hayvanları kayıt altna almak için çalışmalarımız var.
Barınağımız kurulduğundan beri yavrular için ayrı bölüm var. Biz, var olan bölümün daha iyi olmasını istedik. Yavruluk bölümünün iyileştirilmesinde hayvanseverlerin malzeme desteği oldu ama bizim denetimimizde yapıldı ve yapının büyük çoğunluğunu biz yaptık.
Bu yaşananlardan sonra Özün hanımın gönüllülük sertifikası iptal edildi ama ziyaretçi olarak barınağa gelebilir.
Rapor acele hazırlanmadı
Yaşananlara konu olan yavru köpeğin kuduz olduğuna dair raporu hazırlayan Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Kuduz Labaratuvarı Şefi Ali Özkaya ise, iddia edildiği gibi raporları aceleyle hazırlanmadığını, yapılan testler sonucunda 3-4 saat içinde sağlıklı sonuç alınabildiğini, raporun da bu süre içinde tamamlandığını söyledi.