Sosyal Güvenlik

Türk-İş, asgari ücret görüşmelerinden çekildi

Türk-İş, ‘önerilerinin dikkate alınmaması’ gerekçesiyle Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndan çekildi.

25 Aralık 2008 02:00
Dördüncü toplantısını bugün yaparak asgari ücrete son şeklini verecek Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun toplantısı öncesinde Türk-İş, ‘önerilerinin dikkate alınmaması ve çağrılarının cevapsız bırakılması’ gerekçesiyle Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndan çekildiğini açıkladı. 

Alınan bilgiye göre, asgari ücret görüşmelerinde gelinin noktayı değerlendiren konfederasyon, karar toplantısı öncesinde komisyondan çekilme kararı aldı.

Türk-İş, bu kararın gerekçesi olarak "önerilerinin işveren-hükümet kesimi tarafından dikkate alınmaması ve çağrılarının cevapsız bırakılmasını" gösterdi. 

Yeni asgari ücret perşembeye kaldı

Asgari ücrette taraflar ikinci kez buluştu

Asgari ücret tespit komisyonunun bugün yapacağı dördüncü toplantının ardından Ocak ayından itibaren geçerli olacak yeni asgari ücreti açıklaması bekleniyor.

Asgari ücret çalışmalarına başlarken masadan çekilme seçeneğini gündeminde tutan Türk-İş, net asgari ücretin tespitinde TÜİK tarafından belirlenen 720 YTL'nin baz alınmasını, enflasyon beklentisi ve büyümeden verilecek pay konularının müzakere edilmesini istemişti.

Asgari ücret halen 16 yaşını doldurmuş işçiler için brüt 638.70, net 503.26 olarak uygulanıyor.

'Bu oyunun içinde yer almayacağız'

Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri ve Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçi kesimi Başkanı Nihat Yurdakul, asgari ücret tespitinde "oynanmak istenen oyunun içinde rol almayacaklarını" belirterek, bu nedenle Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun karar toplantısına katılmayacaklarını bildirdi.

Yurdakul, yaptığı yazılı açıklamada, asgari ücretin, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuru ile bağdaşacak, bilimsel, objektif yöntemler ve güvenilir verilerle tespit edilen taban ücreti olduğunu belirterek, asgari ücretin pazarlık ücreti olmadığını vurguladı.

"Yaşanan ekonomik kriz gerekçe yapılarak, asgari ücretin insanca bir yaşam düzeyi sağlamaktan uzak bir ücret olarak belirlenmek istendiğini" ifade eden Yurdakul, Türk-İş'in ekonomik krizin temel nedenini sosyal devlet politikalarından uzaklaşılmasının bir bedeli olarak gördüğü ve çözümün sosyal devlet ilkelerine yeniden ve daha güçlü olarak uygulamaktan geçtiğini savunduğunu kaydetti. Yurdakul, sosyal devlet yaklaşımının çağdaş bir hak ve anayasal gereklilik olduğunu belirtti.

Sosyal devleti güçlendirecek her adımın yaşanan ekonomik kriz için "panzehir" niteliğinde olacağını vurgulayan Yurdakul, dar gelirli kesim içinde yer alan asgari ücretli çalışanların yaşam koşullarının iyileştirilmesinin, alım güçlerinin artırılmasının bu açıdan önem kazandığını belirtti.

Yurdakul, devletin resmi kurumu olan Türkiye İstatistik Kurumu'nun kendisine verilen görev çerçevesinde tek bir işçinin eline geçmesi gereken asgari ücreti Aralık 2008 itibariyle 719,77 olarak belirlediğini kaydederek, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"Yapılan bu hesaplama bilimsel, güvenilir verilere dayanan, gerçekçi ve doğru bir hesaplamadır.

Komisyondan beklenen, belirlenen bu rakamın temel alınması ve Türk-İş'in önerileri doğrultusunda aile unsuru, sağlanan refahtan pay ve 2009 yılı enflasyonu gibi kriterleri de dikkate alarak asgari ücretin belirlenmesidir.

Ancak Türk-İş'in haklı önerileri komisyonun işveren-hükümet kesimi tarafından dikkate alınmamış, bu yöndeki taleplerimize duyarsız kalınmış, bu yöndeki çağrılarımız cevapsız bırakılmıştır.

Türk-İş, oynanmak istenen oyunun içinde rol almayacaktır. Asgari Tespit Komisyonu'nun bugünkü karar toplantısına katılmayacaktır.

Ücretli istihdam edilenlerin yaklaşık yarısını oluşturan ve uygulanan ekonomik ve sosyal politikalardan en fazla zarar gören milyonlarca asgari ücretlinin geçim koşullarını bir nebze olsun iyileştirme fırsatı ve imkanı maalesef işveren-hükümet kesimince kullanılmamıştır. Artan hayat pahalılığı karşısında yaşam koşulları zaten ağır olan asgari ücretlinin yoksullaşma süreci böylece daha da hızlanacaktır.

Çalışanlar işsiz kalmak, düşük ücrete razı olmak ikilemiyle karşı karşıya bırakılmışlardır. Kuşkusuz bu kararı alanlar, asgari ücretliyi 'karın tokluğuna çalışmak' durumunda bıraktıklarının farkındadır.

Şimdi hükümetten beklenen belirledikleri ve sorumlusu oldukları asgari ücretle 'insan onuruna yaraşır' geçimin nasıl sağlanabileceğini açıklamalarıdır."