ABD'li araştırmacılara göre öpüşmek bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor ve yaşlanmayı da yavaşlatıyor. Öpüşmek ömrü beş yıla kadar uzatabiliyor, memnuniyeti ve iç huzuru artırıyor. Yani öpmeyi seven insanlar daha sağlıklı, mutlu ve daha çekici.
Oysa herkes öpmeyi sevmiyor. Bilim insanı Ingelore Ebberfeld'in araştırması Almanya'da her on kişiden birinin öpmeyi sevmediğini gösteriyor. Ebberfeld, bu kişilerin öperken tükürük geçmesi ya da öpücüğün cinsel etkisinden rahatsız olduklarını belirtiyor.
"Asya'da öpmek tabu"
Bazı kültürlerde öpmek tabu. Sosyal bilimci Christiane Cantauw, toplum içinde verilen bir öpücüğün, arzulu bir cinselliğin göstergesi olarak kabul edildiğini belirtiyor. Cantauw, özellikle Aysa ülkelerinde öpüşmenin ancak yatak odasında tabu olmadığını söylüyor.
Öpme şekilleri
Bazı kültürlerde arzulu öpüşmeler yerine farklı yakınlaşmalar mevcut. Burun buruna vermek ya da kirpiklerini kırpıştırmak gibi. Grönland Adası'nda yaşayan Inuitler ve Yeni Zellanda'daki Maoriler öpmek yerine burunlarını birbirine sürtüp, yanaklarını kokluyorlar.
1990 yılından bu yana 6 Temmuz “Dünya Öpücük Günü“ olarak kabul ediliyor. Dünyanın kayıtlı en uzun öpüşmesi 31 saat 30 dakika 30 saniye sürmüş. James Belshaw ile kız arkadaşı Sophia Severin'in 6 Temmuz 2005 tarihindeki bu uzun öpüşmesi Guiness Rekorlar Kitabı'na girdi.
DW Türkçe