Sığınmacı krizi Almanya ve AB'nin en önemli gündem maddelerinden biri olmayı sürdürüyor. Avusturya sert bir önlemle 2016 yılı sonuna kadar 37 bin 500 sığınmacı kabul edebileceklerini açıklamıştı. Şimdiye kadar ülkeye kabul edilecek sığınmacıların sayısına bir üst sınır getirilmesi önerisini reddeden Almanya Başbakanı Angela Merkel ile koalisyon ortağı ve kardeş parti Hristiyan Sosyal Birlik Partisi'nin (CSU) Genel Başkanı Horst Seehofer arasında ise sert rüzgarlar esmeye devam ediyor.
Seehofer, Merkel'in Wildbad Kreuth'daki CSU parti kurultayını ziyareti sırasında da tutumunu değiştireceğinin en küçük bir işaretini vermediğini belirterek, "Hayal kırıklığı yaratan bir gündü. Siyasi olarak zorlu haftalar ve aylara doğru gidiyoruz" dedi. Seehofer, Almanya'nın ülkeye kabul edilecek sığınmacıların sayısını bir üst limitle sınırlandırmasını talep ediyor.
Almanya Başbakanı Merkel ise sığınmacı krizine Almanya'nın ulusal önlemlerle değil, Avrupa içinde diğer AB üyeleri ile ortaklaşa çözüm bulmasında ısrarcı. Merkel Wildbad Kreuth'taki CSU ziyaretinde, bir bilanço çıkartmak için 19 Şubat'taki AB zirvesini beklemek gerektiğinin bir kez daha altını çizdi. O tarihe kadar Merkel'in tutumunda bir değişiklik olması beklenmiyor. Ancak Merkel'in de önünde fazla zamanı yok. Zira aralık ayında yapılan Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) parti kurultayında 2016'da Almanya'ya gelen sığınmacı sayısının 2015'teki sayının altında kalması üzerinde uzlaşmaya varılmıştı. Bu nedenle hükümetin her gün Almanya'ya 2 bin 500 - 3 bin kişinin gelmesine izin veremeyeceğine dikkat çekiliyor.
Üç önemli tarih
Almanya Başbakanı Merkel için ilerleyen dönemde üç önemli tarih belirleyici rol oynayacak. Bunlardan ilki cuma günü Berlin'de yapılacak Almanya-Türkiye Hükümetler Arası Stratejik İstişareler toplantısı. Merkel'in bu toplantıda, Türkiye'nin sığınmacı krizindeki taahhütlerine bağlı kalmasını isteyeceği belirtiliyor. Merkel, AB'nin Türkiye'ye sözünü verdiği 3 milyar euroluk mali yardımın da artık yapılması gerektiği görüşünde. İtalya'nın itirazı, bu paranın bugüne kadar Türkiye'ye verilmesine engel olmuştu.
İkinci önemli tarih ise 4 Şubat’ta Suriye ve komşu ülkeler için Londra’da yapılacak Donörler Konferansı. Konferansta komşu ülkelerdeki sığınmacıların oldukları yerde kalmasını sağlamak için gereken mali kaynağın bir araya getirilip getirilmeyeceği kararlaştıracak.
Üçüncü ve son tarih ise 18-19 Şubat tarihlerinde yapılacak olan AB zirvesi. Avrupa'ya gelen sığınmacı sayısının AB zirvesine kadar azalmaması durumunda, üye ülkelerin birlikte neler yapılabileceğini ele alması bekleniyor.