DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve Eşbaşkanı Emine Ayna, PKK'nın,
Öcalan'ın çağrısı üzerine aldığı Türkiye'ye "barış grupları' gönderme
kararına destek verdi. Türk ve Ayna, 19 Ekim'de Silopi'de basın
açıklaması yapacak ve ardından da PKK'nın gönderdiği "barış grupları'nı
karşılayacak. Hükümetin verdiği güvence doğrultusunda Mhmur'dan Sipoliye gelecek 30 kişilik PKK'lı grup, 4 saatte serbest bırakılcak.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve Eşbaşkan Emine Ayna ortak bir açıklama
ile PKK'nın İmralı'da bulunan Abdullah Öcalan'ın çağrısı üzerine aldığı
Türkiye'ye "barış grupları' gönderme kararına destek verdi. Açıklamada,
Kürt sorununun çözümü konusunda önemli bir sürece girildiği
belirtilerek şöyle denildi: "Bilindiği üzere Sayın Öcalan'ın çağrısı
üzerine PKK, barış ve çözüme şans tanıma, demokratik siyasetin önünü
açma adına Türkiye'ye barış grupları gönderme kararı aldı. Hükümetin
tutumundan dolayı demokratik açılım sürecinin ve siyasetin kilitlendiği
bir süreçte PKK'nın almış olduğu bu kararı son derece önemsediğimizi ve
tarihi nitelikte bir adım olarak gördüğümüzü ifade etmek istiyoruz.
Süresi uzatılan sınır ötesi operasyon tezkeresi, sürdürülen askeri
operasyonlar ve halk üzerinde yoğunlaştırılan baskılar karşısında
PKK'nın hem eylemsizlik kararını devam ettirmesi hem de çözüm sürecinin
önünü açması amacıyla barış grubu gönderecek olması, barışta ne kadar
ısrarcı olduğunun görülmesi açısından herkes tarafından doğru
okunmalıdır. Çözüm sürecinin önünü açacak olan bu girişim aynı zamanda
açılım sürecini tıkamak ve çatışmalı ortamı sürdürmek isteyenlere karşı
da önemli bir yanıt niteliği taşımaktadır."
'PKK'nın iyi niyetinin istismar edilmemesi gerekir'
Kürtlerin dün olduğu gibi bugün de barış ve çözüm konusunda kararlı
olduğu vurgulanan açıklamada, "barış grupları'nın Türkiye'ye
gönderilecek olmasının bu kararlılığın ve samimiyetin en açık ifadesi
olduğu kaydedildi. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "PKK'nın bu iyi
niyetinin istismar edilmemesi ve sürece tasfiye mantığıyla
yaklaşılmaması gerekir. 1999'da da Türkiye'ye barış grupları gönderildi
ancak, devlet bu fırsatı doğru değerlendirmedi. Barış elçilerini
cezaevine atarak, yakalanan fırsatı elinin tersiyle itti. 10 yıl sonra
Türkiye yeniden önemli bir fırsat yakalamış durumdadır. Bu fırsatın
heba edilmemesi, Türkiye'nin 1999'daki gibi bir hataya yeniden
düşmemesi gerekir. Beklentimiz, umudumuz ve temennimiz bu noktadadır.
Kürtlerin bu barışçıl tavrının, onurlu girişiminin ve demokratik
siyasete olan inancının hükümet tarafından çok iyi görülmesi ve aynı
samimiyette yaklaşılması gerekir. Bu nedenle barış elçilerine
gösterilecek yaklaşım, aynı zamanda devletin ve hükümetin çözüm
sürecine yaklaşımını ve bu konudaki samimiyetini de ortaya koyacaktır."
'Barış gruplarını karşılayacağız'
Açıklamada, PKK'nın aldığı karar "tarihi bir adım' olarak
nitelendirilerek bu adımın doğru okunması ve iyi değerlendirilmesi
çağrısında bulunuldu. Açılım sürecine olumlu yaklaşılır ve cesur
adımlar atılırsa Türkiye'nin önünün açılacağı savunulan açıklamada "Hiç
kimsenin şüphesi olmasın ki, Türkiye bu süreçten demokrasisini ve
barışını güçlendirerek çıkacaktır. Bu nedenle devleti ve hükümeti
atılan bu adımlar karşısında sorumlu yaklaşmaya ve oluşan fırsatları
barış ve çözüm için değerlendirmeye çağırıyoruz. DTP Eş-Başkanları
olarak çalışma arkadaşlarımız ve halkımızla birlikte 19 Ekim-Pazartesi
günü Silopi'de geniş katılımlı bir basın açıklaması yaparak, bu
konudaki düşüncelerimizi ve çağrılarımızı kamuoyuyla paylaşacağız.
Ardından gelen barış gruplarını karşılayacağız. Halkımızı, gelecek olan
barış gruplarını her zaman olduğu gibi büyük bir disiplin ve barış
havası içerisinde karşılamaya çağırıyoruz. Barıştan yana olan tüm
demokrasi güçlerini de bu sürece sahip çıkmaya ve destek vermeye
çağırıyoruz." denildi.