Gündem

Prof. Omay: Katliam önemli bir uyarı

Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Omay, katliamı değerlendirdi: Çözümsüz sosyal problemlerin yansıması

06 Mayıs 2009 03:00
44 kişinin katledilmesini değerlendiren Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Omay,
"Müzminleşmiş gelenek ile modernleşme arasındaki çözümsüz sosyal problemlerin bir yansıması gibi görünüyor" dedi.



Düğün evindeki katliamı Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedri Omay, Canlı Gaste'de değerlendirdi. Prof. Bedri Omay, şunları söyledi:
"Tüm Mardinliler inanılmaz şok içerisindeyiz. Binlerce yıllık kadim medeniyetin kök saldığı bir şehirde böyle bir hadisenin vuku bulması son derece üzüntü verici. Mardin'in toprağının geleneğinde böyle bir şey yok.

Açıklaması çok zor, biz de 'Acaba neden oldu?' diye çözmeye çalışıyoruz. Bu bizim görevimiz. Sosyolog ve psikolog akademisyen arkadaşlarımızla bugün bir rapor hazırlamak için hazırlıklara başladık, rapor birkaç gün içerisinde tamamlanacak.

Kanaatime göre, bu bölgenin müzminleşmiş gelenek ile modernleşme arasındaki çözümsüz sosyal problemlerin bir yansıması gibi görünüyor. Kadim geleneğin getirdiği kutsalların ortadan kalkması ancak modernleşmenin getirmesi beklenen belli bir etiğin, moral değerlerin insan ruhlarına nüfuz etmemesin meydana getirdiği sosyal şizofrenik bir hadise. Bizim için çok önemli bir uyarı, bu kadar beklenmedik bir uyarının üzerine çok ciddi sosyal araştırmaları derinleştirmemiz lazım. Bu olayı açıklamamız gerekiyor.

Çünkü töre cinayeti veya kan davasının ötesinde şizofrenik bir hal gibi görünüyor katliam. Koruculuğun tek başına bu hadisede etkin olduğunu düşünmüyorum, koruculuk içindeki bazı sorunların etkisi olabilir. Bu yorumlara da katılmamak mümkün değil.

Köyü biliyorum, fakirliğin olduğu bir köy değil.

‘Problemlerin temelinde sevgisizlik var’

Sayın Başbakan'a katılmamak mümkün değil, üniversitelere çok önemli görevler düşüyor. Hele bu bölgedeki gelenek-modernite kıskacındaki, törelerin ve geleneğin yanlış yorumlanması enine boyuna bilimsel standartlarda sosyolojik olarak ele alınmalı.

Şiddet sarmalı bir şekilde kırılmalıdır. Mevlana'nın deyişiyle 'Kainata iki türlü bakış tarzı var: Muhalefet veya muhabbet nazarıyla bakmak'. Bütün insanlar arasındaki problemlerin temelinde sevgisizlik vardır. Halbuki tanrı aşk üzerine kainatı yaratmıştır. Hepimizin görevi, her yerde sevgi felsefesini hakim kılmaktır. Husumet yerine sevgiyi öne çıkarmalıyız, diyalogla, muhabbetle ve bilimle insanların cehaletini izale etmeliyiz."