Gündem

Erdoğan: Kürtaj yasağına karşı 'bedenim benim' diyenler feministler!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP İl Başkanlığı 4. Olağan Kongresi ile 256 proje ve 39 tesisin açılışına katılmak üzere gittiği Diyarbakır'da BDP ve CHP'ye çattı, kürtaj yasağına karşı çıkanların sadece feministler olduğunu öne sürdü

02 Haziran 2012 19:30

Başbakan Tayyip Erdoğan, 12. kez ziyaret ettiği Diyarbakır'da, Kürt sorununa çözüm için görüşmek isteyen CHP'ye olumlu yanıt verdi, ancak Mersin için "Güneydoğu'nun incisi" diyen  ana muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu bölgedeki kentleri bile bilmemekle suçladı. Diyarbakır'da partililere "Din kardeşiniz olarak konuşuyorum" diye seslenen Erdoğan, kürtaj yasağını savunurken feministleri eleştirdi. Erdoğan, "Diyorlar ki, bu vücut benimdir, tercih hakkımı kullanırım. Bunu daha çok feminist kesim propagandasını yapıyor" dedi. Erdoğan, kısıtlama getireceklerini açıkladığı sezaryende de olayın "mani" olduğunu, bu konuda maddi istismar yaşandığını söyledi. Erdoğan, BDP için "terör örgütünün uzantısı olduğu" iddiasını yineledi.

Başbakan Erdoğan'ın, AKP  Diyarbakır İl Başkanlığı'nın 4. İl Kongresi ile 256 proje ve 39 tesisin açılışına katılmak için gittiği Diyarbakır'da geniş güvenlik önlemleri alındı. Erdoğan'ın konuştuğu Seyrantepe Spor Salonu güzergâhında bulunan esnaf kepenk kapatırken kent merkezinde kepenklerin genelde açık olduğu gözlendi.

Erdoğan özetle şöyle konuştu:

"Diyarbakır halkının fikirlerini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadık. Bize kucak açan Diyarbakır bizi hiç yalnız bırakmadı. Diyarbakır teşkilatımız çok zor şartlar altında çalıştı. Dört gün önce il başkanlığının önünde ses bombaları patlattılar. İl başkanlığımız, ilçe başkanlıklarımız defalarca saldırıya uğradı. Teşkilatımızın mensupları kaçırıldı. 13 Mayıs'ta Kulp İlçe Başkanımız terör örgütü tarafından kaçırıldı. Şırnak İl Başkan Yardımcısı alçakça, haince bir saldırı sonucu şehit edildi. Bu kardeşlerimizin öldürülmesi, kaçırılması mücadele azmimizi daha da perçinledi. Bu kardeşliği hiç kimse bozamaz. Ne kanlı terör örgütü, ne de onun siyasi uzantısı.

Bu benim Diyarbakır'a Başbakan olarak 12. ziyaretim. Diyarbakır benim en fazla ziyaret ettiğim şehirlerden biri. Diyarbakır'ın efendisi değil, hizmetkarıyız. Ne zaman geldiysem samimiyetin diliyle konuştum. Bugün de sizin bir kardeşiniz olarak geldim, konuşuyorum. Bizim aracılara ihtiyacımız yok. Biz medya üzerinden iletişim kuranlardan değiliz. Biz dedikodunun diliyle konuşarak anlaşanlardan değiliz. Bizim ilişkimiz kumandayla belirlenmiyor. Biz birbirimizi Allah için seviyoruz. Diyarbakır'la bizim aramıza hiç kimse giremez."

 

'Simsarlarla değil kardeşlerimle konuşmaya geldim'

 

"Birileri çıkmış 'Diyarbakır'dan Başbakan'ın beklentisi yok' diyor. Çıkmış 'Başbakan Amed'e gelemez' diyor. Kim oluyorsun? Ben buraya kardeşlerimle kucaklaşmaya geldim. Simsarlarla değil aracısız kardeşlerimle konuşmaya geldim. Dün çıkmış diyor ki, tehdit edercesine 'kongreye kimse gitmesin'. Yahu siz kongreden neden korkuyorsunuz? Hani özgürlükten yanaydınız? Siz fikirden neden korkuyorsunuz? İşte bunların söyleyecek sözü yok, onun için şiddeti özendiriyorlar. Bunlar kendileri üretmez, üreteni de engellemeye çalışırlar. Bunlar hedef olarak sadece AK Parti'yi görüyorlar. Çünkü AK Parti çözüm üretiyor. Bizim aramızda aracılar olmayacak.

Ben ne kadar Kasımpaşa'nın evladıysam, o kadar Benusen'in evladıyım. Ne kadar Rizeliysem, o kadar Diyarbakırlıyım, Batmanlıyım. Bizim için söz, senettir. 1 Haziran 2011'de Diyarbakır'a geldiğimde neredeysem şimdi de aynı yerdeyim.

Kürt vatandaşlarımın hakkını savunduğunu iddia eden bir parti var. Meclis'te anayasa paketi oylamalarından kaçtı. Partiler devamlı kapatılıyor dendi. Biz kapatılmayı engelleyen madde koyduk. Onda bile bu parti Meclis'i terk etti gitti. Terk etmeseydiler partilerin kapatılması mümkün olmayacaktı. Şimdi sıkılmadan 'partimiz kapatılacakmış' diyorlar. Bizim içimizden de üç-dört tane çıktı. Böylece 330'un altına düştüğümüzden anayasa paketine o maddeyi koyamadık. Bunlar dürüst değil, bu oyunu hep beraber bozmaya devam edeceğiz. CHP'nin BDP'den bir farkı var mı? Onlar da hep aynı oyunu oynadılar. Terör örgütünün girişimleri nasıl sabote ettiğini en yakından Diyarbakırlı kardeşlerim biliyor. Bİr de sizin görmedikleriniz var. Bu kanlı meselenin içinde sadece terör örgütü yok, kandan siyaset devşirenler de var. Türkiye düşmanı çevreler, büyümesinden rahatsız olan ülkeler var. Bir çözüm için ne kadar yoğun mücadele ediyorsak, onlar çözümsüzlük için o kadar mücadele veriyor. "

 

'Bugüne kadar, Kürtler için ne yaptınız?'

 

"Türkiye'de terör sorunu, PKK sorunu vardır. Kürt kökenli kardeşlerimin nezdinde birinci parti AK Parti'dir. Çünkü biz kardeşlerimizi seviyoruz, onlar da bizi seviyor. Hep milletin diliyle konuştuk. Biz bu yola bütün gövdemizi koyduk. Demokratikleşme mücadelesinde hep yalnız kaldık. Hep engellendik. Sadece Kürtlük üzerinden siyaset yapanlar, Kürt kardeşim için biz Kürtçe TV kurarken onlar dudak büktüler. Biz Kürtçe enstitüler kurarken alay ettiler. 100 yıldır hayal olarak gösterilen alanlarda tarihi adımlar atarken ya yok saydılar ya da engellemek için ellerinden gelenleri yaptılar. Bizi taşlamaktan geri durmadılar. Anneler evlatlarıyla cezaevinde Kürtçe konuşamazken, onun önünü açan ben oldum. Biz sessiz devrimler gerçekleştirirken onlar bize düşmanlık yaptılar. Hani siz Kürtleri düşünüyordunuz, bugüne kadar Kürtler için ne yaptınız? Bunların tek bildiği hakaret. Daha yapılacak çok şey var. Elbette biz birçok eksiğin farkındayız."

 

'Engellediler, inadına havaalanı yaptık'

 

"Bu bölgeye yaptığımız toplam yatırım 25 katrilyonu buldu. Eğer bugün bölünmüş yollarla, dal-çıklarla Diyarbakır farklı bir hale bürünüyorsa, hastaneler, okullar artıyorsa bu Diyarbakır'a olan sevdamızdandır. Bizi engellemek istediler, düşmeden yatırımlara devam ettik. Terör örgütü yatırımları yaparken müteahhit firmaların iş makinalarını yaktılar. Onlar hastaneye karşı çıktı, biz daha fazla yaptık. Onlar yolları kestiler, biz duble yollar inşa ettik. Onlar protesto etti, biz inadına havaalanı yaptık. Yüksekova'da havaalanı yapacağız, temel atma törenini engellemeye çalıştılar. Şırnak havaalanını yapacağız engellemeye kalktılar. Hani siz Kürt kardeşimiz seviyordunuz? Oraya o uçağın gelmesini niçin istemiyorsunuz? Diyarbakır Havaalanı'nı çok daha modern hale getiriyoruz. Yeni pistiyle modern bir havaalanını tüm Diyarbakırlı kardeşlerime hazırlayıp sunacağız. Birileri artık Başbakan'dan müjde beklemiyoruz diyorlar, ben Diyarbakırlı kardeşlerime müjde için geliyorum."

 

'CHP gelsin görüşelim'

 

"Terör örgütü ve uzantısı malum parti BDP bu coğrafyanın CHP'si olmak için elinden geleni yaptı. BDP ve CHP bu ülkeye ve bölgeye hiçbir şey kazandırma niyetinde değil. CHP bir kurultay daha yapıp BDP ile birleşsin. İkisi de özlerine dönsün. Şimdi CHP 10 maddeyle meseleyi çözeceğini söylüyor. Randevu verdim, gelsinler görüşelim. Siz daha önce neredeydiniz? CHP Genel Başkanı önce Güneydoğu illerini öğrensin. Haritaya baksın, Mersin'in nerede olduğunu öğrensin. İmam Hz. Ali yerine büyük İslam düşünürü diyenle hangi yola çıkılır?"

 

'Kürtaj yasağı karşıtlığı feminist propagandası'

 

"Son zamanlardaki başlık, kürtaj ve sezeryan olayı. Burada iki yaklaşım tarzı var. Diyorlar ki, bu vücut benimdir, tercih hakkımı kullanırım. Bunu daha çok feminist kesim propagandasını yapıyor. Bunun yanında yaşam hakkı var. Biz yaşam hakkından hareket ediyoruz. Bir vücutta cenin öldürüldüğünde ha yaşam halinde öldürülen ha orada. Bizim için aynıdır. Bunu öldürme hakkına kimse sahip değil. Bu tür olaylar insan sağlığını tehdit eden yollardır, bu oyunu da bozacağız. Niye kadın demiyorsunuz da anne diyorsunuz? Bu kesimin mantığı bu. Evet biz anne diyoruz. Annenin ayaklarının altı öpülür. Gerekli adımı atacağız. Sezeryan olayı bu ülkede nüfusu dondurmaya yönelik bir adımdır. Sezeryanla doğum yaptık, bir-iki çocuk olabiliyor. Böyle bir yaklaşım tarzı. Dert başka, dert money. Daha rahat doğum yapıyormuş, hayır. Oralarda daha iy ipara götürüyorlar bundan."