Dünya

'Ölü sayısı 500'ün üzerine çıkabilir'

Yeraltı Maden İş Sendikası eski Başkanı Çetin Uygur, Soma'daki kazayı Deutsche Welle'ye değerlendirdi.

14 Mayıs 2014 15:38

Yeraltı Maden İş Sendikası eski Başkanı Çetin Uygur son açıklamalarda 274 kişinin hayatının kaybettiğinin açıklandığı patlamaya ilişkin "Bu çok açık ve net bir şekilde bir katliamdır. Başka türlü tanımlanamaz" dedi. Çetin Uygur şunları söyledi: "Yaşanan bu katliamda hâlâ olayın nedeni çok net olarak söylenebilmiş değil. Önce bir trafo patlaması denildi. Ama bu netleştirilemedi. Çünkü trafonun yandığı ortaya çıkınca kömürde bir yanmanın gerçekleştirildiği ölen işçilerin, ki bu işçilerin içinde 5 de mühendis var, ciddi bir şekilde karbonmonoksit yani oksijensiz kalmanın sonrasında önce bir kendini kaybetme ve daha sonra da ölüme sürüklendiği ortaya çıktı.

"Böyle bir oksijensiz ortamın yaratıldığı, sinyallerini verecek olan aygıtların niçin çalışmadığı, niçin sinyalizasyon sistemlerinin işlemediği sorgulanmak zorundadır" diyen Uygur, ölü sayısının 500'ü aşabileceğini söyledi.

Çetin Uygur, "Şu anda yeraltında ulaşmakta en çok zorluk çekilen bölümden hayatlarını yitirmiş olan işçilerin cesetleri çıkarılmakta. Ve halen çok net bir rakam verilemezken çıkarılan, ölen işçilerin kimisi ambülanslarla kimisiyse soğutucu sisteme sahip araçlarla alınarak götürülüyor. Götürülürken de 'hastanelere' deniliyor. Birbirinden farklı yerlerdeki adresler söyleniyor" dedi.

Uygur, "O ismi söylenen kişilerin, açıklanan kişilerin bu kez yakınları onların peşine düşüyor. Böylece siyasi iktidar çok ciddi anlamda kendisine tepki göstereceğini gördüğü bir büyük kitlenin de böylece biraraya gelmesini engelliyor ve dağıtıyor" görüşünü savundu.

Yeraltı Maden İş Sendikası eski Başkanı Uygur olayın trafo patlamasından meydana geldiğinin kanıtlanamadığını ancak bir yanma olayının kesin olduğunu vurguladı. Uygur ocakta çalışanların taşeron işçisi ya da "taşeronun taşeronu" konumunda çalıştığı yönünde işaretler olduğunu belirtti.

Çetin Uygur Soma'daki faciadan Türkiye'deki iktidarların uyguladığı politikaları sorumlu tuttu. Uygur, kamusal olan maden işletmesinin 1997 yılında özel sermayeye devredildiğini ardından da bu işletmenin ürettiği kömürü devlete satmaya başladığını ifade etti.