İşçi emeklisi İsmail Ercan, 18 yaşına giren oğlu B.E.’nin terör örgütü üyesi olmak suçundan cezaevinde olduğunu söyleyerek, "Ankara’da, Amerikan Konsolosluğu’na canlı bomba saldırısı düzenlendiği sırada çocuğumun cezaevinde olmasından mutluluk duydum. Çocuğum sağ salim orada duruyor. Dışarıda olsa belki de benim çocuğumu kullanacaklardı" dedi.
Kasımpaşa Sosyal Tesisleri’nde 11.00’de başlayan basın açıklamasında 53 yaşındaki baba İsmail Ercan, "Oğlum nasıl cezaevine düştü. Biliyor musunuz? Polisimizi şehit eden, yaralı ele geçen DHKP-C’li teröriste Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde destek vermek için gitti. Orada polise mukavemetten tutuklandı. Şu anda 2 aydır cezaevinde. Ben oğlumu bu örgütün elinden kurtarmak için çok mücadele ettim. Kaç defa oğlumu kendi ellerimle bu örgütün içerisinden almaya çalıştım. Bu mücadelem basına da yansıdı. Her defasında aşağılandım, tartaklandım. İşbirlikçi ilan edildim. Çocuğum üç kere bana haber gönderdi. Görüşmek için. Gidiyorum. Ancak çocuğum benimle görüşmüyor. Oradaki infaz memurlarına, ‘Ne olur zorlamayın. Babamla görüşemem’ diyor. Çocuğum benimle görüşmemesi için örgüt tarafından tehdit ediliyor" diye konuştu.
Ercan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz günlerde DHKP-C terör örgütüne yönelik bir operasyon oldu. Basına da yansıdı. Bu operasyon ülkede gündem yarattı. Öyle ki, siyasiler bile bunu kendilerine malzeme yaptılar. Konuşmalarında onlardan bahsettiler. Ama onlar konuşurken, bir baba olarak benim içim yandı. Konuşmaları dinledikçe kendimden geçiyordum. Terör örgütüne destek veren milletvekilleri.Ben niye böyle oldum? Bu ülkede siyaset yapanlar, bu konuşmaları ile gittiler, benim oğlumun beynini yıkayarak canlı bomba haline getirmeye çalışan insanlara destek oldular. Bu ülkede siyaset yapan insanlar, avukat kisvesi altında eli silahlı canilerin tutuklanmasını hukuksuzluk olarak karaladılar. Polisi şehit eden canilere destek oldular."
Allah kimseye evlat acısı vermesin, göstermesin diye konuşan baba İsmail Ercan, "Onlar da bir evlat acısı yaşasınlar, o zaman göreyim. Benim mücadelem insan kurtarma mücadelesidir. En başta bir anne-baba görevidir. Ben onlara sadece şunu söylemek istiyorum. Ben tek başıma bir adamım. Evladımın peşindeyim. Ben çocuğumu er ya da geç bu bataklıktan çıkaracağım. Ben buradan anne-babalara seslemek istiyorum. Ne olur, çocuklarınıza sahip çıkın. Onların kiminle arkadaşlık ettiğini, hangi yayınlar okuduklarına dikkat edin. Ben hala her kapı çaldığında koşarak kapıyı açıyorum. Acaba oğlum geldi mi diye kapıya koşuyorum. Oğlum gelmiyor. Oğlumu çok özledim" dedi.
Örgüte de seslendiğini söyleyen İsmail Ercan, "Çocuklarımızı kullanmayın. Siz dış servislerin oyuncağısınız. Taşeronusunuz. Bizim çocuklarımızı da kullanmasınlar. Benim çocuğum 16 yaşındayken bu örgüte katıldı. 18 yaşına yeni girdi. Şu an cezaevinde" diye konuştu.