Gazetecilerin yaşadığı hak ihlallerini her ay düzenli olarak raporlayan Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (ÖGİ), Özgürlükçü Demokrasi gazetesine kayyım atanması sebebiyle mart ayı raporunu İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde kamuoyuyla paylaştı. Mart ayının ihlal bilançosuna göre, tutuklu gazeteci sayısı 170, 41 gazeteci gözaltına alındı; 2 gazeteci tutuklandı, 3 gazeteci hakkında dava açıldı, 83 gazeteci yargılandı, 30 gazeteci cezalandırıldı (30 gazeteciye toplam 178 yıl 4 ay hapis cezası verildi), 1 gazete ve 1 matbaaya kayım atandı, 1 gazetecinin bazı köşe yazıları sansürlendi, 1 dizi yayınlanmadan sansürlendi, Doğan Medya Gurubu satıldı, internet RTÜK’ün denetimine girdi, 1 gazete 12 kez BTK tarafından engellendi.
ÖGİ’nin İHD İstanbul Şubesi’nde düzenlediği basın açıklamasına ÖGİ Sözcüsü Hakkı Botan, DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren ve TMSF tarafından kayyım atanan Özgürlükçü Demokrasi gazetesi editörü Reyhan Çapan katıldı. Açıklamayı Özgürlükçü Demokrasi gazetesi çalışanları ile hak savunucuları da izledi. Mart ayı ihlal raporunun sunumunu Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ve matbaasına yapılan baskından dolayı İstanbul’da yapmayı uygun gördüklerini aktaran ÖGİ Sözcüsü Hakkı Botan, “Özgürlükçü Demokrasi gazetesine yapılan kabul edilir bir durum olmamakla birlikte iktidarın zihniyetini yansıtmaktadır” dedi.
"Doğan grubunun satılması kırılma noktası oldu"
Gazetecilerin mart ayında yaşadıkları hak ihlallerine ilişkin hazırlanan raporun sunumunu Botan yaptı. Mart ayının gazeteciler için ceza, gözaltı ve baskıların en fazla arttığı, tek tipleştirmenin ayı olduğuna dikkat çeken Botan, “Artık Türkiye’de farklı ses, farklı basın istenmiyor. Tek tip insan ve tek tip basın istiyorlar. Bilgi akışının tamamını kontrol altına alıp muhalif olan sesleri devre dışı bırakmak istiyorlar. Satın alamadıklarını zor yöntemlerle almaya çalışıyorlar. Doğan Medya’nın satılması ile medyayı kırılma noktasına getirdiler. Bundan sonra daha fazla muhalif basını susturmaya çalışacaklar” diye konuştu.
Biat etmeyen gazetelere yeni baskı metodları
15 Temmuz darbe girişiminden bu yana ilan edilen OHAL’e bağlı çıkarılan KHK’lar ile onlarca yayın organının yasaklandığını hatırlatan Botan, Cumhuriyet tarihinde, aydınların, gazetecilerin, akademisyenlerin, sendikacıların, STK yönetici ve mensuplarının cezaevlerini doldurduğu olağanüstü bir dönem yaşandığını ifade etti. Doğan Medya’nın şeffaf ve gönüllü olmadığı anlaşılan ticari işlemle iktidara yakın başka bir holdinge verilmesinin ardından Özgürlükçü Demokrasi’nin, TMSF marifetiyle kayyıma devredilmesinin, gelecekte Saray’a biat etmemekte direnen gazetelerin de yayınlanmasını imkansız hale getireceğini öngören Botan, “Türkiye’de haber alma hakkı ve basın özgürlüğünün engellenmesi için iktidar tarafından karanlığın ve uçurumun en dip noktasına doğru başlatılan yolculuk yeni baskı metotlarıyla son hızla devam ettiriliyor. Son bir hafta içerisinde internet yayınlarının RTÜK’ün iznine bağlanmasına yönelik kanun tasarısı AKP iktidarı tarafından Meclis’ten geçirildi. Doğan Medya Grubu da hükümet yanlısı bir şirket tarafından satın alındı. Bu adımların devamı olarak 27 Mart gecesi Özgür Basın geleneğinin son temsilcisi Özgürlükçü Demokrasi Gazetesi’nin İstanbul’da bulunan merkez bürosu ve gazetenin basıldığı Gün Matbaası’na baskın yapılmış, hem gazeteye hem de matbaaya el konulmuştur. Baskınla eş zamanlı olarak en az 25 kişi gözaltına alınmıştır. Kayyım atayarak, araçlarına el koyarak veya meslektaşlarımızı gözaltına alıp tutuklayarak Özgür Basını susturacaklarına inanlar geride bıraktığımız 30 yıllık mücadeleden bir şey anlamayanlardır” dedi.
Zorbalığa karşı dayanışma çağrısı
Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin özgür basın geleneğinin mirasçısı olduğunu söyleyen Botan, “Özgür Basın geleneği her koşulda ve tüm baskılara rağmen hakikat yolculuğuna devam edeceğine inancımız tamdır. İktidarı, alternatif ve muhalif medya kuruluşlarına yönelik bu uygulamalarından vazgeçmeye çağırıyor, bu politikaların Türkiye’yi büyük bir karanlığa sürüklediğini hatırlatmak istiyoruz. Gazete ve matbaalara kayyum atamakla, gazetecileri gözaltına alıp tutuklamakla iktidar sürdürülemez. Ülkeyi bu politikalarla dikensiz bir gül bahçesine çevireceğini sananlar anlamalı ki ne yaparlarsa yapsınlar 21. yüzyılın koşullarında gerçekleri toplumdan gizlemeyi başaramayacaklardır.
Gelinen aşamada bütün muhalif medya kuruluşları, muhalif sesleri bastırmaya çalışan hükümetin hedefinde bulunuyor. Bu uygulamalardan anlaşılıyor ki iktidar hiçbir muhalif medya kuruluşuna tahammül etmeyeceği gibi alternatif seslerin çıkmasına izin vermemek için her türlü baskı ve zorbalığa başvurmaya katmerli bir şekilde devam edecektir. Tarihin hiçbir döneminde gerçek yalana teslim olmadı ve ona karşı yenilmedi” diyerek tüm muhalif basın kuruluşlarını ve gazetecileri dayanışmaya çağırdı.
30 gazeteciye toplam 178 yıl 4 ay hapis cezası
Botan Mart ayında yaşanan ihlalleri de şöyle sıraladı: “170 gazeteci tutuklu, 41 gazeteci gözaltına alındı, 2 gazeteci tutuklandı
3 gazeteci hakkında dava açıldı, 83 gazeteci yargılandı, 30 gazeteci cezalandırıldı. (30 gazeteciye toplam 178 yıl 4 ay hapis cezası verildi), 1 gazete ve 1 matbaaya kayım atandı, 1 gazetecinin bazı köşe yazıları sansürlendi, 1 dizi yayınlanmadan sansürlendi, Doğan Medya Gurubu satıldı, internet RTÜK’ün denetimine girdi. 1 gazete 12 kez BTK tarafından engellendi.
Gazeteciler kuşatmaya rağmen gerçekleri aktaracak
Açıklamanın ardından söz alan DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren, “Ne yazık ki tüm toplum kuşatma altında. Özellikle seçim yaklaşırken kuşatmanın önemli bölümünü medya aracılığıyla yapmaya çalışıyorlar. Doğan Medya grubunun satılması böyle bir sürecin sonucu. Toplumun tek bir kanaldan haber almasını istiyorlar. Sadece bununla kalmıyorlar gazetecileri tutuklayarak, gözaltına alarak büyük baskı uyguluyor sindirmeye çalışıyorlar. Beceremezlerse de doğrudan kapatıyorlar. Gerçek gazeteciler direnmeye, topluma haber ulaştırmaya devam ediyorlar. Bunun bedelini de Özgürlükçü Demokrasi gazetesine yaşattılar. Ama gazeteciler bu kuşatmaya rağmen topluma gerçekleri aktaracaklar bunu da demokratik güçlerle başaracağız” diye konuştu.