Mapfre Genel Sigorta Genel Müdürü Serdar Gül, trafik sigortası primlerinde kamunun yüküne dikkat çekerek, zorunlu sigortada teşvik olması gerektiğini söyledi, “Fiyatlar yüksek, çünkü hasar ödeme düzeni çağdışı. Bu nedenle Mercedes’i olanla Şahin’i olan aynı primi ödüyor” dedi.
Hürriyet’te yer alan habere göre, Mapfre Genel Sigorta Genel Müdürü Serdar Gül, trafik sigortasında acilen yasal düzenleme yapılıp, ürün ve hasar ödeme sürecinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Primlerin, belirsizliklerle dolu ortamda yüksek olmadığını, düşük kaldığını kaydeden Gül, bunun bir şey ifade etmediğine, çünkü kamuoyunun fiyatları yüksek bulduğuna dikkat çekti. Gül, “Evet, fiyatlar yüksek, çünkü poliçe priminin içinde yüzde 5 gider vergisi, yüzde 10 SGK kesintisi, yüzde 5 emniyet payı, yüzde 3 güvence hesabı gibi kamu yüklemesi var” dedi.
"Yanlış politika uyguladık"
Gül, çok sayıda kişinin zorunlu yaptırdığı bir üründe bu kadar fazla yükleme olmaması, teşvik olması gerektiğini savunarak, şunları söyledi: “Fiyatlar yüksek, çünkü ürün lüks, geniş kapsamlı. Örneğin, değer kaybı teminatı fiyatlara yüzde 10 zam getirdi ama halkın yüzde 95’ i bundan faydalanmıyor. Ürünü biz tasarlasaydık, bu teminatı isteğe bağlı hale getirir, fiyatı o oranda düşürürdük. Fiyatlar yüksek, çünkü hasar ödeme düzeni çağdışı; bu nedenle de Mercedes’i olanla Şahin’i olan aynı primi ödüyor. Fiyatlar yüksek, çünkü acente komisyonları, eksper ücretleri; mahkeme, vekalet ücretleri yüksek. Fiyatlar yüksek, çünkü sürücülerimiz bilinçsiz, yollarda trafik canavarları geziyor. Fiyatlar yüksek, çünkü biz sigortacılar yakın geçmişe kadar yanlış politikalar uyguladık.”
"Bu düzen değişmeli"
Çözümün, tek ve tartışmasız olduğunu belirten Gül, “Yasal düzenlemeler yapılarak, ürün ve hasar ödeme sistemi değiştirilmeli. Fiyatlar ciddi oranda düşer, hasar hizmet kalitesi artar, sistemden haksız, büyük para kazanan aracılar elenir, mahkemeler rahatlar. Mevcut sistemden kimse memnun değil; satan pişman, alan pişman, kamu şikayetçi, yargı gereksiz davalardan şikayetçi, sermayedar yatırım yaptığına pişman. Öyleyse bu düzen değişmeli” dedi.
Serdar Gül, trafik sigortası ile kaskonun birleşmesine de değinerek, iki sigortanın birleştirilmesi ya da ticari araçlara üst limit uygulanması gibi konuların bugünkü sorunlara faydası olmayacağını, tartışılmasının bile zaman kaybı olduğunu vurguladı.
"Testi kırıldı, herkes konuşuyor"
Serdar Gül, trafikte gelinen noktanın beklenmedik durum olmadığını belirterek, şunları söyledi: “Hem sektör hem kamu uçuruma gittiğimizin farkındaydık. Maalesef, testi kırıldı, herkes konuşmaya, bir şeyler yapmaya çalışıyor. Sorun gerçekten trajikomik. 15 milyondan fazla müşteri bizden bu ürünü almak zorunda. Hiçbir pazarlama faaliyetine ihtiyacımız yok. Müşteri kapımızda bekliyor ama biz, 30-35 sigorta şirketi, 6-7 yıldır milyarlarca lira zarar etmişiz. Bazıları batmış, bazıları bu işi bırakmış, bazı yabancılar da Türkiye’yi terk etmiş. Bu, dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir sektöründe görülmemiştir herhalde.”
"Teşvik değil, yasal düzenleme istiyoruz"
Sorunun çözümü için hem bürokratlar ve hükümet yetkilileri ile toplantılar yaptıklarını belirten Gül, şu açıklamaları yaptı: “Birbirimizi anladığımızı, çözüm konusunda mutabık olduğumuzu söyleyebilirim. Ancak aksiyon ve hız önemli; aksi takdirde bu kaos artarak devam edecek. Biz, bu toplantılarda, devletten ne teşvik ne af ne de ayrıcalık talep ettik. İsteğimiz, ilgili yasaları bir an önce değiştirin ki, vatandaşa neyi, nasıl ödeyeceğimizi bilelim; mahkemesiz, avukatsız, çabuk ve adilane şekilde hasarları ödeyelim, üstüne de fiyatlarımızı düşürelim.”