T24 - Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde 24 askerin şehit edilmesi ardından Türk Silahlı Kuvvetleri, Kuzey Irak'ta hava ve kara operasyonunu sürdürürken, bundan önceki en büyük harekatın 35 bin asker ile 1995 yılında düzenlendiği belirlendi. Fakat bu kez yapılan kara harekatının en önemli özelliği "Profesyonel Ordu" ile ilk kez yapılıyor olması.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bugün yaptığı açıklamada, Kuzey Irak'ta 5 ayrı bölgede 22 taburla hava destekli harekatın başladığını bildirdi. Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan emekli güvenlik uzmanı Binbaşı Mete Yarar Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde yaşanan terör saldırısından sonra başlatılan sınır ötesi harekatı değerlendirdi. DHA'nın sorularını cevaplayan Yarar, operasyonla ilgili çok önemli değerlendirmelerde bulundu. Yarar, yapılan sınır ötesi operasyonun bundan önceki opresyonlardan farklı olarak, sonuç alınıncaya kadar ucu açık bir süreç olarak başlatıldığını vurgularken şunları söyledi:
"Farklılıklardan birinci teknolojik anlamdaki farklılık. Çünkü kullanılan silah sistemleri menzil, güç, vuruş anlamında çok farklı. Bundan yaklaşık 10 sene önceki yapılan operasyonlarda 200 ila 250 metrelik hata payıyla atış yapan bir hava kuvvetleri, şimdilerde 0 hatayla, belki birkaç metrelik hatayla vuruşunu yapabiliyor. Yine topçu birlikleri, eskiden 20 kilometreye kadar atış yapabilirken, şu anda 70 kilometre uzağa atış yapabilen güce sahip oldular. Kara harekatının tamamen profesyonel birlikler tarafından yapılan ilk kara hareketı olması anlamından diğerlerinden farklılık gösteriyor. Diğer kara harekatlarında sonuçta kısmi amaçlar vardı. Bu operasyonların süresi belliydi. Bu harekatta ilk defa sayın Başbakan sonuça gidilinceye kadar operasyonun süreceği kadar bir kanaat belirtti. Bu ilk defa ucu açık bir operasyon olduğunu gösteriyor. Bu operasyonun süresi, miktarı ve kapsamının her an degişebileceği, bununda yalnızca siyasi otorite tarafından, emniyet birimleriyle yapacağı mülakat sonucunda olacağını gösteriyor."
5 farklı bölgede operasyon
Özel eğitilmiş elemanlarla farklı bölgelere yapılan eşzamanlı operasyonun sonuç alınabilmesi için önemli olduğuna dikkat çeken Binbaşı Yarar şöyle konuştu:
"5 farklı bölgede yapılan bir operasyon. Bazı bölgelere çok rahat girilebilir ama bazı bölgelere çok zor girebilirsiniz. Bu operasyon şekli digerlerinden farklı. Bir operasyonda, bir bölgeyi tamamen ele geçirebilirsiniz, başka bir bölgeyi de ele geçirmek 10 ile 15 gün sürebilir.
Bu arazi şartlarının, hava şartlarının, bölgedeki bunan terörist sayısıyla alakalı bir konudur. Bu anlamda birbirinden bağımsız hedefler var. Birbirinden bağımsız sonuçlar alınması söz konusu. 22 tabur askerin içinde, tamamı iç güvenlik harekatı için yetiştirilmiş özel komando birlikleri, özel harekat birlikleri, özel kuvvetlerden oluşturulmuş bir ekip tarafından yapılıyor bu operasyon. Zaten hepsi özel yetiştirilmiş elemanlar."
Hava desteğinin önemi
Operasyonda kullanılan hava destiğinin önemine vurgu yapan yarar, "PKK'nın kullanmış olduğu 82 mm Havanlar, Doçkalar gibi silahların, bölgede bulunan personelin uzak mesafelerdeki atışlarla zaiyat verdirmesi, bizim askerimizin şehit olmasına yol açabilir.
Bunların engelenmesi için hava kuvvetlerin 24 saat görev yapabilecek olması yeterliliğine sahip olması gerekir. Şu anda silahlı kuvvetlerde bulunan silah donanım 24 saat her türlü hava şartlarına göre görev yapabilecek donanıma sahiptir. Bu da devamlı hava desteği sağlayacaktır. Ayrıca bölgeyi kullanılan insansız hava araçlarıyla ve keşif cihazlarıyla takip ediyoruz. Daha önce bu bölgedeki harekata katılan subay, astsubay, uzman ve korucularda bu operasyonda var. Bölgeyle ilgili çok fazla bilmediğimiz bişey olduğunu düşünmüyorum. Şu andaki teknolojik imkanlar havadan da özellikle karadaki birliklere destek verecek imkan var. Şu anlamda bu eskiye göre çok daha farklılık arz eden bir operasyon şekli."
Diğer ülkelerin yardımları önemli
Sınır ötesi operasyonda diğer ülkelerin desteğinin de önemine dikkat çeken Yarar, "Diğer ülkelerinde yardımlarıyla belli olacaktır. İran'ın ve Kürt Bölgesel hükümetinin desteği ile PKK'nın oradan kalıcı olarak temizlenmesine yol açacaktır. Eğer bu destek verilmezse, sonuçta silahlı kuvvetler birimi bir çok bölgeyi temizleyebilir. Ancak tekrar Türkiye sınırları içine çekildiklerinde, bu boş bırakılan alan PKK'nın tekrar işgal etmesine neden olabilir. İran'nın sınırları tekrar kontrol altına alması ve Kürt Bölgesel Yönetiminin PKK'nın tekrar dağa çıkamasını engellemesiyle ilgili bir süreçtir. Bu süreç biraz karmaşık ama, sonuçta nihai bir amaca ulaşacağını düşünüyorum. Çünkü arkasında siyasi otoritenin kararlılığı var" dedi.
Net sonuç
Harekatın süresinin operasyona katkı sağlayacak diğer unsurlara bağlı olduğuna söyleyen Yarar, "Bu çok değişken bir operasyon. İran'ın katkısı, Bölgesel Kürt Yönetiminin katkısı, bölgedeki PKK'nın nasıl bir direnç göstereceği, hangi taktiği, izleyeceği, arazi şartları ve hava şartlarının vereceği imkan dahili, bunların hepsi harekatın suresini etkileyecektir" dedi. Başbakan bu iş bitinceye kadar gidecegiz demesinin çok önemli olduğunu söyleyen Yarar, "Bundan daha iyi sonuç olamaz. Sonuç bence bu iş bitinceye kadar bölgede kalacağız demektir" diyerek sözlerini bitirdi.