Gündem

Tümgeneral Çubuklu: Bu andıç gerçek bir evraktır İSTANBUL (A.A)

18 Ağustos 2011 01:46
-Tümgeneral Çubuklu: Bu andıç gerçek bir evraktır İSTANBUL (A.A) - 17.08.2011 - ''Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet siteleri'' davası kapsamında haklarında yakalama emri çıkarılarak tutuklananlardan Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, ''Parafladığım andıçta hukuka aykırı bir şey yok. Bu andıç, 5651 sayılı yasaya göre hazırlanmış gerçek bir evraktır'' dedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince, yakalama emirlerinin, ilgilisinin yüzüne okunması amacıyla açılan ara celsede, sanıklar Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu ve Albay Hulusi Gülbahar'ın ilk olarak kimlik tespiti yapıldı. Duruşmada, sanıklara yakalama emrini okuyan mahkeme heyeti başkanı Hasan Hüseyin Özese, ''Var olduğu iddia edilen 'Ergenekon' silahlı terör örgütünün amaçları doğrultusunda askeri müdahale ortamı oluşturmak amacıyla belirtilen internet siteleri vasıtasıyla kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerini icra ve organize etmek, devlet yöneticilerini baskı altına almak, devlet otoritesini zaafa uğratmak, bu hususta gerektiğinde kamu düzenini bozup ülkede kaos ve düzensizlik ortamı oluşturmak, halkı devlet yöneticilerine karşı kışkırtmak ve anarşi ortamı oluşturmak, böylece cebir ve şiddet yöntemleriyle hükümetin görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek ve ara yönetici sıfatıyla harekat faaliyetini yönetmekle suçlanıyorsunuz'' dedi. Başkan Özese, Otuzbiroğlu, Çubuklu ve Gülbahar'dan, yakalama emrine karşı söyleyeceklerini kısa olarak dile getirmelerini istedi. Yakalama emrine karşı ilk olarak savunmasını yapan Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, suçlamaları kabul etmesinin mümkün olmadığını belirterek, ''Belgelerim var. Nasıl bir kişi olduğumu belgeleriyle size anlatmak zorundayım'' dedi. Adli Müşavirliğin, Genelkurmay karargahına adli konularda danışmanlık yaptığını ve yerindelik incelemesi yapma görevi olmadığını kaydeden Çubuklu, ''Bütün karargah çalışmalarıyla ilgili önümüze gelen her belgeye hukuka uygunluk denetimi yaparız. Hukuka uygunsa paraflarım, değilse kanuna uygun hale getirilmesini ister, yanına bilgi notu yazarım'' diye konuştu. Çubuklu, 2009'da hazırlanan andıcın da yasaya uygun olup olmadığına baktığını belirterek, ''Benim imzaladığım bir evrak, komuta kademesinin, İkinci Başkan veya Genelkurmay Başkanının onayıyla yürürlüğe girer. Bizdeki işlem sadece hazırlıktır. Parafladığım andıçta hukuka aykırı bir şey yok. Bu andıç, 5651 sayılı yasaya göre hazırlanmış gerçek bir evraktır. Benim parafımdan sonraki işlem, belgeyi hazırlayan başkanlığa aittir. Bu da komuta katının imzasından sonra olur'' dedi. -ÇUBUKLU'DAN MOBESE KAMERALARI ÖRNEĞİ- Çubuklu, 2009'da hazırlanan andıcın, iddianamede, geçmişteki suçların üzerini örtmeye yönelik hazırlandığının ileri sürüldüğünü vurgulayarak, ''Bir hukukçu, geçmişte işlenen bir suçun idari işlemle ortadan kaldırılmayacağını bilir. Bu olsa olsa mecliste çıkarılacak bir kanunla mümkün olur''  ifadesini kullandı.  Hıfzı Çubuklu, 4 Haziran 2007 ve 21 Nisan 2008 tarihlerinde, dönemin Milli Savunma Bakanının imzasıyla hazırlandığını belirttiği, ''psikolojik harekat için internet sitesi açma onaylı'' belgeleri de mahkemeye sundu.  ''Bakan imzalı bu belgeler, bu sitelerin kurulmasına onay verildiğini gösterir. 2009 tarihli andıç ile bakan onaylı belgeleri karşılaştırın. Bakan onaylı andıçlar suçları örtmek için kılıf olmuyor da biz neyle suçlanıyoruz?'' ifadesini kullanan Çubuklu, bu durumla ilgili şu örneği verdi: ''Şehirlere yerleştirilen MOBESE kameraları sayesinde birçok suçlu yakalanıyor. Diyelim ki MOBESE'yi kullanan iki kişi evleri gözetledi ve şantaj yapmaya başladı. Sonra deniyor ki, 'MOBESE kurulmasına onay veren kimdi?' Biz de bu şekilde suçlanıyoruz.'' Mahkeme başkanı Özese'nin, ''Suç işleyenler kim?'' diye sorması üzerine Çubuklu, şöyle konuştu: ''Bilemem. Ben iddiayı söylüyorum. 43 site var, 2'si suçlanıyor. 2009'da hazırlanan andıç kılıf hazırlıyorsa, hürmet ettiğimiz bakanımızın da imzaladığı andıçla bu mahkemede ara yönetici olması lazım. Andıç iyi niyetle hazırlanır. Suç işleyen olmuşsa onu bulmak lazım. Bu andıçta suç unsuru olan bir şey olmadığını net söylüyorum. Varsayımla geçmişe bağlamak mümkün değildir. 4 site işletmek amacıyla hazırlanmış bir andıçtır. Bu andıçla bakanlığın amacı aynıdır. Ben önüme gelen her belgeye hukuk bazında bakmışımdır. 2004'te göreve başladım. Görev süremde hiçbir hukuk dışı işe izin vermedim. Vermem de söz konusu değildir. Tüm değerlendirmelerim, hukuka uygun olup olmadığı yönündedir. Andıcın hukuka aykırı hiçbir yönü yoktur. Geçmiş yıllarda işletilmesiyle ilgim yoktur, olamaz da. İnternet andıcı hukuka uygun resmi bir belgedir. Aynı amaçla 2007-2008 yıllarında hazırlanan, bakanın onayını taşıyan belgeler gibidir. Onuru ile görev yapmış hakim subayım. Kaçma, delilleri karartma şüphesi olmadığı, sabit ikametgah sahibi gibi gerekçelere sığınmam. Böyle bir suçu işlemedim. Olmayan suç nedeniyle tutuklanmak istemiyorum. Yakalama kararının kaldırılmasını, serbest bırakılmayı istiyorum. Vicdanınıza göre karar vereceksiniz.'' Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu da ''Balyoz Planı'' davası kapsamında tutuklu olduğunu ve Hasdal Cezaevinde bulunduğunu belirterek, suçlamaları kabul etmedi.