Diyetisyen Canan Aksoy, et ve tatlı tüketiminin abartılmaması gerektiğini belirterek günlük tüketilecek et miktarının bir elin büyüklüğünü ve kalınlığını geçmemesi gerektiğini söyledi. Aksoy, şerbetli tatlılar konusunda ise “Günde üç dilimden fazlasını tüketmeyin” dedi.
Kalp damar, kolesterol, tansiyon hastaları ve obezite problemi olanlara et tüketmemelerini öneren Aksoy, “Et taze olacağından sindirimi biraz problemli olabilir. Etin bir iki gün dinlendirilmesinde fayda var. Eti pişirirken yağ kullanılmıyor olması çok önemli” diye konuştu.
'Sofrada cacığı unutmayın'
Taraf'tan Sümeyra Tansel'e konuşan Aksoy şöyle devam etti: “Etin yanında tüketilecek çorbanın yağsız olması gerekiyor. Yağsız yoğurtla yapılan ayran ve cacık, bağırsaklarda etle aldığımız yağın atılmasını sağlar. Eti çok fazla tüketen kişiler, mutlaka öğünlerde yağsız süt ve yoğurt ürünleri yemeli. Şekerde de günlük sınır belirleyin. Şerbetli tatlı tüketiminde yine yağsız süt ürünleri tüketilirse hem kan şekerinin çok fazla yükselmesini engellerler, hem de bir sonraki tatlı isteğimizi bir miktar engellemiş oluruz.”
Aksoy’un bayram için diğer tavsiyeleri ise şöyle: “Tatlı tüketimi günün en hareketli kısmında yapılırsa çok daha iyi olur. Et uzun vadede yenilecekse uygun dilimlerle dondurucuya konulması gerekir. Etin havayla temasının kesilmesi için çok iyi poşetlenmesi gerekiyor. Yoksa proteinleri gidiyor. En önemlisi de çözülmüş et, tekrar dondurulmamalı.”
Kurban kesilen alandan çocukları uzak tutun
Pedagog Gülten Demirdöven bayramda kurban kesilen alandan çocukların uzak tutulması gerektiğini söyledi. Demirdöven “Çocuk daha kurbanın amacını anlayamaz. Tabii ki adaklarımızı yerine getireceğiz. Ancak burada, çocuğun algılama süresi çok önemli. Bazı çocuklar bunu çok erken yaşta algılayabiliyorlar. Yine de çocukların bir hayvanı can çekişirken görmeleri onları ruhen etkileyebilir. Kan etkiler. Çocuklar ritüelleri öğrenmeliler, ama hayvanın kesildiği anı görmesi uygun değil” şeklinde konuştu.