Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yaptığı açıklamalara PKK'dan yanıt geldi. PKK, "Silahsız çekilme gündemimiz değil" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün akşam Kanal D ve CNN Türk ortak yayınında yaptığı açıklamalara PKK 'dan yanıt geldi. Başbakanı'n kullandığı 'terörist' ifadesine tepki gösterilen açıklamada, "Erdoğan’ın Kürt sorununun ismini bile anmadan sürekli “terör“ ve “terörist“ kavramlarını kullanması Hükümetin süreç karşısındaki samimiyeti ve ciddiyeti konusunda kuşku ve soru işaretleri yarattığına da işaret edilen açıklamada bu tür üslup ve yaklaşımların barış ve çözüm sürecine hizmet etmiyor" denildi.
Fırat Haber Ajansı'nda yer alan habere göre, örgütün Kandil'deki merkezinden yapılan açıklamada PKK'nın geri çekilmesi için yasal zemin yaratılması isteği tekrarlanarak, Başbakan'ın özellikle 'terör' ve 'terörist' ifadelerini kullandığı ve 'Kürt sorunu' demediği belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
''Başbakan Erdoğan’ın bir televizyon kanalında yayınlanan bir programda güçlerimizin silahlarını bırakarak sınır dışına çekilecekleri yönündeki açıklamaları inanıyoruz ki, ilgili tüm taraflarca dikkatle izlenmiştir. Her şeyden önce Erdoğan’ın kullandığı dil ve üslup sanki her şey tek taraflı ve kendi inisiyatifinde gelişebilecekmiş gibi yanlış ve olumsuz bir algı yaratmaktadır. Oysa süreç tek taraflı değil, Öcalan'la devletin yaptığı görüşme ve müzakereler sonucunda karşılıklı adımların atılmasıyla ancak gelişebilecektir. Erdoğan’ın iddia ettiği tarzda bir geri çekilme durumu hareketimizin gündeminde değildir. Devlet tarafından gerekli adımların atılması, bu temelde yasal ve olumlu bir zeminin yaratılması sonucunda güçlerimizin geri çekilme durumunun gündeme gelmesi mümkün olacaktır.
'Başbakan kuşku yaratıyor'
Erdoğan’ın Kürt sorununun ismini bile anmadan sürekli “terör“ ve “terörist“ kavramlarını kullanması Hükümetin süreç karşısındaki samimiyeti ve ciddiyeti konusunda kuşku ve soru işaretleri yaratıyor. Bu tür üslup ve yaklaşımlar barış ve çözüm sürecine hizmet etmez.
Türkiye devleti mevzuatında her tutuklu ve hükümlünün televizyon, havalandırma vb. haklardan yararlanma durumu vardır. Öcalan'ın bu haklardan on dört yıl gecikmeli olarak yararlanmasını Erdoğan’ın sanki İmralı'dan bir şeyler alma karşılığında izah etmesi ve bunu bir lütuf olarak yansıtması belirtmek durumundayız ki, ne sürecin ruhuna denk düşmekte, ne de politik ahlakla bağdaşmaktadır."
Uuldere raporuna sert tepki
Roboski’de 34 Kürt’ün açık bir insanlık suçu işlenerek katledildiğinin ifade edildiği açıklamada “Katliamın faillerini açığa çıkarmak göreviyle oluşturulan İnsan Hakları Komisyonunun failleri ortaya çıkarması gerekirken, AKP devletini aklamayı esas alarak hareket etmesi ve katliamda kasıt yok yönündeki açıklaması ikinci bir katliam anlamına gelmektedir. Özellikle AKP’nin oylarıyla mecliste bu raporun kabul görmesi bu hukuksuzluk ve katliamın doğrudan AKP Hükümeti tarafından gerçekleştirildiği gerçeğini ortaya koymaktadır. Bu açıdan Roboski katliamının hesabı sorulmadan devletin bu tarihi sorumluluk altından çıkması mümkün değildir.