T24 / ANALİZ
Özel yetkiyle çalıştığı Ergenekon Savcılığı'ndan İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği görevine atanan Zekeriya Öz'ün başlattığı Jandarma Genel Komutanlığı örtülü ödeneğinin Şener Eruygur dönemindeki akıbetine ilişkin soruşturma sürüyor.
Radikal gazetesi bugün (15 Nisan 2011) sürmanşetinde, soruşturmaya ilişkin olarak Başbakanlık Teftiş Kurulu müfettişlerinin bulgularına yer verdi. Radikal muhabiri Tarık Işık'ın haberine göre, Başbakanlık müfettişleri, darbe eğilimlerinde adı en öne çıkan isim olarak Ergenekon davasında yargılanan emekli orgeneral Şener Eruygur'un Jandarma Genel Komutanlığı döneminde sarf edilen örtülü ödeneğin yaklaşık 7,5 milyon liralık bölümünün nereye gittiğini araştırdı. 2002-2004 yılları arasında Jandarma Genel Komutanı olan Eruygur'a bu dönem içinde istihbarat faaliyetleri için 14 milyon 330 bin lira örtülü ödenek tahsis edildi.
Habere göre, Ziraat Bankası Ankara Bakanlıklar Şubesi'nde Eruygur'un hesabına yatırılan Jandarma örtülü ödeneği, “amacı dışında kullanıldığı” şüphesi üzerine incelemeye alındı. Haberde, Başbakanlık müfettişlerinin 14 milyon 330 bin liranın yaklaşık 7,5 milyon lirasının akıbetinin tespit edilemediğini öne süren bir rapor hazırladıkları belirtiliyor.
Radikal'in haberindeki önemli haber
Radikal'deki haberin içeriği, aylar önce kamuoyuna yansıyan haberlerdeki bilgilere kritik bir şey eklemiyor. Zira, kamuoyu, iki yıla yaklaşan bir süredir Eruygur'a tahsis edilen örtülü ödeneğin 7,5 milyon lirasının akıbetinin araştırılmakta olduğunu, soruşturmanın yurtdışındaki bazı şirketlere uzandığını medyaya yansıyan çok sayıda haberden biliyor.
Radikal'in haberindeki “önemli haber” Başbakan'ın da oluru veya talimatıyla rapor hazırlayan Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun örtülü ödenek konusundaki soruşturmasının tamamlanmış olduğunu duyurması. Ergenekon savcılarına gönderildiği tahmin edilen bu raporda yeni bilgiler ve isimler olabilir.
Ergenekon savcıları, örtülü ödenek konusundaki hesap hareketlerine ilişkin olarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ile İçişleri Bakanlığı'ndan da bilgi almış olabilir.
Örtülü ödenek mevzuatı
“Örtülü ödenek” ilk kez 1927 tarih ve 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu'nda düzenlendi. Bu yasayı yürürlükten kaldıran 2003 tarihli 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu da örtülü ödenek konusunu eski yasa paralelinde ele aldı. Yasanın “Örtülü ödenek” başlığını taşıyan 24. maddesi şöyle:
“Örtülü ödenek; kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri, Devletin millî güvenliği ve yüksek menfaatleri ile Devlet itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili Hükümet icapları için kullanılmak üzere Başbakanlık bütçesine konulan ödenektir. Kanunlarla verilen görevlerin gerektirdiği istihbarat hizmetlerini yürüten diğer kamu idarelerinin bütçelerine de örtülü ödenek konulabilir. Örtülü ödenek, bu amaçlar dışında ve Başbakanın ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılamaz. İlgili yılda bu amaçla tahsis edilen ödenekler toplamı, genel bütçe başlangıç ödenekleri toplamının binde beşini geçemez.
Başbakanlık ve diğer ilgili idare bütçelerinde yer alan örtülü ödeneklerin kullanılma yeri, giderin kimin tarafından yapılacağı, hesapların tutulma ve kapatılma yöntemi, gideri yapanın değişmesi halinde yeni yetkiliye hangi belgelerin aktarılacağı Başbakan tarafından belirlenir.
Örtülü ödeneklere ilişkin giderler Başbakan, Maliye Bakanı ve ilgili Bakan tarafından imzalanan kararname esaslarına göre gerçekleştirilir ve ödenir.”
Eski yasa, örtülü ödenek verilecek kurumları “Gümrük ve Tekel Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı” gibi adlarını belirterek sayarken, yeni yasada çerçeve “Kanunlarla verilen görevlerin gerektirdiği istihbarat hizmetlerini yürüten diğer kamu idarelerinin bütçelerine de örtülü ödenek konulabilir” ifadesi ile çizildi.
Temel gerekçesi “kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetleri” olan örtülü ödenek “devletin yüksek çıkarları” gerekçesiyle klasik denetim prosedürü dışında olmakla birlikte özel bir denetime tabi tutuluyor. Yasa özel denetimin mevkiini Başbakan'dan başlatıyor.
Örtülü ödenek konusunda savcılıktaki kuşkular
Eruygur'a tahsis edilen örtülü ödeneğin “amaç dışı kullanıldığı” iddiasıyla ayrı bir soruşturma başlatılması, örtülü ödenek harcamalarının çok zor olan denetimindeki özel usullerden kaynaklanıyor olabilir.
Savcılıkta, Eruygur döneminde örtülü ödenekten bazı kitapların satın alınması ve bazı derneklere para aktarılması yönünde bilgiler olduğu kamuoyuna yansımıştı. Bu bilgiler Radikal'in son haberinde de yer alıyor.
Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, örtülü ödenek konusunda 15 Ekim 2010'da duyumlarını içeren bir yazı yazdı. Altaylı özetle şunları söylüyordu:
“... İddia o ki, bazı 'gazeteciler', daha doğrusu gazeteci kimliği altında dolaşıp gazetecilik dışı uğraşlara bulaşan, bu uğraşlarla güç ve makam elde etmeye çalışan bazıları, o dönemde Şener Eruygur’dan önemli miktarda paralar almışlar.
Önemli dediğim miktar, bir gazeteci için önemli sayılabilecek birkaç yüz bin dolar seviyesindeki paralar.
Bu paralar gazete için alınmış, kuruma verilmiş paralar da değil.
Doğrudan doğruya 'o' gazeteci veya gazetecilerin cebine giden, tabir yerindeyse 'indiragandi' yapılmış paralar.
Bununla ilgili belgelerin dahi olduğu söyleniyor...”
Kim bu isimler?
Örtülü ödenekten amaç dışı kullanılan paralar konusunda kamuoyunun da tanıdığı bazı kişilere ABD Doları cinsinden paralar ödendiğini gösteren bazı yazıların da dosyada olduğu belirtiliyor.
“Kim bu isimler” sorusunun yanıtı olarak, şimdilik, “CHP önümüzdeki günlerde ciddi sıkıntılar yaşayabilir, bazı milletvekili adayları için savunma yapmak zorunda kalabilir” ifadesiyle yetiniliyor.
Kulislerde; örtülü ödenek dosyasının, CHP'yi zor durumda bırakacak bir zamanlamayla ele alındığı izlenimi vermeye başladığı iddiası da konuşuluyor.