Diyarbakır'da şehit olan Uzman Çavuş Nuh Özdemir'in ailesine acı haberi vermek üzere köyüne giden yetkililer, yürek burkan bir manzara ile karşılaştı. Özdemir’in, tek katlı köy evinin naylonla kaplı duvarının önünde gözyaşlarına boğulan annenin, oğlundan yadigar kalan yün çorapları tuttuğu anlaşıldı.
Radikal’de yer alan habere göre, Uzman Çavuş Nuh Özdemir, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde devam eden çatışmalar sırasında şehit oldu. İki yıldır orduda görev yapan ve 1,5 yıllık evli olan 26 yaşındaki Nuh Özdemir'in babasına ve eşi Leyla'ya acı haberi vermek için Samsun'daki evlerine giden askeri yetkililer, daha sonra şehidin annesinin yaşadığı Ordu'nun Akkuş ilçesine bağlı Salman köyüne doğru yola koyuldu.
8 kilometrelik yolu tam 4 saatte alan yetkililer, köye ulaştıklarında ise adeta yıkıldı. Ailenin sıvası bile olmayan tuğladan evini resmi araçların ışıkları aydınlatırken, şehidin annesi Esme Özdemir'in (60) ellerinde sıkı sıkı tuttuğu şey ise herkesin dikkatini çekti.
Dikkatli bakıldığında, tek katlı köy evinin naylonla kaplı duvarının önünde gözyaşlarına boğulan annenin, oğlundan yadigar kalan yün çorapları tuttuğu anlaşıldı.
Oğlunun, 4 gün önce helallik alarak evden ayrıldığını ve Diyarbakır’a döndüğünü söyleyen acılı anne, kendisine de giderken çoraplarını verdiğini anlattı.
Acısını ağıtlarla dile getiren annenin sözleri yürek burktu: "Çoraplarını bile bana bıraktı giderken. Onu doya doya kucakladım. ’Anam hakkını helal et, ben gideyim’ dedi. 4 oğlum vardı, 3 oğlum kaldı. Vatan sağ olsun, ne diyeyim yavrum senin için. Şehit anaları ağlarken ben de ağlıyordum, onlarla yavrum. Ben de ağlayacakmışım tatlı yavrum..."