New York'ta tek sanık olarak yargılandığı davadada altı farklı ihtamın beşinden suçlu bulunan Eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılanmasına ilişkin, HP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, "Mehmet Hakan Atilla günah keçisi seçildi, başroldekiler sokakta" dedi.
Aksünger bu suçların Reza Zarrab’a, gıyabında Zafer Çağlayan ve Süleyman Aslan’a da isnat edildiği hatırlatmasını yaptı.
Evrensel'in haberine göre, asıl suçlulara dokunulmadığını ifade eden Aksünger, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın da gıyabında aynı suçlardan yargılandığı hatırlatmasını yaptı.
Ayrıca bu davanın ucunun Türkiye hükümetine de dokunduğunun altını çizen Erdal Aksünger, “Bunu sadece bir kumpas davasına döndürmek akıl ziyanıdır ve Türkiye'yi sıkıntıya sokar” dedi.
Aksünger ABD’nin ambargoyu delmekten dolayı bu davayı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine taşıdığı takdirde Türkiye açısından sıkıntılı olacağını söyledi.
Öbürleri Türkiye'de dolaşıyor
Erdal Aksünger, Hakan Atilla’nın jüri tarafından suçlu bulunmasını gazetemize şöyle değerlendirdi:
"Mehmet Hakan Atilla günah keçilerinden bir tanesi. Bu davadan önce ABD’de Erdal Kuyumcu denilen çocuğa bir ceza verildi. Bu kişi AKP’nin Denizli’deki kurucularından bir tanesi. Bu çocuk Türkiye’ye 800 dolarlık bir malzeme gönderilmesine aracılık yaptı diye İran ambargosunu delmekten hakkında dava açıldı. Aleyhine hiçbir delil yoktu, 7 yıl ceza verdiler. Bu olay bu davanın kurban hikayelerinden biriydi. Hükümet hiçbir şekilde bu çocukla ilgilenmedi. Mehmet Hakan Atilla’nın da günah keçisi olduğunu söylüyorum ben. Ben jürinin 6 tane suçlama içinde sadece bir tanesinden suçlu bulacağını düşünüyordum. O da şu suistimalden kaynaklı bir suç, suça göz yummak.
Halkbank'a ceza kesilebilir
Suçlandığı 6 konu var. Birinci suçlama ABD ve özellikle ABD Hazine Bakanlığını dolandırmak için kumpas kurma: Mehmet Hakan Atilla ilgili aslında bu işin temeli Süleyman Aslan ve Zafer Çağlayan meselesi. Mehmet Hakan Atilla ast-üst ilişkisinden kaynaklı ‘zoraki de’ olsa üstüne söylediği bütün şeyleri uygulamış insan. Bu kumpas meselesi içinde yardımcı rollerde gözüküyordu. Bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma, bankacılıkta kumpas kurma, kara para aklamada kumpas kurma ve kara para aklama.
Sadece kara para aklamada suçsuz bulundu. Diğer beş konudan da suçlu bulundu. Bu ceza, Halk Bankası’na bu cezanın kesileceğini anlamına geliyor. Kara para aklama meselesi Reza Zarrab için geçerli. Bu 6 suçlama Reza Zarrab’a da isnat edilen suç. Sadece Zarrab değil, gıyabında Zafer Çağlayan, Süleyman Aslan da yargılanıyor. Jüri tarafından ABD, ambargoyu delmekten dolayı bu davayı Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyine taşırsa Türkiye açısından sıkıntılı olacak. Mehmet Hakan Atilla kurban edildi. Öbürleri Türkiye'de dolaşıyor, bu adam orada yargılanıyor yazık bence.
Esas suçlular meselesine gelince, onlara toz kondurmayan bir hükümet var ortada. Bunu sadece bir kumpas davasına döndürmek akıl ziyanıdır ve Türkiye'yi sıkıntıya sokar. Hükümetin bu tarafından dolayı Türkiye bedel ödeyecek. Neredeyse hükümet ve bakan yargılanıyor.
Çağlayan’a hükümet destek çıkmıştı. Çağlayan’ın yaptığı her şeyi hükümet yapmıştır demişlerdi. O da bu suçlamaları farklı noktaya götürüyor. Hükümet ondan dolayı bir şey yapamaz. Çünkü uçları ona dokunuyor.
11 Nisan'dan sonrası karanlık
Zarrab ise tanık koruma programı içerisinde olacak, hafifletici sebepler konulup tanık koruma programı içerisinde olduğu için Zarrab ceza yatar mı yatmaz mı hiç kimse bilemeyecek. Zarrab’a yeni bir kimlik verilecek. Zarrab 10 yıl içinde ABD’den dışarı çıkmayacak.
11 Nisan’da bunların cezaları verilecek. Mehmet Hakan Atilla suçlu bulunduktan sonra temyiz meselesi başlayacak... 11 Nisan’dan sonrası karanlık.
Ayrıca maddi cezaları verecek olan Amerikan Hazine Bakanlığı. Bunun milli dava olmadığını şuradan söyleyeyim sen 1975 yılında Amerikan bankacılık hizmetlerine imzayı atmışsın. Uluslararası sözleşmelerin var. Bunlara uymuyorsan ya bankacılık sistemi içerisinden çıkaracaksın ya da ciddi bir ceza alacaksın.
Türkiye’nin ambargo ile karşı karşıya kalma sürecine bakarsak ABD, konuyu Birleşmiş Milletler'e taşırsa başka bir bela ile karşı karşıya kalacağız."