Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, "Söyleneni anlamayan, düşündüğünü anlatamayan bir nesil çıktı. İnsan hayvân–ı nâtıka idi değil mi, düşünen ve düşündüğünü ifade edebilen bir canlı türü idi. Düşünemiyoruz ve düşündüğümüzü de ifade edemiyoruz. Bu şekilde eğitildik. Zira cehaletin bu kadarı ancak eğitimle mümkündür." düşüncesini dile getirdi.
Dilipak, "Türkiye’nin eğitimi sistemi yıllardır felaket. Yabancı dil ağırlıklı müfredat ile 5. sınıfa İngilizce öğretme iddiası hayal oldu. Hazırlık sınıfları, Anadolu liseleri, bir sürü derslik, birçok öğretmen, bir sürü özel okul, İngilizceyi anaokuluna kadar indirdik, yabancı dilde eğitim yaptık olmadı; yurtdışına öğrenci-öğretmen gönderdik, İngilizlerden tonlarca kitap aldık, onlardan lisans aldık olmadı. Yabancı dil ağırlıklı eğitim ancak sömürge ülkelerde vardır." görüşünü savundu.
Dilipak, "Sömürgelerde sömürgeciler, o halka kendi dilini öğretir, biz o dili de öğrenemedik. İmtiyazlı bir geri bırakılmışlık söz konusu yani. Ülkemizde anadil de Türkçemiz de öğrenilmiyor/öğretilmiyor. Türkçe öğrenimi olmadığı için, anlama-düşünme-sorgulama yerine ezbere öncelik verildiği için de eğitim çöktü. Türkçeye ne kadar değer verirsen, eğitim o kadar yerli ve milli olur. Türkçeye değer verilmediği için, eğitim yerli ve milli değildir! Öyle ki, hem bunları yazıyoruz, bunları yazan da bu kıskaçtan kurtulabilmiş değil. Yaşasın Tevhid-i Tedrisat, yaşasın Harf Devrimi!? Övünün, bunlar sizin eseriniz." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın