Sanayi üretiminin eylül ayında, geçen yılın aynı döneme göre yüzde 5,5 düşmesinin, ilerideki dönemde birçok sektörde yoğun işten çıkarmalara neden olabileceği uyarısı yapıldı.
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Başkanı Ender Yorgancılar, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, küresel kriz döneminde Türkiye'nin en büyük dezavantajını ihracatının büyük bölümünü AB ülkelerine yapması olarak gösterdi.
AB bölgesindeki pazar daralmasından dolayı önümüzdeki döneme ait 2-3 aylık siparişlerin, büyük çapta erteleme veya iptal yoluna gidildiğini anlatan Yorgancılar, bu durumun sanayi endeksini etkileyen nedenlerin başında geldiğini kaydetti.
Yorgancılar, "Sanayi üretimindeki düşüşün günlük hayatımızdaki yansımaları neler olabilir?" sorusu üzerine, "Bu süreç tamamen işçi çıkarmalara gidecek. Üretim yapamayan sanayici ne yapacak? Sipariş alamıyorsa makinelerini durduracak. Bunun karşılığında da durmuş makinenin başındaki adama iş veremediğiniz müddetçe, onu nereye kadar çalıştırabilirsiniz?" karşılığını verdi.
Bu dönemdeki en büyük sorunun, bireylerin tüketici ve kredi kartı borçlarını gösteren Yorgancılar, şunları söyledi:
"Bireylerimiz bu krize tüketici ve kredi kartları borçlarıyla yakalandılar. Karı-koca çalışan bir aileyi düşünün. İki kişinin gelirine göre yapılmış borçlar var. Biri işini kaybettiği zaman iki maaşa göre yapılmış borçları karşılama imkanı çok zor olacak. Bu da birçok insanın yoklukla karşı karşıya kalmasına yol açacak. Türkiye'nin aslında önündeki en büyük sıkıntı budur."
Yorgancılar, hiçbir krizin yıllarca sürmediğini, ancak bunu aşmak için hükümetin acil olarak tedbir alması gerektiğine işaret ederek şöyle devam etti:
"Ama bu adımlar sürekli olarak erteleniyor. 'Bir görelim, ona göre karar alalım' mantığıyla hareket ediliyor. Şu anda mutlaka sanayinin geliştirilmesiyle ilgili tedbirlerin alınıp açıklanması lazım. Bunlar da nedir, en başta kurumlar vergisi ertelenebilir, sigorta ödemelerini gününde ödeyenler için belirli ıskontolar uygulanarak, ödemeler yapılandırılabilir."
Bu krizin Türkiye'nin en büyük sıkıntılarından birinin, cari açık olduğunu gösterdiğini anlatan Yorgancılar, "Cari açığı kapatamadığımız sürece, ithalat ve ihracat dengesini kuramadığımız sürece biz bu sıkıntıyla sürekli karşı karşıya kalacağız" diye konuştu.
Organize sanayi bölgesinde kapanan iş yeri oranı yüzde 15-20’ye ulaştı
Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları derneği (ASAD) Başkanı Bayram Talay ise sanayinin doğal gaz ve elektrik zamları, hammadde maliyetlerinin yükselmesi gibi nedenlerle zaten bir süredir ciddi anlamda kan kaybında olduğunu ifade etti.
Sanayi üretimindeki düşüşün büyük çapta olumsuz etkilerinin önümüzdeki dönem her alanda yaşanacağını dile getiren Talay, "En büyük etkisi istihdamda yaşanacak" dedi.
2009 yılının daha zor geçecek gibi göründüğünü anlatan Talay, "İşten çıkarmaların yoğunlaşacağını tahmin ediyorum. Çünkü birtakım siparişler iptal edilmeye başlandı. Bu da bir zincirleme etkiyle en büyükten en küçüğe herkesi etkileyecek. Tekstilde, otomotivde, gıdada bunun olumsuz yansımaları görülecek. Eğer bizim işimiz iyi değilse, işten çıkarmalar kaçınılmaz olacak. Bu da, bize tabldot servisi veren firmaların bile etkilenmesi demek" diye konuştu.
Talay, sanayicinin "aydınlığa çıkması" için belli adımların atılması gerektiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Sanayiciye bölgesel değil, sektörel teşviklerle destek olunmasını istiyoruz. Sanayicinin üzerindeki sigorta, muhtasar gibi yükler düşürülmeli. Doğal gaz ve elektriğe yapılan zamlarda hiç değilse sanayi için indirime gidilmeli. Vergi borçlarının taksitlendirilmesini istiyoruz. Birçok arkadaşımız bu borçlardan muzdarip durumda. Ülkenin aydınlığa çıkması için hepimizin üzerine düşeni yapması lazım. Bizler yatırımlarımızın devam etmesini istiyoruz."
Küresel krizin etkisiyle son dönemde organize sanayi bölgesinde iş yerini kapatan ya da daha küçülen çok sayıda firma bulunduğunu aktaran Talay, "Kapanan ya da küçülenlere ilişkin ilk veriler yüzde 15-20'nin üzerindedir. İnsanlar işlerinin kötü olduğunu gizleyebiliyor, çünkü çok zordur hakikaten bunu kabul edip açıklayabilmek. İnsanlar üzülüyorlar bundan. Zor bir dönemden geçiyoruz"